Anti-oksidan açısından çok zengin olan mısır, önemli bir karbonhidrat kaynağı. Ama hem GDO endişesi hem de yağ ve soslarla tüketme alışkanlığı yüzünden fazlası zararlı olabilir
Ortaokul yıllarımda Mersin’de okurken hava sıcaklığının artmasıyla okulun çıkış kapısında bekleyen sokak satıcılarının sayısı da çoğalırdı; yeşil erik, mısırcı ve firik nohut satıcıları ve tabii ki dört mevsim şalgam suyu. Harçlığımızın yettiğince ve evden müsademiz olduğu zamanlarda hepimiz bunlardan alırdık, işin güzel tarafı; şimdiki gibi okul servisiyle değil arkadaşlarla yürüyerek evlerimize gidebiliyor olmamızdı. Hem konuşur hem de yerdik hatta şalgam içenlerin dudak kenarlarındaki kırmızı bıyıklara da çok gülerdik...
Şimdi çok şey değişti. Haşlanmış veya közde mısır yemek isteyen çocuklar için şu anda içim çok rahat değil çünkü GDO (genetiği değiştirilmiş organizma) endişesine karşı çok net bir cevap vermek mümkün değil. Ben bu yüzden her zamanki önerimi tekrar edeceğim; “Ölçülü beslenin, sağlıklı yaşayın.” Her sabah kahvaltıda mısır gevreği ve her gün mısır yemek yerine bu konuda denge ve çeşitlilik en azından riski azaltmak açısından daha iyi bir yaklaşım olarak görünüyor. Diğer taraftan organik pazarlardaki veya kendi bahçenizdeki mısırları kullanmak da bir çözüm olabilir.
Karbonhidrat kaynağı
Tabii bir de sinema günlerinin vazgeçilmezi olan patlamış mısır var. Aslında mısır; tam tahıl tanesidir yani karbonhidrattır. B1 (tiamin), B5 (pantotenik asit), folat, lif, C vitamini, fosfor ve manganez içerir. İçeriğindeki folat, kalp sağlığını destekleyici etki gösterir, doğum anomalilerini engellemenin yanı sıra homosistein seviyelerini düşürmeye de yardımcı olur. B1 vitamini, hafızayı korumakta yardımcıdır. Pantotenik asit yani B5 vitaminiyse, stres altında dahi enerji üretimini destekler.
Anti-oksidan ve lif içerir
Mısır, anti-oksidan zenginidir. Anti-oksidanlar, hücreleri hasardan korur ve hastalıklarla savaşırlar. Polifenoller, insan vücudunda en çok bulunan anti-oksidanlardır. Yapılan tüm çalışmalar, anti-oksidanların oksidatif stresi azaltıp, kardiyovasküler hastalıklar ve kanser çeşitleri üzerinde önemli rol oynadığını göstermektedir. Bunun yanında patlamış mısır, ferulik asit içerir.
Lifler, vücudumuzun sindiremediği veya kana emilimini yapamadığı kompleks karbonhidratlara verilen isimdir. Bu nedenle de ‘vücudun süpürgesi’ olarak bilinirler. Özellikle sindirim sistemini düzenlemede ve kötü huylu kolesterolü düşürmede etkindir. Diyete eklenen her 10 gram lif, kalp hastalığından ölme riskini yüzde 27 oranında azaltıyor. Aynı zamanda lif, diyabeti kontrol etmeye yardımcı olabilir. Yüksek lifli yiyecekler, daha yavaş sindirildiği için yemek sonrası kan şekeri daha yavaş yükselir. Günlük önerilen miktar, kadınlar için 21-25 gr., erkekler için 30-38 gr. arasında değişir. Patlamış ve haşlanmış mısır bağırsak tembelliğinizi çözmede da yardımcı olabilir.
Kilo vermeye uygun mu?
Kilo kontrolü sırasında patlamış veya haşlanmış mısır kullanılabilir. 1 su bardağı yağsız, tuzsuz patlamış mısır, bir dilim ekmek kalorisine eşdeğer olarak kabul edilir. Bu durumda, günde bir dilim ekmeğinizi azaltarak bazen farklı bir atıştırmalık yapabilirsiniz. Patlamış mısırı kalorili hale getiren eklenen yağdır. Bu nedenle yağsız olarak patlatırsanız ekstra kalori almamış olursunuz. Evde mısırınızı kendiniz patlatmayı deneyin. Büyük boy yağlı ve tuzlu patlamış mısırlarlA 1500 kalori almanız bile söz konusu olabilir. 1 koçan haşlanmış mısırsa,
2 dilim ekmeğin kalorisine eşdeğerdir ancak bardakta satılan mısırlara tuz ve soslar eklendiği için kalori açısından dikkatli olmanız önemlidir.