Hakikaten inanması güç, ama hasta davranışlarıyla ilgili çalışmalar, doktordan reçete alan kişilerin yalnızca yarısının ilacı tedavi planına uygun olarak kullandığını göstermekte. Tedavi planına uymamanın nedenleri arasında, unutkanlık en yaygın olanı. Ancak esas soru, neden insanların ilaç almayı unuttuğudur. Sıklıkla psikolojik inkâr mekanizması çalışır, hasta olmak endişe kaynağıdır ve ilaç kullanmak hastalığı anımsatır. Tedavi planına uymamanın diğer nedenleri çok çeşitlidir, tedavinin masrafı, zahmetli olması ve olası korkulan yan etkiler bunlardan bazılarıdır.
Yaşam kalitesini de düşürür
En iyi tedavi planı bile uyulmadığı zaman başarısız olur. Hastane başvurularının yüzde 10’u, birçok doktor vizitesi, birçok tanı testi ve gereksiz birçok tedavi, hastanın ilacı talimatlara uygun almamasından kaynaklanmaktadır.
Tedaviye uymama sadece tıbbi bakımın masraflarını artırmakla kalmaz, yaşam kalitesini de düşürür. Örneğin glokom denen göz tansiyonunun ilacının bazen atlanması ve yeterli dozda kullanılmaması göz sinirinde hasara ve körlüğe neden olabilir. Kalp ilacının dozunun atlanması, kalp ritminin bozulmasına ve çok ciddi kalp krizine neden olabilir. Yüksek kan basıncı için alınan ilacın dozunun atlanması, inmeye yol açabilir ve yazılan dozda antibiyotik kullanılmaması, enfeksiyonun alevlenmesine ve ilaca dirençli bakterilerin ortaya çıkmasına neden olabilir.
Çocuklar, erişkinlere kıyasla tedavi planına daha fazla uyumsuz kalırlar. Streptokok enfeksiyonları olan ve 10 gün süreyle penisilin verilen çocuklarla yapılan bir çalışmada, çocukların yüzde 56’sının ilacı üçüncü gün, yüzde 71’inin altıncı gün ve yüzde 82’sinin dokuzuncu gün almamaya başladıkları saptandı. Tedavi planına uyum, uzun süreyle karmaşık tedavi gerektiren genç yaş şeker hastalığı olan jüvenil diyabette veya astım gibi kronik hastalıklarda daha da kötüdür.
Bazen anne - babalar, talimatları tam olarak anlamayabilir. Yapılan çalışmalar anne - babaların doktorla yaptıkları görüşmeden 15 dakika sonra aldıkları bilginin yarısını unuttuklarını göstermiştir. Bu nedenle, çocuk doktorları çoğunlukla tedavi planını basit tutmaya çalışır ve sıklıkla yazılı talimat verir.
Yaşlı insanlar çok çeşitli ilaçlar kullanır, aldıkları ilaçları hatırlamakta güçlük çeker ve ilaçların yan etkilerinden etkilenme olasılıkları daha fazladır. Yaşlıların ilaçlarını çoğunlukla birbirinden habersiz, farklı doktorlar yazar ve aynı zamanda reçetesiz ilaçlar da kullanırlar. O nedenle, tedaviyi yürüten tüm doktorların, hastanın aldığı tüm ilaçları bilmesi gerekir.
Yaşlı insanlar çoğu zaman yan etkilerden korktukları için veya tedaviyi yeterli bulmadıkları için, gizlice ilaçlarının dozlarını ayarlar ve bunu istenmeyen etkiler ortaya çıkana dek, bir sır gibi saklar.
Tüm ilaçların bir eczaneden alınması ve o eczacının tüm reçeteleri görmesi tedaviye uyum konusunda fayda sağlayabilir. Eczacılar bu sayede kişinin aldığı ilaçları ve etkileşimleri izleyebilirler.
İletişim en iyi yol
İnsanlar doktorlarıyla iyi bir ilişki içinde oldukları zaman, tedavi planına uyma olasılıkları artar. Karşılıklı iletişim en iyi yoldur; insanların çoğu karar verme sürecinin bir parçası olmak isterler. Hastaya tedaviyle ilgili anlaşılabilir açıklama yapılması ve tedavinin mantığının izah edilmesi tedaviye uyumu artırır. Yazılı bilgilerin verilmesi, unutma veya karıştırmayı önleme bakımından, çok yararlıdır.
Tedavi planına uyum sağlayamama nedenleri
* Talimatları anlamama veya yanlış yorumlama
* İlacı almanın unutulması
* Yan etkilerin yaşanması (tedavi hastalıktan daha kötü olarak algılanır)
* Hastalığın yeterince kabul edilmemesi (tanının zihinde baskılanması)
* İlacın işe yaramadığının düşünülmesi
* Hastalığın yeterli düzeyde tedavi edildiğinin sanılması (örneğin bir iltihap durumunda tüm zararlı bakteriler yok edilmeden önce, ateş ve şikayetler düzelebilir ve hasta iyileştiğini sanır.)
* Olabilecek yan etkilerden korkmak
* İlaca bağımlı hale gelmekten korkmak
* Masraflar konusunda endişelenmek
* İyileşme konusunda kayıtsız olmak (hissizlik)
* Engellerle karşılaşmak (örneğin tabletlerin veya kapsüllerin yutulmasında güçlük çekmek, şişe açma konusunda problem yaşamak, tedavi planının zahmetli olması, ilacı bulamama v.b.)
Özellikle çocuk ve yaşlı hasta yakınlarının alınan ilaçla ilgili yakınmaları ciddiye almaları ve hastalara yardımcı olmaları çok önemli. Ama en önemlisi, sebep ne olursa olsun, doktorunuzun verdiği tedavide bir değişiklik yapacaksanız, lütfen bunu doktorunuza danışmadan yapmayın.