Dr. Hasan İnsel

Dr. Hasan İnsel

hinsel@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre her yıl 510 bin rahim ağzı kanseri teşhisi konuyor ve bu hastalıktan 288 bin ölüm bildiriliyor. Şimdi rahim ağzı kanseri ile mücadelede yeni bir silahımız daha var; aşı!

Rahim ağzında görülen kanserler kadınlarda en sık görülen tür diye bilinirken zaman içinde meme, yumurtalık ve rahim kanserlerinin ardında kaldı. Bu değişimde en büyük etken, kadınlarda rahim ağzı kanserini erken saptamak için yapılan smear (hücre sürüntü) testinin yaygınlaşması oldu. Erken tanı ve tedavilerle riskli rahim ağzı yapılarının kansere dönüşümü büyük ölçüde engellenebildi, yine de Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre her sene 510 bin rahim ağzı kanseri teşhisi konuyor ve bu hastalıktan 288 bin ölüm bildiriliyor. Şimdi rahim ağzı kanseri ile mücadelede yeni bir silahımız daha var; aşı! Aşı hakkındaki son bilgileri Jinekolog Operatör Dr. Ali Rıza Sözenoğlu ile konuştuk, işte anlattıkları.

Haberin Devamı

Rahim ağzı kanserinin nedenlerini bulmak için yapılan çalışmalar, ana risk faktörünün HPV (insan papilloma virüs) enfeksiyonu olduğunu gösteriyor. Bugün toplumda, “Kansere yol açan bir etken söyleyin” diye kime sorulsa en başta söylenecek olan akciğer kanseri - sigara ilişkisi söylenir. Oysa rahim ağzı kanseri - HPV enfeksiyonu çok daha sıkı bir ilişkidir. Rahim ağzı kanseri olgularının neredeyse tümünde HPV etkeni saptanmıştır.

RAHiM AĞZI KANSERi AŞISI

Aşı her zaman masum değil
Diğer taraftan HPV enfeksiyonu son derece yaygındır. Dünyada seksüel aktif kadın ve erkeklerin yaşam boyu HPV ile karşılaşma ve virüsü alma olasılığı en az yüzde 50 olarak bildirilmiştir. Bu kadar veri üst üste gelince ilaç şirketleri de hareket geçti ve yapılan çalışmalarla HPV’ye karşı aşı geliştirildi. Yapılan çalışmalarla aşının etkinliği saptandı ve 2006 yılında piyasaya verildi.
Bir toplumda hastalığı engellemenin en başarılı yolu o hastalık etkenine karşı aşı yapmak. Ne var ki aşı da o kadar masum değil her zaman. Yakında yaşadığımız domuz gribi aşısından biliyoruz, aşıyı yaptırma konusunda tam bir kıyamet kopmuştu.
Aşının etkinliği bir tarafa, çıkarabileceği alerjik sorunlar, içindeki adjuvan dediğimiz katkı maddesinin yol açabileceği hastalıklar da göz önüne alınmalıdır karar verirken.
İşin bir de maliyeti var tabii. Bir hastalığı önlemenin maliyetiyle o hastalığa yakalananların tedavi maliyetleri karşılaştırılır her zaman. Kulağa çok sevimli gelmiyor, ancak sağlık harcamalarının devletlerin bütçelerinde aldığı pay arttıkça bu söylemler daha fazla karşımıza çıkacak gibi görünüyor.

Haberin Devamı

Toplam üç doz uygulanıyor
Rahim ağzı kanseri için geliştirilen aşılar da çok ucuza çıkmadı piyasaya. Bir ilacı araştırma geliştirme maliyetleri çok yüksek bütçeler gerektiriyor, firmalar da doğal olarak bunun karşılığını almak istiyor. Yakın zamanda Sağlık Bakanlığı bu aşının maliyetini yüklenemez, özel sağlık sigortalarının bir bölümü 9 ila 26 yaş aralığındaki genç kızlarımızda aşının maliyetini karşılıyor. Aşılar toplam üç doz halinde uygulanıyor.
Bir de aşının uygulama yerini belirtmek gerekiyor, hastaların çoğunda aşı rahim ağzına yapılacakmış gibi bir önyargı olduğu görülüyor. Böyle bir şey yok tabii; diğer birçok aşı gibi koldan kas içine uygulanıyor.

Haberin Devamı

Cinsellik başlamadan yapılmalı
Şimdi hedef genç kızlarımıza bu virüsle karşılaşmadan önce aşı yapmak olmalıdır. Aşının etkinliğini en iyi gösterdiği durum cinsel temasın başlamadığı yaşlarda uygulanma- sıdır.
Türkiye’de Afrika ve Güney Amerika kadar yaygın değilse de genç nüfusumuzda şehirleşme ve sosyal değişimler sonucu HPV enfeksiyonları artıyor. Kansere karşı koruyucu etkisinin kanıtlanması için aşının yeterli geçmişi olmamasına karşın kanser öncesi lezyonlar üzerindeki etkisi ve HPV’nin kanserle ilişkisi bu aşıların yararlı olacağı konusunda bizi ümitlendiriyor.

Erkeklere de uygulanıyor
Yeni çalışmalar, daha ileri yaşlarda aşı yapılmasının da faydalı olduğunu gösterdi. Aşının rahim ağzı kanseri dışında vajina, vulva, anal ve penis kanserlerinde de koruma sağlaması bekleniyor. Penis ve anal bölge kanserlerinde de risk azaltıcı avantajı nede-niyle erkeklere de aşı uygulaması yapılıyor. Aşıya eklenen HPV tipleri ile genital siğillerin yüzde 90’nına karşı korunmak mümkün olabilir. Yarattığı kozmetik ve tıbbi sorunlar dışında, eşler arasında sosyal sorunlara yol açabildiği bilindiği için bu siğillerden koruyan bir aşı göz ardı edilemeyecek bir avantaj oluşturabilir.