'Sıfır atık' kelimesini son zamanlarda çok sık duymaya başladık ve önümüzdeki yıllarda da çok daha sık duyacağız. Peki ne demek, biliyor musunuz? Aslında olabildiğince az atık oluşturmak, oluşanları ayrı ayrı biriktirmek ve toplamak, toplananları da geri kazanım yapmak demek. Sıfır atık, ekonomi, çevre ve toplum için en iyi çözümdür.
Bu felsefeyle atığın oluşması durumundaysa, kaynağında
ayrı toplanması ve geri kazanım sağlanıyor.
Peki bu felsefeyi benimsemek ve daha az atık ortaya çıkarmaya çalışmak, bize ne gibi faydalar sağlayacak?
sifiratik.gov.tr, bu konuda şu avantajları sıralıyor:
- Verimliliğin ve ortam kaynaklı olarak performansın artması.
- İsrafın önüne geçildiğinden, maliyetlerin azaltılması.
- Çevresel risklerin azalmasının sağlanması.
- Çevre koruma bilincinin kurum bünyesinde gelişmesine katkı sağlandığından, çalışanların tüketici duygusuna sahip olmasının sağlanması.
- Ulusal ve uluslararası pazarlarda kurumun sıfatına sahip olmasının sağlanması ve bu sayede saygınlığının artırılmasıdır.
Biz neler yapabiliriz?
Bu konuda herkesin üzerine düşeni yapması, küçük bir adım gibi görünse de büyük çerçevede çok büyük faydalar sağlayacak. Öncelikle plastik kullanımını azaltarak işe başlayabilirsiniz. Bir plastik poşetin doğaya 100 yılda karıştığını biliyor musunuz?
Denizlerdeki plastik atık miktarının şu anda 150 milyon ton olduğu düşünülüyor. Ocean Conservancy örgütünün tahminlerine göre, 10 yıl içinde denizlerdeki bu miktar 250 milyon tona ulaşacak ve 2050 itibarıyla balıktan çok plastik olacak. Tek kullanımlık plastik tabak, çatal, kaşık vb. ürünlerin kullanımının azaltılması, bu duruma engel olmak için alınabilecek önlemlerden biridir. Yanınızda cam şişe taşıyarak bile bunu yapabilirsiniz.
BU TAVSİYELERE KULAK VERİN!
Dünya Bankası raporlarına göre, yılda 1.3 milyar ton olan evsel atık miktarının, 2025’te, 2.2 milyar tona ulaşması bekleniyor.
Ülkemizde de durum pek iç açıcı değil. 1995 yılında oluşan evsel atık miktarı 17 milyon tonken, 2015’e gelindiğinde 31 milyona ulaştığı görülüyor.
2023 yılındaysa bu rakamın yaklaşık 38 milyona çıkacağı öngörülüyor.
Peki evsel atığı azaltmanın yolları neler? Bu konuda sosyal medyada paylaşım yapmış ve birçok takipçimden de harika öneriler almıştım:
- Ispanak yapraklarını kıymalı veya yumurtalı pişirirken, köklerini ertesi gün mercimekle pişirin.
- Kerevizi portakalla zeytinyağlı yaptığınızda, saplarını nohut ile pişirin.
- Kabak dolması yaptığınızda, iç kabakları zeytinyağlı pişirebilir, mücver, cacık veya mercimek çorbası yapabilirsiniz.
- Pilavınız varsa, ertesi güne sebzeli salata veya çorba olarak değerlendirin.
- Salata için haşladığınız pancarın suyunu içebilirsiniz.
- Ispanak veya kereviz yemeklerine saplarını da ekleyebilirsiniz.
- Bayat ekmeklerin üzerine yumurta kırıp, sebzelerle fırına verebilirsiniz.
- Sararan nane ve maydanozları kaynatıp, ödem atan bir su yapabilirsiniz
- Elma fazlaysa, rendeleyip pişirebilir daha sonra tatlılarınızda kullanabilirsiniz.
- Lahana yapraklarının artanıyla turşu yapabilir veya bol soğan ve biberle kavurarak tüketebilirsiniz.
- Bayat ekmekleri kurutup, un haline getirip sonrasında gözleme veya bazlama hamuru için kullanabilirsiniz.
- Bayat ekmekleri küp küp kesip fırınlayıp, çorbaların içine kıtır ekmek olarak ekleyebilirsiniz.
- Dünden kalan bulgur pilavıyla ezogelin çorba yapabilirsiniz.
- Patlıcan dolması yaptığınızda kalan içi, tavada zeytinyağıyla kavurabilirsiniz.
- Artan türlü veya sebze yemeklerini çatalla ezip pizza hamuru yapıp, üzerine pizza malzemeleriyle fırına verebilirsiniz.