Bundan 34 yıl önce keşfedilen ‘önleyici tıp’ akımı, sağlık alanında çığır açıyor. Artık insanları hastalıklardan koruyup onları sağlıklı ve uzun yaşatmak mümkün
‘Dr. Oz Show’ başlıyor. Harika. Dünyada günde üç buçuk milyon kişi seyrediyor bu programı, Emmy ödülü kazandı ve Amerika’da ‘Oprah Show’dan sonra iki numaraydı geçen sene. Programda ‘kaliteli yaşam’ tanıtılıyor, öğretiliyor.
Uzun ve kaliteli yaşam akımı, Amerika’da 1977 yılında soğuk ve derin su balıklarını yiyen eskimoların kalp krizinden korunduklarının anlaşılmasıyla başladı. Bir anda, “Bazı şeyleri yiyerek veya yemeyerek yaparak ya da yapmayarak hasta olmayı önlemek mümkünmüş” denildi.
Akıma ‘Longevity’, ‘Wellness’, ‘Anti-aging’, ‘Sağlıklı Yaşam’, ‘Uzun ve Kaliteli Yaşam’ gibi adlar verilse de genel anlamı ‘Önleyici Tıp’dır. Dr. Mehmet Öz de bu konuyu tüm dünyaya tanıtıp milyonlarca insanın hayatını değiştiren bir Türk. Ne kadar gururlansak azdır. Bu yaz sevgili dostum Öz ile Milliyet Cadde için beş gün süren bir söyleşi yapmıştım. Konu: “Artık insanları hastalıklardan koruyup onları sağlıklı ve uzun yaşatmak mümkün”dü.
Sağlık, başka bir alana kaydı
“En iyi tedavi erken teşhistir”in yetmemeye başladığı, “En iyi tedavi hiç hasta olmamaktır”ın uygulanmaya çalışıldığı bir devir yaşıyoruz. Bu işin daha başlangıcı, önümüzdeki yıllarda çığ gibi ilerleyecek bu alan. Doktorların hastalarıyla el ele yürüyeceği, hastaların kendi sağlıklarından doktorları kadar sorumlu olacakları, yol gösterici yönetici doktorları olacağı tıp devri başladı, süratle ilerliyor.
Önleyici Tıp Derneği
2003 yılında çeşitli ülkeler ve değişik branşlardan doktorlar bir araya gelerek merkezi Avusturya’da olan Avrupa Önleyici Tıp ve Antiaging Derneği’ni kurduk. O yıldan beri Avrupa’da önleyici tıbbın gelişmesi ve yayılması için sık sık toplantılar, kongreler yapıyoruz. Milano’daki son kongremizde Alman meslektaşlarımdan biri, bu yıl sadece Almanya’da önleyici tıp bilincini yaymak için 100 milyon euro harcanacağını söyledi.
Türkiye de tabii bu işten nasibini alıyor. Bu uzun ve kaliteli yaşam anlayışı artık yavaş yavaş tüm hastanelere girecek ve yaygınlaşacak. Hastaneler bunu hem kendi içlerinde hem de bağlı kliniklerinde, polikliniklerinde uygulayacak. Özel sigorta şirketleri de önleyici tıbbın önemini ve hem kendi hem de ülke ekonomisine katkılarını kısa sürede keşfedecek. Bu konuya çok önem veren hastanelerin başında Kadıköy Şifa geliyor, bildiğime göre ilk hastane içi kaliteli ve sağlıklı yaşam ünitesini onlar başlattı. Bu günlerde K-Klinik adı ile Suadiye’de bu tür klinikler hizmete giriyor. Eminim diğer kuruluşlar da bu konuya daha fazla ağırlık verip kaliteli yaşamı öne çıkartacaklar.