09.09.2011 - 20:21 | Son Güncellenme:
Gül ÖZGÜVEN/Can ESENTAŞ
1956 yılında hizmete girdiğinden bu yana Taksim’in simgesi olan Divan İstanbul, yenilenmiş çehresiyle konuklarını kucaklıyor. Dünyanın en önemli mimarlarından, Legion d’Honneur nişanı sahibi Thierry W. Despont’un dokunuşlarıyla yeniden şekillenen 191 odalı otelin tasarımı, Türk konukseverliğini yansıtıyor. Amerikalı cam üfleme ustası Robert Du Grenier’in oluşturduğu tavan heykellerini de içeren cam eserleriyse görenleri hayran bırakıyor.
Ev sıcaklığında...
Divan Oteli’nin 56 yıl önce inşa edilmesinde, merhum Ankaralı işadamı Vehbi Koç’un o dönemde gelişen işleri büyük rol oynamış. Koç, iş için sık sık İstanbul’a gelir ve kalacak yerle ilgili sorun yaşar. II. Dünya Savaşı sonrasında Amerika’ya giden Koç, orada kaldığı 52 gün boyunca işadamlarının nasıl otellerde misafir edildiklerini gözlemler. Elmadağ’da apartman yapmak için satın aldığı arsaya tamamı Türk emeği ve sermayesiyle, modern bir otel yaptırmaya karar verir. Oğlu Rahmi Koç da eğitim için o dönem İstanbul’dadır. Bu yüzden kurulacak otelin ev sıcaklığında olması konusunda hassasiyet gösterilir.
Otelin ismi konusunda da yine Vehbi Koç bir fikir ortaya atar. Edebiyat ve sanat dünyasından 28 kişiye mektup gönderilerek otel için isim önerisi istenir. Gelen cevaplar arasından ‘Divan’ isminde karar kılınır. Otelin isim babaları sanat eleştirmeni Fikret Adil ve gazeteci Ömer Sami Coşar olur.
Divan İstanbul 14 Ocak 1956 yılında Başbakan Adnan Menderes’in katıldığı törenle açıldı. Münir Nurettin Selçuk’un korosuyla katıldığı açılış gecesinde Cemal Reşit Rey ve Ayla Erduran da konser verir.
GALERi GiBi OTEL
Otel aynı zamanda bir sanat galerisini andırırdı. Her köşesinde ünlü sanatçıların eserleriyle karşılaşmak mümkündü. Bu sanatçılardan bazıları Füreya, Bedri Rahmi Eyüboğlu, Balkan Naci İslimyeli, Necdet Kalay, Burhan Doğançay, Mehmet Pesen, Serap Batılı, Hidayet Özcan, Yaşar Çallı, Sıtkı Olçar, Işıl Özışık Virgo, Ömer Muz, Gül Derman, Jale Yılmabaşar, Adnan Çoker, Ekin Nayır, Hayati Misman, Aliye Berger, Cihat Burak, Erol Akyavaş, Şefik Faüki, Mustafa Pilevneli, Avni Arbaş, Erdal Erden, Nafiz Çamlıbel, Nazan Kuşcu, Remzi İrem’di.
Seramik sanatçısı Füreya’nın bugün de otelin bir duvarını süsleyen ‘Kuşlar’ adlı eseri en nadide parçaları arasında. Ayşe Kulin’in Füreya isimli kitabında ‘Kuşlar’la ilgili hikaye şöyle geçiyor: 1968 yılının sonlarına doğru, sadece siyah beyaz renklerle kocaman bir duvar düşleyen ama ne yapacağını bilemeyen Füreya, bu hayalini o dönemde Divan’ın yenilenmesiyle uğraşan mimar dostu Abdurrahman Hancı’ya açar. Hancı da pastanenin arkasındaki duvar için bir çözüm düşündüğünü, siyah-beyaz seramik bir duvar fikrinin çok uygun olduğunu söyler. Bu teklife çok sevinen Füreya bir gün otelin önünde hep birlikte havalanıp tekrar ağacın dallarına konan sığırcıkları görür. Bu görüntü eserine ilham kaynağı olur. Füreya bu eseri için şu yorumu yapar: “Divan Oteli’nin önündeki ağaçların siyah kuşları, dallardan havalanacak, yükselecek, sonra da süzülerek içeri girecek ve pastanenin beyaz duvarında yerlerini alacaklardı. Hep orada kalacaklardı, ben gittikten sonra bile...”
DiVAN iLE YENiDEN
Divan İstanbul Müdürü A. Murat Oldaç otelle ilgili şu bilgileri veriyor:
* Amerikalı cam üfleme ustası Robert Du Grenier’in, cam eserleri Divan İstanbul’da sergilenen önemli parçalar arasında. Grenier ve ekibinin oteldeki tüm cam eserleri tek tek monte etmesi yaklaşık
2 ay sürdü.
* Tüm tekstil malzemelerinde el dokuma ürünler tercih edildi. Farklı illerindeki önemli ustalara otel için özel olarak yaptırıldı ve bu ürünler Haremlique üzerinden temin edildi.
* Otelin içerisinde yer alan Divan Lokantası, Türkiye’nin en geniş şarap kavına sahip.
* Çatıda bir adet helikopter pisti var. Ayrıca
230 otomobillik bir otopark mevcut.
* Divan İstanbul otelinin önünde yer alan 18’inci yüzyılda inşa edilmiş su terazisi sergilenmeye devam edecek.