Dr. Hasan İnsel

Dr. Hasan İnsel

hinsel@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

İlk basamak ilaç kullanımıdır. Birçok hastada mekanik sorun olmadığı sürece ilaç tedavisi başarılı sonuçlar verir

Reflü, kısaca mide içeriğinin yemek borusuna doğru kaçması olarak tanımlanabilir. Günümüz toplumunda en sık görülen mide ve bağırsak hastalıklarından biridir. Reflü; yemek borusu ve göğüste yanma, ağıza acı-ekşi sıvı gelmesi, geğirme gibi tipik yakınmaların yanı sıra, gıcık öksürüğü, farenjit, larenjit, ses kısıklığı, ağız kokusu gibi kulak burun boğaz hastalıklarını düşündüren bulgular da oluşturabilir.

Haberin Devamı

Yanlış önlem
Reflü şikayetleri genelde gece yatarken arttığı için bazen hastalar yüksek yastık kullanıp bu şikayetten kurtulmaya çalışır. Halbuki bu yanlıştır. Çünkü yüksek yastık uyuduktan sonra vücudun aşağı kaymasına neden olur ve karın bölgesinden vücut katlanır. Bu da mideye basıncı artırarak reflüyü tetikler. Burada doğrusu, yatağın ayaklarının altına 20 cm.lik bir takoz veya kitap koyarak baş kısmın yükseltmesini sağlamak olacaktır. Ya da doktorunuza sorarak özel reflü yastıkları kullanabilirsiniz.

Birkaç tavsiye
Geçen gün karşılıklı çay içerken Op. Dr. Levent Eminoğlu, reflü konusundaki son gelişmeleri ve uyguladıkları tedavileri anlattı. Şimdi bunları sizlerle paylaşacağım: “Reflü bazen büyük mide fıtığıyle beraber olabilir, böyle durumlarda çarpıntı, kalpte baskı hissi, göğüs ağrısı hissedilir. Hatta uzun dönemde astıma yol açabilir. Güncel yayınlar, erişkin dönemde ortaya çıkan alerjik astım olgularının yüzde 70’inden reflünün sorumlu olduğunu gösteriyor. Cerrahi reflü grubunu; ilaç tedavisinden yarar görmeyen ya da görse de ilacı bıraktığında yeniden yakınmaları başlayan, yemek borusundaki reflü hasarının ileri boyutlara ulaştığı, hücresel değişim (Barrett ösofagus) oluşmuş, mide bağırsak hastalıkları dışında öksürük, ses kısıklığı gibi sorunları olan hastalar oluşturuyor. Bu hasta grubunda çoğu kez sorun mide kapağı denilen düzeneğin yapısal bozukluğu olduğundan, ilaç tedavisi kalıcı çözüm sağlayamıyor. Kalıcı çözüm içinse mide kapağı düzeneğinin onarılması.
Bu durumda üç tedavi seçeneğine sahibiz; girişimsel yöntemler içinde en kolayı endoskopik tedavi. Endoskopik olarak mide içinden mide kapağı onarılabiliyor. Ancak endoskopik tedavide bazı kısıtlamalar var. Mide fıtığının büyük olmaması, yemek borusundaki hasarın ileri boyutta olmaması gerekiyor. Mekanik kökenli reflüde kalıcı tedavinin altın standartı laparoskopik onarım. Laparoskopik onarımda dört adet 5 mm.’lik kesilerden batına giriliyor ve onarım yaklaşık 30 dakika sürüyor. Hasta bir gün hastanede kalıyor ve ertesi sabah duşunu alarak evine dönüyor. Bir haftalık diyet sonrası kalıcı kısıtlama kalmıyor. Laparoskopik onarım sonrasında başarı oranı yüzde 90’ın üzerinde.
Reflü cerrahisindeki son gelinen noktaysa robotik cerrahi. Robotik cerrahi sahip olduğu teknolojik üstünlük nedeniyle çok küçük alanlarda hatasız işlem yapabilme, gerçek yüksek çözünürlük altında üç boyutlu ve 12 kata kadar büyütülmüş görüntüyle ameliyat yapma gibi seçeneklere sahip. Robotik cerrahinin bir diğer kazanımı, göbekten tek giriş yerinden cerrahi yapılmasına, dolayısıyla da çabuk iyileşmeye olanak sağlaması.