Dilara Koçak

Dilara Koçak

bilgi@mezurasaglik.com.tr

Tüm Yazıları

4 Şubat Dünya Kanser Günü’ydü, tüm dünyada organizasyonlar yapıldı. Kanserden korkmayın, bu hastalığı beslenmenize dikkat ederek kendinizden uzak tutmanız mümkün

Uluslararası Kanserden Korunma Birliği, kanser hakkında doğru bildiğimiz yanlışları açıkladı. Buna göre:

Efsane 1: Kanser, sadece bir sağlık sorunudur.
Gerçek: Kanser, sadece bir sağlık sorunu değildir. Sosyal, ekonomik, gelişimsel ve insan haklarını ilgilendiren bir sorundur.

Efsane 2: Kanser varlıklı, yaşlı ve gelişmiş ülkelerin hastalığıdır.
Gerçek: Kanser, küresel bir salgındır. Her yaştaki sosyo-ekonomik grubu etkiler ve gelişmekte olan ülkeler için oransız bir yüktür.

Haberin Devamı

Efsane 3: Kanser, ölümle sonuçlanır.
Gerçek: Artık pek çok kanser türü, etkin şekilde tedavi edilebiliyor.

Efsane 4: Kanser, benim kaderim.
Gerçek: Doğru stratejilerle kanser önlenebilir.

Kanseri önlemeye yardımcı gıdalar Kanser türlerinin yaklaşık yüzde 35’i beslenmeyle ilgili. Bu noktada koruyucu özelliği olduğu düşünülen gıdaların bazılarına bakalım:

Üzümsü meyveler: Araştırılan tüm meyve-sebzeler içinde kanser riskini azaltmakta en etkin olanların üzümsü meyveler olduğu görüldü. Özellikle ahududu, yaban mersini ve kızılcığın kanseri önlemede yüksek potansiyele sahip olduğu biliniyor. ‘Pterostilbene’ adlı kanser karşıtı anti-oksidan yaban mersini içinde oldukça yüksek miktarda bulunur. Kızılcıksa, bir eczane dolusu ilaçtan daha da fazla kanser karşıtı kimyasal içerir.

Yer elması: Beta karoten, güçlü bir anti-oksidan. Araştırmalar sonucunda, özellikle turuncu meyveler ve yapraklı yeşillerde bulunan beta karoteni diyetine alanların akciğer, kolon ve mide kanseri riskinin düşük olduğu görüldü. Başka bir araştırmada da, menopoz öncesi kadınlarda, beta karoten, folik asit, C vitamini ve lif içeren yer elması gibi gıdaları tüketmenin, meme kanseri riskini neredeyse yarı yarıya azalttığı tespit edildi.

Somon: Bilim insanları D vitamininin, büyüyen tümörleri besleyen kan damarlarını bloke etmeye yardımcı olduğu ve kanserli hücrelerin artmasını durdurduğu teorisini savunuyor. Hazırlıklı olmak için, somon gibi D vitamini yönünden zengin gıdalar tüketmenizi ve süt ve yoğurt gibi ürünlerini tercih etmenizi tavsiye ederim.

Keten tohumu ve yağlı balıklar: Omega-3 yağ asitleri, kanser hücrelerinin çoğalmasını ve tümör büyümesini engeller. Aynı zamanda iltihaplanmayı da azaltır ve bu da teorik olarak hücre mutasyonunu azalttıkları anlamına gelir. Bu asitler, doğrudan riski azaltmasa da vücudumuzu güçlü ve sağlıklı tutar.

Zerdeçal: Etkin içeriği ‘curcumin’, hem iltihap önleyici hem de anti-oksidan etkisiyle, hücresel işaretleme yoluyla kanser riskini azaltır. Laboratuvar hayvanlarında ‘curcumin’; meme, kolon, mide, karaciğer ve akciğer kanserlerini önlemede yardımcı oldu.

Çay: Çayın içeriğinde kateşin ve benzeri bileşimler bulunur. Yeşil çayın kadınlarda mide kanseri riskini azalttığı görüldü. Çin’de yeşil çay içenlerin içmeyenlere oranla daha düşük rektum ve pankreas kanseri riski taşıdığı tespit edildi. Düzenli çay içenlerde kolon, meme, yumurtalık, prostat ve akciğer kanseri riskinin daha düşük olduğu biliniyor. Tüm çay türlerinin- yeşil, siyah, beyaz, oolong- kanser önleyici etkisi olduğu bilin. Siz de her tür çayı deneyerek faydalanabilirsiniz.
Turpgiller: Tüm bitkiler-tahıllar, meyveler ve sebzeler-, küçük miktarlarda ‘fitonutrient’ içerir ki bunlar da en az vitaminler ve mineraller kadar sağlığımız için gereklidir. Bilinen binlerce ‘fitonutrient’, bizi kansere karşı korur. Brokoli, karnabahar, lahana gibi sebzelerde glukozinolatlar olarak bilinen ‘fitonutrientler’ var.

Nar: Üzümsü meyveler, kabuklu yemişler ve narda bulunduğu bilinen ‘ellagic asit’, en önemli ‘fitonutrientler’den. Yapılan çalışmalarda, ‘ellagic’ asidin kanser hücrelerinin büyümesini engellediği; kansere neden olan bileşikleri etkisiz hale getirdiği görüldü.