Son yıllarda doğa olaylarını alışılmışın dışında şiddetli bir şekilde yaşıyoruz. Küresel ısınma ve iklim krizinin şiddetini maalesef doğa bize bu şekilde anlatıyor. Avusturalya’daki yangınlar eminim hepimizin içini yaktı ve yakmaya da devam ediyor. Ormanlar, milyonlarca canlıya ev sahipliği yapması ve Dünya’nın oksijen maskesi olmasının yanı sıra hiç tahmin edemeyeceğimiz noktalarda da hayatımızı etkiliyor. Ağaçlar ve ormanlar tükettiğimiz besinlerden tutun, tedavi için kullandığımız ilaçlara kadar bize katkı sağlıyor.
Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) ormanları, ‘beş metreden daha yüksek ağaçları olan ve arazinin en az yüzde 10’unu kaplayan gölgeliklere sahip yarım hektardan fazla bir alanı kapsayan arazi’ olarak tanımlıyor. FAO’nun raporuna göre, ormanlarla ilgili bilmemiz gereken bazı gerçekleri de sizlerle paylaşmak istedim. Eminim bu veriler, sizi de etkileyecek ve ormanların değerinin bir kez daha farkına varmanıza yardımcı olacak;
Rapor diyor ki
1. Ormanlar, Dünya’daki kara alanının üçte birini kaplar, kara kökenli bitki ve hayvan türlerinin yarısından fazlasını barındırır.
2. Modern ilaçların dörtte biri, tropikal orman bitkilerinden geliyor, bu da tüm kanserle mücadele ilaçlarının üçte ikisini oluşturuyor. İnsanların hayatlarını kurtarmanın yanı sıra, bu şifalı bitkiler yılda 108 milyar dolar’lık değere sahip.
3. Ormanlar, protein, kalsiyum ve demir gibi önemli mineraller bakımından zengin fındık, meyve, tohum ve hatta böcekler gibi bol miktarda besleyici gıdaya sahip. Bu doğal ürünler, orman canlılarının ve diğer milyonlarca insanın sağlıklı kalmasına yardımcı olur.
4. Ormanlardaki ağaçlar, en çok ihtiyaç duydukları yere emdikleri suyun yüzde 95’ine kadar yeniden dağıtan doğal su kaynaklarıdır. Suyu toprakta tutar, erozyonu önler ve daha sonra atmosfere geri salarak, soğutma etkisi yaratır.
5. Dünya ormanları, yılda tahmini 2.1 gigaton karbondioksiti temizliyor, bu yaklaşık 2.1 milyar tondur! Bu, karbon döngüsünün dengelenmesinde ve iklim değişikliğiyle mücadelede temel bir rol oynamaktadır.
6. Çoğunlukla gelişmekte olan ülkelerde yaklaşık 900 milyon insan, odun yakıtları ve odun kömürü üretimiyle uğraşmaktadır. Dünya çapında 2.4 milyar kişi veya her üç kişiden biri, odun yakıtını yemek pişirmek için kullanıyor.
Odun enerjisi, gıda güvenliği ve beslenmeye önemli bir katkıda bulunuyor. Ayrıca, güneş, hidroelektrik ve rüzgar enerjisinin yanı sıra, günümüzün küresel yenilenebilir enerji arzının yüzde 40’ını sağlıyor ve biyoenerji talebi artıyor.
Sürdürülebilirlik
7. Yılda 3.3 milyon hektar orman alanı (Moldova büyüklüğünde) zarara uğruyor. Bununla birlikte, 20’den fazla gelişmekte olan ülke, orman örtüsünü korurken veya artırırken gıda güvenliğini geliştirmiştir. Bu, açlığı azaltmak adına tarım için ormanları kesmenin gerekli olmadığını gösteriyor ama tam tersi! Ormanları, sağlıklı kalabilmeleri, çeşitli mal ve hizmetler sunabilmeleri, hatta tarım, hayvancılık ve balıkçılık üretimini destekleyebilmeleri için sürdürülebilir bir şekilde
yönetmemiz gerekiyor.
8. Sürdürülebilir bir şekilde yönetilen ormanlar, yenilenebilir kağıt için birincil ham madde sağlar ve en geri dönüştürülmüş malzemelerden biridir. Günümüzde kağıt üretimi için kullanılan liflerin yaklaşık yüzde 55’i veya 225 milyon tonu geri kazanılmış kağıttan gelmektedir.
9. Amazon ormanlarındaki hevea brasiliensis ağacı, harika bir doğal kauçuk kaynağıdır. Ağacın kabuğunda kesin bir kesim yaparak (‘dokunarak’ denir) latekse ağaca zarar vermeden hasat etmek mümkündür.
10. Dünya her yıl 21 Mart’ta Uluslararası Orman Günü’nü kutluyor. 2017 yılında tema ‘Ormanlar ve Enerji’ydi. 2018’de, odak ‘Ormanlar ve Sürdürülebilir Şehirler’ olacak.
Ormanların Dünya’daki yaşamı sürdürmek için önemli olduğunu ve birçok doğal ürün kaynağı olan bir çeşit doğal süpermarket olduğunu söyleyebiliriz. Ancak, kaynaklarının sınırsız olmadığını hatırlamalıyız. Onlara sürdürülebilir bir şekilde bakmanın, yönetmenin gelecek nesillere bırakmanın boynumuzun borcu olduğunu unutmayalım.