Dilara Koçak

Dilara Koçak

bilgi@mezurasaglik.com.tr

Tüm Yazıları

Amerika’da yapılan yeni bir araştırmanın sonuçları, hareketsizlik ve hastalıklar arasındaki ilişkiyi kanıtlar nitelikte

Geçen yıl Brad Pitt’in başrolünü oynadığı ‘Dünya Savaşı Z’ filminde beni etkileyen bir replik vardı: “Hareket hayattır”.
Çok basit gibi dursa da hayatımızın her alanında anlam bulabilecek bir cümle bu. Sağlıklı yaşamak, hastalıklardan korunmak için hareketin önemini sürekli vurguluyoruz. Bu konuda Türk Romatoloji Derneği de ‘Hareket Hayattır’ temalı çalışmalar yaptı; ben bu sloganı çok sevdim.

DİYABETLE İLİŞKİLİ
Amerika’da yapılan en son araştırmalardan biri, hareketin önemini özellikle diyabetten korunmayla ilişkilendirmiş. Araştırma kapsamında 8 yıl boyunca 100 bin hemşirenin sağlık durumları izlenmiş. Sonuçlara göre; kasları güçlendirmek için yapılan ağırlık kaldırmak ve şınav çekmek gibi direnç hareketleri diyabet riskini düşürüyor. Yetişkinlerin haftada en az 150 dakika egzersiz yapması tavsiye ediliyor.
Aynı çalışmaya göre, haftada en az bir saat kas güçlendirici hareketler yapan kadınların, hiç egzersiz yapmayan kadınlara göre Tip2 diyabete yakalanma riskleri üçte bir oranında azalıyor.
Hafif koşu, hızlı yürüme ve yüzme gibi aerobik egzersizlerinin Tip2 diyabetin önlenmesine yardımcı olduğu biliniyordu. Görünen o ki, bu listeye ağırlık kaldırmayı da ekleyeceğiz.

HAYDİ KADINLAR!
Ağırlık kaldırmak veya bir dirence karşı yapılan kuvvet egzersizleri önceleri akla hep vücut yapan erkekleri getirirdi oysa şimdi durum böyle değil. Biz kadınların da bu egzersizleri yapması gerektiği çok uzun zamandır biliniyor ve ben de büyük bir keyifle ilerleyen yaşlarda vücudumun hep sıkı olması ve sarkmaması için haftada 3 gün kas kuvvetimi artıran egzersizler yapıyorum.

Haberin Devamı

KIRMIZI MEYVELERiN GÜCÜ

Geçen ay ‘Journal of Nutrition’ dergisinde bir çalışma yayınlandı. İki bin sağlıklı kadın üzerinde yapılan bu araştırma; böğürtlen, çilek, kiraz ve ahududu gibi kızıl-mavi renkteki meyvelerin diyabet, obezite, kalp rahatsızlıklarına yakalanma riskini azaltabileceğini ortaya koydu. Araştırma sonucunda yüksek flavon ve antioksit ağırlıklı beslenmenin kan şekerini düzenlediği, daha düşük insülin direnci ve daha düşük ateşe yol açtığı görüldü. İngiltere’de yapılan bu araştırma, bu konuda bugüne dek yapılan en geniş araştırma unvanına sahip olması açısından önemli.

Haberin Devamı

GÜNDE 1 ELMA YiYiN

Elma, içeriğindeki E ve C gibi
antioksidan vitaminlerle bağışıklık sistemini güçlendirerek hastalıklara karşı vücut direncini artırır. Elmada bulunan çözünen ve çözünmeyen lifler toksik maddelerin dışkı ile atılmasını sağlayarak kansere karşı koruyucu aktivite gösterir.
Çözünmeyen lif, LDL (kötü) kolesterolü tutarak vücuttan dışarı atarken, çözünen lif olan pektin ise karaciğerde üretilen LDL kolesterol miktarını azaltır.
Araştırmacılar, İngiltere’de 50 yaşın üzerindeki herkesin günde bir elma yemesiyle her yıl kalp krizi ve felçten 8 bin 500 kişinin ölümünün önlenebileceğini söylüyorlar.

MEYVE YE UZUN YAŞA
Her yaştan yetişkinin günde ekstra bir porsiyon meyve ya da sebze yemesi, kalp sağlığına bağlı ölümlerin azalmasına yardımcı oluyor.
Araştırmacılar, ‘günde bir elma’ tavsiyesinin özellikle damar hastalıkları riski yüksek olan 50 yaş üzeri kişiler için önemli olduğunu belirtiyor. Bu alışkanlığın kazanılması durumunda yılda 11 bin damar hastalıklarına bağlı ölümün önlenebileceği öngörülüyor.
Yapılan başka çalışmalara göre, günde iki adet orta büyüklükte elma yemek kolesterol seviyesini yaklaşık yüzde 16 oranında düşürüyor. Elma, anti-oksidan için de mükemmel bir kaynak.
100 gram elmanın anti-oksidan aktivitesi 1.500 mg. C vitamininin anti-oksidan etkisine eşittir. Hemen hemen tüm antioksidan aktivitesi, elmadaki diğer bileşenlerden gelmektedir. Çünkü elmadaki C vitamini yaklaşık 5.7 mg. kadardır.
Elmadaki pektin ve fenoller, kolesterol ile trigliseridi düşürmede tek başlarına yarattıkları etkiden daha etkilidir. İçindeki pektin maddesi kötü kolesterolü (LDL) düşürürken, iyi kolesterol (HDL) oranını yükseltir.
İçeriğindeki kimyasallar Parkinson ve Alzheimer gibi beyin hastalıklarından koruyucu etki gösterir. Elmadaki bazı anti-oksidanlar, beyin hücrelerini oksidatif stresten kaynaklanan nörotoksiditeden korumaktadır.