Birkaç düzeltmeyle günlük şeker alımınızı azaltabilirsiniz. Küçücük bir iyileşme uzun
süreli bir alışkanlığa dönüştüğünde, hastalık riskinizi azaltır ve sağlınızı koruyabilir.
Son yıllarda popüler diyetlerin baskısıyla karbonhidrat konusunda kafalar karışık. Aslında karbonhidratlar, beslenmenin temelini oluşturuyor ancak burada hangi karbonhidratı seçtiğiniz çok önemli.
Tam tahıllar, sebze ve meyveler, karbonhidrat kaynağı olarak her gün mutlaka tüketilmeli çünkü yetersiz alımı da sorun yaratıyor. Ancak önerilen karbonhidrat türü, şeker gibi rafine edilmiş olanlar değil.
Maalesef günlük yaşamda pek çok hazır besin, neredeyse şeker içinde yüzüyor.
Amerika’da yapılan bir çalışma, her gün 22 çay kaşığından daha fazla ‘ilave şeker’ alındığını gösteriyor. (Yemek veya sos içine eklenen, kahveye karıştırılan şeker, kek, kurabiye gibi)
Bu durumda her yıl kişi başı 14-15 kiloluk çuvaldan daha fazla şeker tüketildiğini söyleyebiliriz. Bu durum, kaloriyle beraber kalp hastalığı gibi ölümcül riskleri de beraberinde getiriyor. Beslenmenizi hızlıca gözden geçirip, birkaç düzeltmeyle günlük şeker alımınızı azaltalabilirsiniz.
1-EN ÇOK KALORİ İÇECEKLEDE
Günlük beslenmede şeker tüketimine bakıldığında, yüzde 40 oranında şekerli içecekler öne çıkıyor. Örneğin; gazlı içecekler, şekerli çay, limonata ve meyveli içkiler...
Amerikan Kalp Derneği, günlük tüketimde kadınlar için 100 kalori, erkek içinse 150 kaloriden daha az ‘ilave şeker’ kullanılmasını tavsiye ediyor.
Şekeri tamamen sıfırlamak da mümkün, şeker ilaveli alışkanlıklar yerine su, limon, ıhlamur, taze nane, salatalık ya da meyveli limonata gibi sağlıklı, lezzetli içecekler tercih edebilirsiniz.
2-GİZLİ ŞEKER KAYNAKLARI
Şeker aklınıza gelmeyen bazı gıdalarda gizlenebilir. Maalesef, bu durumu anlamak için besin değerine ve ilave şekerden kaç kalori geldiğine bakmaktan başka hiçbir çözüm yok. Yani etiket okumalısınız. Kahverengi şeker, mısır şurubu, maltoz, früktoz, dekstroz, kahverengi pirinç şurubu, şeker kamışı ve şurubu, buharlaştırılmış şeker kamışı suyu ibareleri, üründe şeker olduğunu gösterir.
3-KENDİNİZ TATLANDIRIN
Tatlı krizleriyle baş edemiyorsanız, kan şekerini dengeleyen seçimlerle alternatif çözümler üretebilirsiniz. Yoğurt, yulaf ezmesi, badem sütü gibi besinler şekersizdir.
Tarçın ve stevya bitkisi, bu yiyecekleri tatlandırmada en büyük yardımcılarınız. Tarçın, kilo vermek isteyenlerin şeker ihtiyacını kontrol etmek için iyi bir seçim. Tabii ki, tarçının kilo vermeye doğrudan bir etkisinin olmadığı, sadece diyete zararsız ve keyif veren bir yardımcı olduğu unutulmamalı.
Kahvaltıda yoğurt içine bir çay kaşığı organik bal ya da pekmez veya kuru meyve de tercih edilebilir.
4- MEYVEYİ TERCİH EDİN
Tatlıya “Hayır” diyemeyenlerdenseniz, bu ihtiyacınızı doğal şeker kaynağı meyvelerden karşılayabilirsiniz. Böylece ağzınız tatlanırken, kilo alma endişesi yaşamazsınız. Tabii ölçülü tüketmeyi unutmayın.
Doğal şekerli meyvenin ilave şekerle dolu bir besinin yerini aldığında daha lezzetli ve sağlıklı olduğunu keşfedeceksiniz.
Bir çorba kaşığı reçel, ortalama 50 kalori. Bunun yerine yarım kap çileği ocakta ısıtın ve tarçın, zencefille lezzet verin. Hiç de fena olmadığını göreceksiniz. Böylece şekersiz, vitaminli, lif ve anti-oksidanlar içeren karışımla 25 kaloriden daha az kalori alırsınız.
5-PLANLAMA YAPIN
Birçok insan için şekeri tamamen hayatından çıkarmak gerçekçi değil, düşüncesi bile stres yaratabilir. Şeker bakımından zengin ve sizi iyi hissettiren besinlerden vazgeçemiyorsanız işe sınırlamalarla başlayabilirsiniz. Kilo vermeye çalışırken bazı gıdaların yasaklanması, ‘ya hep ya hiç’ tutumunu beraberinde getirebilir.
Tatlı ve atıştırmalıkları yasaklamak yerine aşırıya kaçmadan, diyette bulundurun.
Her gün tatlı yiyorsanız, haftada 1-2 günle sınırlandırın. Belki çarşamba ve cumartesi sütlü tatlı, fırınlanmış besinler ve dondurma gibi tatlılarla çeşitlilik yaratabilirsiniz.