Hamilelik süreci ile doğum, annenin hayatını etkileyen ve değiştiren süreçler. Ama asıl iş, ondan sonra başlıyor. Özellikle uykusuz geçen geceler, anneliğin ilk günlerinden itibaren yaşanan sorunlardan. Bebeğiniz uyursa uyuyorsunuz, uyanıksa uyanıksınız. Bu, aslında sadece bebeklik değil, çocukluk döneminde de devam ediyor.
Bu konuda sevgili pedagog arkadaşım Tansu Oskay, ‘Uykusuz Anne Kalmasın’ diye bir kitap çıkardı ve mesleki tecrübelerini annelerle paylaştı. Uyku konusunda öyle bilgilendirici bir kitap olmuş ki, ben de bazı bölümlerini sizinle paylaşmak istedim. Sevgili Tansu diyor ki, “Uyku, yaşamsal bir faaliyettir. İnsan bedeninin en önemli hayatta kalma fonksiyonlarından biridir ve özellikle bebekler açısından çok daha değerlidir. Çünkü bebekler, anne karnında geçirdikleri zaman boyunca ve doğduklarından itibaren büyük bir hızla gelişmeye devam eder. Uyku, bu gelişim sürecinin olmazsa olmazlarındandır ve en az beslenmek kadar önemlidir. Bebeklerin uyku düzeni ya da düzensizliği üzerinde düşünürken, iki gerçeği hiçbir zaman gözden kaçırmamak gerekiyor. Birincisi, sağlıklı bir uyku düzeni, bebek gelişimi için temel gereksinimdir. İkincisi, her bebek düzenli uyku uyumayı zamanla öğrenecektir.”
Sevgili anneler, bebek veya çocuklarınızın uyku düzeni aslında sizin hayatınızı da etkiliyor değil mi? Peki daha önce bebeğinize uyku eğitimi vermeyi denediniz mi? Ona düzenli uyumayı öğretmek için neler yaptınız? Bir bebeği ağlatarak, dayatarak, yalnız bırakarak ve zorlayarak ya da bir başına yatağa terk ederek ona uyku eğitimi verebilir misiniz? Tabii ki hayır.
İşte burada sevgili Tansu, ağlatmadan uyku eğitimini vurguluyor, bilimsel araştırmalarla destekliyor ve kitabında açıklıyor. Aynı zamanda ağlatmadan uyku eğitiminin detaylarını paylaşıyor. Uyku eğitiminden önce neler yapılmalı, uyku eğitiminde babanın rolü, işler yolunda gitmediğinde yapılması gerekenler, uykunun sabotajcıları ve bilgi verici birçok bölümü kitapta bulabilirsiniz.
Bebekler ne kadar uyur?
Bebeğinizin ne kadar uyuması gerektiğini bilirseniz, ondan beklentilerinizi de ona göre yönetebilirsiniz. İşte sevgili Tansu’nun bu konuda yazdıkları: “Bebeklerin gelişim düzeylerine göre, gün içinde ihtiyaç duydukları toplam uyku süresi farklılık gösterir. Aylara göre belirli uyku sürelerinden bahsetmek mümkün. Ancak unutmayın ki, her bebek özeldir ve ideal uyku süreleriyle ilgili verilen değerler ortalamadır. Belirli bir sınırın altında olmadığı sürece, bazı bebekler daha az veya çok uyuyabilir. Günlük toplam uyku süresinin gece ve gündüz dağılımları farklı olabilir.
Yeni doğan bebekler: Günün neredeyse üçte ikisini uykuda geçirirler. Gece uykularının belirli bir düzeni yoktur. Genel olarak 1-4 saati uykuda, 1-2 saati uyanık geçirdikleri periyotları vardır. Ancak altıncı haftadan sonra uyku düzeni oturmaya başlar.
Üç aylık bebekler: Bebek üç aylık olduğunda beş saat süren uzun ve aralıksız bir uykuya ‘Merhaba’ demiş olursunuz. Bu aşamaya geldiğinde, büyük ihtimalle gece ve gündüz ayrımı gelişmiştir.
6-9 aylık bebekler: Gündüz uykusuna yatma sıklığı azalmaya başlar. Bebeğiniz günde üç kez gündüz uykusu yapar. Bu sayı zamanla ikiye düşer. Sabah erken
saat kestirmeleri genelde son bulur. Geceyle gündüz arasındaki denge oluşur. Bu dönemin başında henüz bir düzen yoksa ve bebek desteksiz uykuya geçişi öğrenmemişse, uyku eğitimi vermek için en uygun zamandır. Çünkü sonrasında uyku düzensizliklerinin bolca arttığı 7-9 ay aralığındaki ‘ayrılık endişesi dönemi’ gelir. Bu sürece denk gelmeden öğretilmesi, bebek açısından daha rahat olur.
Dokuz ay ve üzeri bebekler: Bebeğin artık bir düzeni vardır. 15-18 ay itibarıyla gündüz sadece bir kez uyuması yeterlidir. İki yaşında gelene dek bebeğinizin toplam uyku süresi 12-14 saat olmalıdır.