Kemik oluşumu, bebeğin anne karnından başlayarak, uzun bir süre devam eder. Süreç, 20’li yaşlarda tamamlanır fakat kemik kitlesi en yüksek seviyelere 30-35 yaşlarında ulaşır. Çok küçük miktarlarla olmakla birlikte, kalsiyum kas kasılmasında, kalp kasının çalışmasında, kanın pıhtılaşmasında ve sinir sisteminde uyarıların iletilmesinde işlev gösterir. Yaşamsal önem taşıyan bu fonksiyonlar için yeterli kalsiyum sağlanamazsa, kemiklerden kalsiyum çekilir. Depolar yeniden doldurulmadığında da kemik kayıpları ortaya çıkar. Kalsiyum, her yaş grubu için gerekli minerallerden biri fakat özellikle hızlı büyümenin olduğu devrelerde, çocukluk ve gençlik dönemlerinde daha da önem kazanıyor. Bu nedenle, kalsiyumun en önemli kaynağı olan süt ve süt ürünleri tüketimi, kritik rol oynuyor. Çocuklarda yetersiz kalsiyum alımı büyümeyi olumsuz etkileyebiliyor. Özellikle 2-5 yaş arasında alınan destek, boy uzamasını etkiliyor.
Araştırmalar ne diyor?
Amerika’da okul öncesi dönemdeki bin çocuk üzerinde yapılan bir çalışmada, günlük süt ürünü tüketenlerin, tüketmeyenlere oranla boyunun daha uzun olduğu gösterildi. Boy uzunluğu, kemik yoğunluğu etkilenebiliyor, osteoporoz ve kemik kayıp riski artıyor.
2017 yılında İspanya’da 6-9 yaş arası bin 176 çocukla yürütülen araştırmaya göre, yeterli kalsiyum alımı çocukların boy uzama eğrileriyle, pozitif bir ilişki gösteriyor. Ayrıca süt ve süt ürünleri, ergenle yetişkinlerde obezite riskinin azalmasına da yardımcı oluyor. Günlük süt tüketiminindeki 200 ml’lik artış, obezite riskini yüzde 16 oranında düşürüyor.
Yağlı süt ve obezite
Süt ve süt ürünlerinde çeşitlerin artması kafaların karışmasına yol açıyor. Hangi sütü tüketeceğiniz konusunda karar vermekte zorlanıyor olabilirsiniz. Aslında genel inanış, tam aksini düşündürse de, çalışmalar tam yağlı süt ürünlerinin metabolik sağlık için faydalı olduğunu ortaya koyuyor. Daha fazla kalori içermesine rağmen, tam yağlı süt ürünleri tüketimi, aslında obezite riskini azaltabiliyor.
Bir araştırmada tam yağlı süt ürününün azalmış obeziteyle ilişkili olduğu söyleniyor ve bu etkiler az yağlı süt ürünlerinde görülemiyor. Sütün bu faydalarının, yağının içindeki özel bileşenlerle sağladığı düşünülüyor. Hatta süt yağının diyabet riskini azaltabileceği söyleniyor.
Harvard Üniversitesi’ndeki bir araştırmada, insanların kan dolaşımında yüzen süt yağı miktarına bakıldı. Yağlı süt tüketenlerin, daha az vücut yağı, daha az inflamasyon ve daha düşük trigliserit seviyelerine sahip oldukları bulundu. Aynı zamanda bu bireylerin, insülin duyarlılığı daha yüksek ve tip 2 diyabet riski geliştirme riski daha düşük... Başka çalışmalar da tam yağlı süt ürününün azalmış diyabet riskiyle ilişkili olduğunu göstererek bu görüşü destekliyor. Ancak kanıta dayalı konuşabilmemiz için daha çok insan üzerinde yapılmış çalışmalara ihtiyacımız var.
Sevmeyenlere çikolatalı süt
Eğer çocuğunuz süt tüketmeyi sevmiyorsa, sütü meyvelerle renklendirebilirsiniz. Çilekli veya muzlu süt, her çocuğun seveceği içeceklerdendir. Besleyici değerini artırmak isterseniz, içine fındık, badem gibi yağlı tohumlar ve yulaf ezmesi koyduktan sonra mikserden geçirebilirsiniz. Evdeki minik, çikolatalı süt seviyorsa, bu tadın da sağlıklı halini yakalamak mümkün. Sütü hurma püresi ve biraz kakaoyla karıştırdığınızda, şeker koymadan çikolatalı süt elde edebilirsiniz. Hurma püresi ve hurma şurubu tarifini merak ediyorsanız, YouTube kanalımı ziyaret edebilirsiniz.