Gün içinde birçok şey yaşıyor ve yüzlerce uyaran ile karşı karşıya kalıyoruz. Bütün bunları elbette vücudumuzun bize izin verdiği ölçüde yapabiliyoruz. Ona daha iyi bakabilmek için sağlıklı beslenmeye, daha zinde olabilmek için de egzersiz yapmaya çalışıyoruz. Bunların yanı sıra birde onu besleyen başka bir şey var; uyku... Hayatımızın en büyük gerçeklerinden biri olmasına rağmen halen çoğu kişi neden uyuduğunu bilmez. Bilim adamları da vücudun neden uykuya ihtiyacı olduğu konusunda net değiller ama bir gerçek var ki insan, yaşamının yüzde 30’dan fazlası uykuda geçiyor ve uyku fizyolojik olarak dinlenmede önemli bir rol oynuyor. Elbette vücudun uykuda dinlenmesini sağlayabilmek için uyku süresi ve kalitesi de çok önemlidir.
Hormonları etkiliyor
2013’te yapılan bir araştırma, geç saatte uyumanın ve kronik uykusuzluğun gece besin tüketimini artırdığını ve kilo alımını tetikleyebileceğini söylüyor. Uykusuz kalmak, beyin aktivitelerinde düzensizliğe yol açabiliyor ve açlık tokluk durumunu düzenleyen hormonlarda da bir düzensizlik yaratabiliyor. Günde 7 saatten az uyumak almanızdan daha fazla kalori tüketmenize sebep oluyor.
Yediklerinizin de rolü var
Besin seçimleri de uyku kalitesini ve uykuya geçişi etkileyebiliyor. Bazı besinler uykuya dalmamızı kolaylaştırıp, uyku kalitesini artırırken bazıları da uyku kalitesini düşürebiliyor, sindirim güçlüğü, hazımsızlığa yol açıp uykuya zor geçişe sebep olabiliyorlar.
Uyumadan en az 2-3 saat önce kafein, nikotin, alkol, kızarmış ve baharatlı yiyecekler, fast food gibi besinlerin alımını keserseniz uyku kaliteniz artar. Sahur seçimleriniz de uykuya geçişi kolaylaştıran ve sindirimi kolay olan hafif besinler olmalı.
Sahura kadar uykusuz kalmayın
Ramazan ayında birçok kişi akşam uyumadan önce bir şeyler yiyip niyetlenerek sahura kalkmamayı tercih edebiliyor. Bunun sağlıklı olmadığını ve sahur öğününün ne kadar önemli olduğunu defalarca duyduğunuzu biliyorum, ben de daha önceki yazılarımda bahsetmiştim. Bazı kişiler de sahura kadar uyumayıp, sahur öğününü yaptıktan sonra uyumayı tercih ediyor. Bu durum elbette kişiden kişiye göre değişebiliyor. Eğer kişi sabah erken kalkıp işe gitmek durumundaysa maalesef günü çok az uykuyla geçiriyor. Açlık ve susuzluk kavramlarına bir de uykusuzluk eklenince durum biraz daha zorlaşabiliyor. Gün içinde yeterli uykunun birçok hastalıkla ilişkisi var.
Eğer koşullar izin veriyor ve sahurdan sonra uyuduğunuzda 6-8 saat uyuyabiliyorsanız, sahura kadar uyumadan beklemeyi tercih edebilirsiniz. Ama sabah erken kalkmak durumundaysanız mutlaka sahura kadar uyumanızı tavsiye ediyorum.
Yorgunluk ve açlık karıştırılıyor
Birçok araştırma uyku problemi olan bireylerin, beden kitle indekslerinin, yeterli uyku alanlardan daha yüksek olduğunu söylüyor. Uyku süresi ile şişmanlık arasındaki ilişkiye yönelik bazı çalışmalar var. Bu çalışmalara göre kilo vermek isteyenlerin uyku süresine de dikkat etmesi gerekiyor. 772 üniversite öğrencisinin katıldığı bir araştırmada, gece 7 saatten daha az uyuyan kişilerin, beden kitle endekslerinin daha fazla uyuyan kişilere göre yüksek olduğu bulunmuştur.
Az uyku, duygusal açlığı da tetikleyebiliyor. Artan açlık duygusuyla ilişkili olup çok fazla yemek için potansiyel oluşturabiliyor. Araştırmacılara göre uyku eğitimi ve düzeni, başarılı kilo verme programında çok önemli bir parçadır. Yetersiz uyku ile kilolu olma arasında bağlantı var. 4-6 saat uyuyanlar gün içindeki yorgunluğu açlık ile karıştırabiliyorlar.
Kalori alımı değişiyor
Araştırmalara göre az uyumak metabolik hızı da etkileyebiliyor. Amerikan Klinik Beslenme dergisinde yayınlanan başka bir çalışmaya göre; 4 saatten az uyuyan kadınlar 300 kalori daha fazla yemek yiyor ve diğer güne yaklaşık 21 gramdan fazla yağ ile başlıyor. Yeterli uyku, karbonhidrat ve yağ isteğini durdurur. Yenilenmek ve vücudunuzu yağ yakımına hazırlamak için yedi, sekiz hatta dokuz saat uyumaya ihtiyacınız olabilir. Yorgun ve uykusuz olduğunuz zaman stresle de iyi bir şekilde başa çıkamazsınız, böylece başa çıkma yolu olarak yemeğe yönelebilirsiniz.