Dilara Koçak

Dilara Koçak

bilgi@mezurasaglik.com.tr

Tüm Yazıları

İftarda yemeklere aniden yüklenmek mide kramplarına, ani tansiyon ve şeker yükselmelerine sebep olabilir. Bu yüzden yavaş yavaş yemekte ve kontrollü olmakta fayda var.

Ramazan’ın en çok beklenen öğünü şüphesiz ki iftar... Uzun saatler aç kaldıktan sonra iftar sırasında kontrollü olmanın zor olduğunu biliyorum ama ben yine de bir kez daha hatırlatmak istiyorum. İftarda yemeklere aniden yüklenmek mide kramplarına, ani tansiyon ve şeker yükselmelerine sebep olabilir. Bu yüzden yavaş yavaş yemekte ve kontrollü olmakta fayda var.

Haberin Devamı

Bunun için orucunuzu 1 bardak su ve 1-2 kuru hurma ya da 3-4 ceviz ile açtıktan sonra 1 kase ılık çorbayla devam edebilirsiniz. Oruç açarken özellikle çok soğuk veya çok sıcak besinleri de tüketmekten kaçının, aşırı soğuk veya sıcak besinler boş midede hassasiyet yaratabilir.

Ramazan ayında en sık karşılaşılan sorunlardan biri de mide asidinin yemek borusuna kaçması olarak tanımlanan ‘reflü’ ile genel mide rahatsızlıklarıdır. Mide yakınmaları, mideye baskı ve mide ekşimesi genellikle yemekle bağlantılı olarak ortaya çıkmaktadır. Tabii ki midenizin hangi besin maddelerini kabul ettiğini tespit etmek, bu besin maddelerinden vazgeçmek bu rahatsızlığı önlemenin kolay yoludur.

Kafeinden kaçının

Reflü, geriye kaçış demektir. Normalde besinler yemek borusundan mideye geçtikten sonra bağırsaklara doğru ilerler. Ama bazı durumlarda tüketilen besinler mideden tekrar yemek borusuna doğru gelir. Mide asidinin anormal şekilde yukarı çıkarak yemek borusuna gelmesi ise reflü olarak adlandırılmaktadır.

Reflüyü önlemek için kahve ve kakao gibi aşırı kafein alımından kaçınmak, yemeği yer yemez yatmamak, yağlı yiyecekler yememek, alınacak pratik önlemlerdir. Stres, acelecilik, psikolojik sıkıntılar, aşırı nikotin veya yanlış beslenme, bazen kaynağı belli olmayan şikayetler bunların hepsi midenin asit dengesinin bozulmasına neden olabilmektedir.

Gaz ve şişkinliği en aza indirin

Uzun süreli açlığın ardından yapacağınız seçimlerin mide ve bağırsak sistemini etkilediğini söylemiştim. Eğer Ramazan ayında gaz şikayeti yaşıyorsanız bazı küçük önlemlerle bu sorunu en aza indirebilirsiniz.

Haberin Devamı

- Çok sıcak ve soğuk yemeyin: Uzun süre boş kalan mideye aşırı sıcak veya soğuk bir besin girmesi doğru değil. Bu nedenle iftarda içilen su çok soğuk olmamalıdır, çorba çok sıcak değil içilebilir ılık kıvamda tercih edilmelidir.

- Yerken konuşmayın: Yutacağınız hava, gaz şikâyetine sebep olur

- Yavaş yiyin ve iyi çiğneyin: Besinlerin mekanik olarak parçalandığı ve ilk sindirimin başladığı yer ağızdır, bu sebeple besinleri iyice çiğneyin, yavaş yiyin.

- Tek bir öğüne yüklenmeyin: İftarda birden yüklenmek yerine iftar sonrası bir ara öğün yaparak tüketeceğiniz besinleri bölmek, gaz ve şişkinlik sorunlarının azalmasına yardımcı olur.

- Asitli içeceklerden uzak durun: Yemekle birlikte asitli bir içecek gaz şikâyetinizi artırabilir. Bu sebeple oda sıcaklığında su içmeyi tercih edin.

- Yemek sonrası bitki çayı deneyin: Hazmı kolaylaştırıcı ılık bitki çayları şişkinlik şikâyetinizi azaltabilir. Rezene sindirime yardımcı olacaktır.

Haberin Devamı

- Lif alımınızı artırın: lifli besinler bağırsaklarınızın daha iyi çalışmasına yardımcı olur. Tam tane tahıllı ekmekler, kuru baklagiller, sebze ve meyveler, Ramazan’da vazgeçilmezleriniz arasında olsun.

- Süt, yoğurt gaz yapabilir: Süt ve yoğurt şişkinliğe sebep oluyorsa laktozsuz seçenekleri tercih edebilirsiniz.

Reflüsü olanlar için öneriler

- Yemekleri az az, sık sık olacak şekilde tüketmeye dikkat edin.

- İftarda sadece 1 kase çorba, bir parça ekmek, biraz peynir, zeytin ile başlayıp ana yemeği daha sonra tüketin.

- Yiyecek ve içeceklerin çok sıcak veya çok soğuk olmamasına dikkat edin.

- Karında basıncı artıran sıkı kemer ve çamaşır kullanmayınız.

- Yemeklerden hemen sonra uzanıp yatmayın.

- Sıvıları öğün aralarında alın.

- Yürüyüş yaparak, mide ve bağırsak hareketlerini daha düzenli hale getirebilirsiniz.

Yarın: Sahur için sağlıklı tarifler