Dengeli beslenme derken, beslenmenizdeki unsurların bir denge sağlamaya yönelik olması kastediliyor. Denge derken bu kelimeyle, besinlerin kendi aralarında bir denge yapar şekilde yenmesinin yanında, hormonal bir dengeyi, daha da açarsak bir anlamda insülin dengesini de anlatmak da istiyoruz. Ana görevi kan şekerini düzenlemek olan insülin, vücudumuza alınan besinlere yanıt olarak salgılanan bir hormondur. Bu açıdan bakıldığında, yedikleriniz sizin en iyi dostunuz ya da en kötü düşmanınız olabilirler.Yediklerinizi iyi seçersiniz, aşırı insülin salgılanmaz. İnsülin salgısını aşırı artıran besinler alırsanız, hiçbir diyet size beklediğiniz yardımı yapamaz.
Peki ne yapılmalı?
Öncelikle insülin salgısını aşırı uyaran besinleri yemekten kaçınılmalı. Böylece insülini belirli sınırlar içerisinde tutacak tarzda bir beslenme tarzı uyguladığınızda, ayrıca bu beslenmeyi, düzenli bir egzersizle de desteklediğinizde, kilo almayacak ve hatta aldığınız fazla kiloları da zamanla verecek-siniz. İnsülini kontrol altına almanızın başka yararları da olacak elbette, bel çevreniz kalınlaştıkça metabolik sendrom gibi sağlık için ciddi tehlikeli durumlar da kapıya dayanmakta.
Zihin açıklığını sürdürmeniz kan şekeri düzeylerinin sabit kalmasına bağlıdır. Kan şekeri, beyninizin yakıtıdır ve beyin çalışırken glukoz kullanır. Kan şekeri düştüğünde beyin fonksiyonları bozulur ve düşünme yeteneğiniz kısıtlanır. Hipoglisemi (kan şekeri düşüklüğü) olarak bilinen bu durum, çoğunlukla herkesin başına gelebilir. Bol miktarda hamur işi yenilmiş bir yemekten iki üç saat sonra, bir ağırlık çöker, gözler kapanır adeta bilinciniz bir sis örtüsüyle kaplanır. Bu tablo, kan şekeri düşmesinin bir sonucudur. Bu konuda anlatılan hikâyeler bile vardır, bir iş adamı, rakipleri ile hep öğleden sonra toplantılar yapar, öğlen yemeğinde de, makarna, börek, tatlılar ikram eder, kendisi de biraz ızgara et, bulgur ve sebzeyle yemeği geçiştirirmiş. Rakipleri düşmüş kan şekerlerinin verdiği rehavet halindeyken, kendisi cin gibi pazarlıklar yapar, gününü gün edermiş...
Vücuttaki yağ depolarındaki yağları yakmak için yüksek insülin düzeylerinin azaltılması çok yararlıdır. Fazla insülin, ayrıca kas hücrelerine oksijenin gitmesini azaltarak kaslarda yorgunluğa yol açan laktik asit oluşumuna sebep olur ve performansınız düşer. Demek ki performansınızı yükseltmek ve yağ yakmak istiyorsanız, insülin düzeylerini düşük tutmalısınız.
Basit şekerler, beyaz ekmek, beyaz pirinç gibi işlenmiş gıdalar, tatlılar, pastalar, hamur işleri ve benzeri daha bir çok yiyecek.
İnsülini az ve yavaş yükseltenlere örnekler
Kepekli ekmek, bulgur, tahıl gibi işlenmemiş tahıllar, sebzeler, çoğu meyve, yağlar, proteinler ve diğer bir çok yiyecek türü.
Yarım saat tempolu yürüyüş etkili olur
Bu anlattıklarım sadece sizi genel olarak insülin konusunda bilgilendirmek ve uyarmak içindi. Aklınız yattı ise, isterseniz bir deneyin. Tabii herhangi bir yaşam tarzı değişikliğinde olduğu gibi, bunda da doktorunuzdan onay almanız en doğrusu. Yalnız bu işi tek başına başarmanız pek de öyle kolay değil, çünkü bazı kritik noktaları bilmeniz ve uygulamanız lazım. Burada tabii yağmurdan kaçarken, doluya tutulmamak lazım, insülini hızlı ve çok yükselten gıdalardan uzak duruyorum diye, yüksek kalorili gıdalara ve özellikle hayvani yağlı gıdalara bilinçsizce yönelirseniz, hem gereksiz çok kalori alır, hem de sağlığınıza zarar verirsiniz.
Bu nedenle, beslenme uzmanları bu konuda en büyük yardımcınız olacaktır. Doktorunuzun önerilerini, diyetisyeninizin gözetimi ve yol göstermesi altında uygular, bu düzene günde yarım saat kadar tempolu yürüyüş veya benzeri egzersizi de katar, acele ve sabırsızlık da etmezseniz, arzuladığınız sonuçlara ulaşırsınız. Unutmayın, bu kilolar kaç yılda geldiler ve kaç yıldır sizinle birlikteler.
Bunların yok olması için belirli bir süre tanır ve bu dengeli beslenme tarzını bir diyet değil de yaşamınızın normal bir parçası, yani bir yaşam tarzı olarak düşünürseniz, vereceğiniz bu kilolar da öyle kolay, kolay geri gelmezler. Sağlığınıza inanılmaz katkıları ve size saatleri durdurmak konusundaki yararları da, cabası.