'Elini sallasan şarkıcıya çarpıyor'

Müzik kariyerinde emin adımlarla ilerleyen Nazlı, yeni şarkısı ve klibiyle yine çok konuşulacak. Bir yandan da Milliyet Cadde’de yazılarına devam eden şarkıcı, projelerini, müzik sektörünün durumunu ve hayallerini anlattı.

‘Açık Ara’yla çıkış yapmaya nasıl karar verdiniz?

Yapımcım Samsun Demir ‘Açık Ara’yı çok beğeniyormuş, tarzıma uyacağını söyleyerek dinlettiğinde şarkıya tutuldum. Birçok hite imza atan Ayşen ve Kemal Şimşekyay imzasını taşıyor. Ayşen’le zaten iyi arkadaşız ve ‘Açık Ara’yla iş anlamında bir araya gelişimizin tesadüf olmadığına inanıyoruz.

Sözleri fazla iddialı...

Benim gibi dermişim! Sözlerini eğlenceli buluyorum. Dinlerken aşk acısı çekenleri gaza getirecek, ayağa kaldıracak sözler... Sevgilisi gittiğinde üzülmüş ama sonrasında hepsini geride bırakıp güçlenmiş bir kadın var.

Klipte seksi bir Nazlı var. Siz kendinizi seksi hissediyor musunuz?

Ben izlediğimde yaramaz, esprili bir karakter görüyorum. Restoranına yeni kız arkadaşıyla gelen eski sevgilisinden komik bir intikam alıyor. Kendi klibim diye demiyorum, her izlediğimde çok eğleniyorum. Yönetmenimiz Teoman Topçu’nun ellerine sağlık. Eski sevgilim rolündeki Elmir İsmayilov’un mimiklerine çok gülüyorum.

Müzik dünyasındaki rekabet için ne diyeceksiniz?

Artık elini sallasan şarkıcıya çarpıyor. Haliyle bu kalabalıkta yükselmek hiç kolay değil, sabırlı ve inatçı olmak lazım. Ailem beni destekledi, ortaokulda şan derslerine başladım. Türkiye’nin en önemli sopranolarından Leyla Demiriş’le çalışıyorum. Bu mesleğe aşkla bağlı insanlarla rekabet bile tatlı, herkes kendi en iyisini yapmak için uğraşıyor. Ama sırf popülerlik adına “Şarkıcıyım” diye ortaya atılanlardan haz etmiyorum.

Gerçekleşmemiş hedeflerden bahsetmeyeyim, uğuru kaçmasın! Zülfü Livaneli’yle sahnede düet yapmak, Serdar Ortaç imzalı şarkılar söylemek ve onunla sahneye çıkmak, Barış Manço şarkısı söylemek gibi yıllarca hayalini kurduğum şeyleri ne mutlu bana ki yaşadım. Diğer hayallerim için çalışmaya devam...

Aileniz destekçiniz mi?

Annem, babam ve kardeşim Yasemin her zaman yanımdalar. Annem yeri gelince sert eleştirir, lafını hiç sakınmaz. O yüzden yaptığım bir işi beğendiğinde inanılmaz mutlu oluyorum. ‘Açık Ara’ya bayılıyor mesela.

‘İki yeni parça sırada bekliyor’

İlk çıkış şarkınız Serdar Ortaç imzalı ‘Beni Yazın’... Birlikte çalışmak neler kattı?

Yıllarca “Bir gün albüm yapacağım ve ilk şarkım Serdar Ortaç’tan olacak” diye hayal ettim durdum. Ortaç bana birbirinden güzel şarkılarını dinletti. Ben hepsine bayıldığım için karar veremediğimde, ‘Beni Yazın’ın bana uygun olacağını o söylemişti. Hayallerimi gerçekleştirdiği için benim kahramanım o.

‘Açık Ara’dan sonra gelecek iki şarkım belli. Önce Tan Taşçı imzalı hareketli ve eğlenceli bir şarkımız var. Kışın epey duygusal bir Sinan Akçıl şarkısı gelecek. Ama ilerleyen zamanlarda tabii ki yine Ortaç şarkıları söylemek istiyorum. Bana düet sözü de var.

Bir yandan da Milliyet Cadde’de köşe yazarlığına devam ediyorsunuz. Nasıl bir tecrübe oluyor sizin için?

İşin hem müzik, hem basın tarafında olmanın çok artısı var. Gazetecinin de, sanatçının da ne düşünüp, ne hissettiğini iyi biliyorum. İkisi de içime öyle işlemiş ki, birinden biri olmasa eksik kalırım.

Evlenip, çoluk çocuk sahibi olmak hayallerinizi süslüyor mu?

Benim hayallerimi hep yapmak istediğim işler süsledi. Bir de ailemin ve sevdiklerimin hep yanımda olması. Evliliğe gelirsek; karşı değilim, meraklı da değilim, kısmet işi. Ama evli olsaydım bile şu anda çocuk düşünmezdim, şimdilik kuzenimin oğlu bana yetiyor.