İnsanların yeni yıla girerken kendileriyle ilgili en çok ne istedikleri araştırılmış. Çıkan sonuçlar bana tanıdık geldi. Ya size?
Bakın insanların yeni yıl kararları arasında neler var..
* Sağlıklı beslenmek ve düzenli spor yapmak,
* Sigarayı bırakmak,
* Daha az çalışmak, sevdiklerine ve kendine daha çok zaman ayırmak,
* Hobi edinmek,
* Birikim yapmak,
* Biriken işleri bitirmek,
* Zamanı daha iyi yönetmek,
* Daha çok gezip, daha çok okumak.
Uygulamada kaçımız başarılı oluyor?
Araştırmalar, yılbaşında alınan kişisel gelişim kararlarının üçte birinin yeni yılın daha ilk ayında ‘alınmış eski güzel kararlar’ deposuna kaldırıldığını ve bir sonraki yılbaşına kadar unutulduğunu gösteriyor.
Yılbaşı kararlarından en az birini yıl sonuna kadar taşımayı başaranların oranı dörtte bir. Yeni yılı büyük ümit ve kararlarla karşılarken ne oluyor da bunları uygulayamıyoruz? Pazartesi başlayan diyetler neden salı günü sonlanıyor? Spor salonlarına hevesle yazıldıktan sonra neden sadece cüzdanlar zayıflıyor? Büyük hevesle aldığımız bazı kararların hayata geçirilmesinde neden başarısız
olduğunuzu hiç düşündünüz mü?
Akşamdan sabaha İngilizce öğrenilmez
Diyete başlayan kişiler bir anda kilo vermek, fit görünmek ve istediklerini giyebilmeyi arzu ediyor. Danışanlarımın bazılarında da bu sorunu yaşıyorum. “Bir hafta geçti ancak hala istediğim kiloyu veremedim” cümleleriyle sık karşılaşıyorum. Unutmayın, mucize diyet diye bir şey yok.
Gece kilolu yatıp sabah 36 beden uyanmak, sadece Amerikan filmlerinde olabilir. Eğer sağlıklı ve kalıcı kilo vermek istiyorsanız sabırlı olmanız, kendinize zaman vermeniz gerekiyor. Geçen günlerde sevgili Ali Atıf Bir’in TV programında da benzer konuyu konuşurken çok güzel bir örnek verdi: “Akşamdan sabaha İngilizce öğrenilmez.” Aynı şekilde düşünebilirsiniz, yeni yaşam biçimi ve beslenme değişikliğiyle kilo vermek zaman ister.
Çok fazla ve bir anda karar alıyoruz
Her şey bir anda olsun istiyoruz. Sigarayı bırakmak, tatlıyı azaltmak, sebze ağırlıklı beslenmek, spora başlamak, yeni yerler görüp yeni tatlar tatmak... Bu kararların bir anda alınması, hüsranla sonuçlanmasına neden oluyor. Tek başına ya da bir anda başlanan hedefleri gerçekleştirmek çok az insanın başardığı bir şey. Fiziki ve ruhsal değişimin bir anda olabilmesi biraz zor. Bunu bugünden yarına gerçekleştiremezsiniz.
Bu yüzden bir program belirlemeli bunu disiplinle uygulamalısınız. Kendinizi motive ederken sadece sonuca değil sürece odaklanın. Yaptığınız iyi şeyleri ve önceki başarılarınızı hatırlayın. İyiyi güçlendirin, küçük farkları önemseyin.
Doğru ve gerçekçi hedef bulunmalı
Hayatımızın her döneminde karar vermekle ilgili sorunlar yaşayabiliyoruz. Diyete başlamaya karar vermekle ilgili genelde sorun yaşanmıyor. Ancak o diyete başlanacak zamanın belirlenmesi ve devam etmesi ciddi bir sorun. “Bugün”, “Yarın” derken bakmışsınız aylar geçiyor. Bu da her seferinde başarısız hissetmeye sebep oluyor. Bu noktada doğru hedef belirlemek de çok önemli. Yanlış yöntemle başlanan ve yanlış hedef belirlenmiş programın zaten başarıya ulaşmasını beklemiyoruz.
Bu yüzden ben genelde diyet değil ‘iyi yaşam’ veya ‘ölçülü beslenme’ kavramlarını kullanmaya çalışıyorum çünkü diyet kısa sürelidir oysa iyi beslenmek ömür boyu devam etmelidir.
“SPOR iÇiN VAKTİM YOK”
“Spor yapmak istiyorum ama vaktim yok” en sık duyduğum cümle. Aslında bana göre mazeret. Bunu söyleyen kişi, niyetinde ciddi değil çünkü iki cümle birbirini ‘ama’ ile bağlıyorsa ikinci cümle doğru olmuyor. Çünkü spor yapmak için spor salonuna gitmeden de hareketli bir yaşam hedeflenebilir.
Aslında bakarsanız en büyük sorun; kendimizi disipline edemememiz ve bir planı uygulamada motive olamamız. Bunun için ilk etapta önerim; sizi en iyiye taşıyacak en verimli karar neyse onun planlamasını yapın. Hedefinizi ulaşılabilir parçalara ayırın ve bunları bir zaman planlamasına yerleştirin. Ulaşılabilir, gerçekçi hedefler kişiyi çok daha fazla motive eder ve kararlı hale getirir.