Dilara Koçak

Dilara Koçak

bilgi@mezurasaglik.com.tr

Tüm Yazıları

Bugün sağlıklı ve dengeli beslenmeye eşlik eden, hayattan keyif almayı destekleyen iki konudan bahsedeceğim; düzenli egzersiz ve su içmek

Hayattan keyif almanın yollarını pek çok arkadaşıma sordum ve hepsinden farklı cevaplar aldım. Eğlenceli yaşam, huzurlu ve sağlıklı olmak, aileyle vakit geçirmek, seyahat, alışveriş ve kariyer odaklı cümleler duydum. Ancak ortak nokta şuydu, herkes daha iyisini istiyor, bunun için hedefi var.
Danışanlarımla yaptığım sohbetlerdeyse bakış açısı, büyük ihtimalle benden kaynaklı olarak farklıydı: “Biliyorum egzersiz yaparsam daha sağlıklı olurum”, “Kilo verirsem daha keyfili bir hayatım olacak”, “Kendimi değiştirmeyi istiyorum ama olmuyor” ve “Yemek yemeden hayattan keyif alınmaz.”

Günlük koşturma yoruyor
Günlük hayat, pek çoğumuz için sürekli bir yerlere ulaşmaya çalışarak geçiyor. Özellikle çalışan bireylerde düzensiz beslenme, evde ve işte günden güne artan stres, spordan uzak ve hareketsiz yaşam, sağlıksız bir hayat sürmemize neden oluyor. Sağlıklı ve dengeli beslenmenin öneminden sürekli bahsediyoruz ama bu konuda bireyin kendi kendini motive etmesi en önemlisi. Gözlemlerime göre, yapabilmek için ‘anlamak, inanmak ve kabul etmek’ lazım.

Kendinize en uygununu seçin
Çeşitli araştırmalara göre, spor yapanlar daha mutlu ve su içme alışkanlığı olanlar daha iyi besleniyor. Spor yapmamak ya da hareket etmemek için sürekli bahane üretiyoruz. Kışın soğuk ve kirli havayı, yazınsa aşırı sıcakları gerekçe gösteriyoruz. Bazen yaşımız engel oluyor, bazen hastalıklarımız, çoğunlukla da giderek artan çalışma saatleri ve geçmek bilmeyen yorgunluk. Ancak spor yaparken yaşımız, hastalıklarımız, taşıdığımız riskler, spora yaklaşımımız bile sağlığımızı etkileyebiliyor. Örneğin erkeklerin halı saha futbolu gibi sporları daha çok tercih ettiğinden, sakatlık ve kalp sorunu yaşama riski de yüksek. Bu yüzden kendiniz için en uygun sporu seçin.

Sabırlı olun
Spora başlayınca hemen etkisini görmek istiyorsunuz, biliyorum. “Karnımdaki, basenimdeki fazlalıklar gitsin, kollarım sıkılaşsın, sırtım güzelleşsin” diyorsunuz. Ancak sabırlı olmalısınız. Düzenli yapılan sporun etkisi, 1-3 ay arasında görülüyor. Eğer spora yeni başlıyorsanız haftanın 5 günü en az 30 dakika veya haftada 3 gün 1 saat orta tempoda egzersiz yapmalısınız.
Tabii ki, herkese aynı hareket programını önermek çok gerçekçi değil. Yaşamının önemli bir bölümünü hareketsiz geçirmiş, anlamlı kilo fazlalığı olan (vücut kitle indeksi 30’un üzerindekiler), diyabet, tansiyon sorunu olan, sigara içen, kolesterolü yüksek bireylerin egzersiz programına başlamadan önce mutlaka kardiyoloji uzmanına danışmasını öneririm.

Su eksikliği hasta ediyor
Sağlıklı bir erişkin vücudunun yüzde 55-75’i sudan oluşur. Vücuda sıvı almanın en sağlıklı yolu, su içmektir. Günde en az 2 litre su tüketmek gerekir. Su tüketiminin ruh ve beden sağlığı üzerindeki etkisi, bilimsel olarak da kanıtlandı. ABD’de sağlıklı bir grup kadın üzerinde yapılan araştırma; hafif susuzluk seviyesinin bile ruh halini olumsuz etkilediğini, baş ağrılarında artışa ve konsantrasyon zorluğuna neden olduğunu ortaya koydu.
Söz konusu araştırmada, her gün 40 dakika süreyle koşu bandı üzerinde yürüyüş yaptırılan kadınlara, gerek egzersiz sırasında gerekse dinlenme aşamasında bir dizi test uygulandı. Katılımcıların vücudunda susuzluk oluştuğunda yorgunluk, gerginlik ve hareket etme isteğinde azalma tespit edildi. Egzersiz sırasında da bireyler, konsantrasyon zorluğu ve baş ağrısı çekti.
Günlük yaşamamızda önemli olduğu kadar egzersiz yaparken de su tüketimi önem taşıyor. Egzersiz sırasında terle kaybedilen sıvıyı yerine koymak, susuzluğu engellemek için her yarım saatte bir su içmek gerekir. Vücut ağırlığının yüzde 1-2’si kadar sıvı kaybı, egzersiz performansını olumsuz yönde etkiler. Vücut ağırlığının yüzde 4’ü kadar su kaybı, kasların çalışma kapasitesinde düşüşe, yüzde 5’lik kayıpsa bitkinlik ve tükenmeye neden olur.
Vücut ağırlığının yüzde 10’undan daha fazla su kaybıyla dolaşım bozulur ve sıcak çarpması görülür. Yüzde 20 su kaybıysa ölümle sonuçlanır. Özellikle sıcak havalarda yapılan yoğun egzersizlerde ter kaybı fazladır. Bu yüzden günlük hayatınızda, egzersiz ve yürüyüş yaparken su tüketmeyi ihmal etmeyin ve güneşe dikkat edin.