ERKEKLERE 5 ÖNERİ

Erkeklerin kilo verme konusunda kadınlara göre daha şanslı olduğunu hepimiz biliyoruz. Bunların sebeplerinden biri, kas kütlelerinin daha fazla oluşu. Fakat her alanda kadınlara göre daha avantajlı değiller elbette. Onların da dikkat etmesi gereken bazı özel durumlar oluyor. Özellikle askerlik, evlilik ve iş hayatına başlangıç, erkekler için büyük değişimlere ve metabolizmada farklılıklara sebep olabiliyor. İşte erkeklere özel beş öneri:
1. Oturanlar dikkat!

Erkeklerde kilo almayla ilgili dönüm noktalarından birinin, iş hayatına geçiş olduğunu söylemiştik. Özellikle çalışma saatleri uzun olan ve masa başında diğer bireylere oranla daha çok vakit geçiren ofis çalışanlarında, kilo artışı riskli bir durum olabiliyor. Hareketin azalması ve yeme düzeninin değişmesi, büyük etken... İş hayatıyla stres de artıyorsa, karın bölgesi yağlanması da kaçınılmaz oluyor. Eğer siz de masa başı çalışıyorsanız ve çalışma hayatının size kilo aldırdığını düşünüyorsanız, yediklerinizi gözden geçirin. Öğle yemeklerini hafifletin, atıştırmalıklarınızı kuru meyve ve yağlı tohumlarla değiştirin ve tabii ki asansör yerine merdiveni tercih edin.
2. Kahvaltıyı unutmayın
Erkek danışanlarımın birçoğunun kahvaltı öğününü atladığını üzülerek söyleyebilirim. Sebep olarak da genellikle ya vakitsizlik ya da ‘kahvaltı edince öğlene doğru çok acıkma’ şikayeti öne sürülüyor. Kahvaltı, gün içindeki enerjinizi ve dikkatinizi korumanıza yardımcı olacak en önemli öğünlerden biri. Elbette her sabah büyük sofralar kurmanıza gerek yok. Bazen muz, süt ve bademden oluşan pratik bir seçim bile, kahvaltınız olabilir. Ama dikkat, eğer kahvaltıda sadece karbonhidrat içeren bir besin tüketirseniz, kanşekeriniz hızlı dalgalanacağı için öğlene doğru daha hızlı ve çok acıkabilirsiniz. Bu sebeple sabah peynir+ekmek, tost veya yulaf ezmesi+süt gibi karışımlar, protein-karbonhidrat açısından dengeli seçimlerdir.
3. Bel çevresini değerlendirin
Beden kitle indeksi önemli bir parametre olmasının yanı sıra tek başına eksik kalabiliyor. Özellikle erkeklerin, kadınlara oranla bel çevresi yağlanmasının daha fazla olabildiğini biliyoruz. Bel çevresi, kadınlarda 80 cm., erkeklerde ise 94 cm. sınır olarak kabul ediliyor. Amerika Ulusal Yaşlanma Enstitüsü’nün yaptığıaraştırmaya göre, karın çevresi yağlanması fazla olan erkeklerin kansere yakalanma riski artıyor. Beden kitle indeksleri normal olsa bile, karın bölgesi yağlanması fazla erkeklerde birçok hastalığın da riski artabiliyor, dikkat!
4. Duygusal açlığı önemseyin
Yapılan çalışmalar, her ne kadar duygusal yeme sendromunun kadınlarda erkeklere oranla daha sık görülebileceğini söylese de, tecrübelerim bu konunun erkekler için de önemli olduğunu gösteriyor. Açlıkla karışan onlarca duygu var; üzüntü, stres, endişe, mutluluk... Özellikle stres, duygusal açlığın en büyük tetikleyicilerinden. Fiziksel ve duygusal açlığınızı ayırt etmeniz, bu konuda önemli. Canınız birşeyler yemek istediğinde, gerçekten aç olup olmadığınızı sorgulayın. Bir bardak su veya maden suyu için ve açlık hissinize 10’a kadar bir skor verin. Eğer 4-6 arasında bulunursanız, gerçekten aç olabilirsiniz.
5. Hareketi artırın
Yaş ilerledikçe, kilonuzu koruma ve vermenin daha da zorlaşacağını unutmayın. Gün içinde hareketsiz kaldığınız işiniz varsa, egzersize vakit ayırmak daha önemli hale geliyor. Unutmayın; hareket etmek, hem fiziksel olarak kas kütlenizi destekler hem de psikolojik olarak daha iyi hissetmenize yardımcı olur. Seveceğiniz bir egzersiz bulun ve haftada en az iki kez yapmaya özen gösterin.