Obezitenin artık günümüzde en sık karşılaştığımız genetik, çevresel ve psikolojik etkileşimi olan kronik bir hastalık olduğunu biliyoruz. Obezite temelde; yağsız vücut kitlesine (vücuttaki su, kas ve kemik ağırlık toplamı) oranla vücut yağ kitlesinin artması sonucunda boya ve yaşa göre kilonun normal sınırın üzerine çıkması şeklinde tanımlanmaktadır.
Günümüzde yetişkinleri olduğu kadar çocukları da etkileyen bir problem haline gelen obezitenin tek suçlusu elbette genler değildir. Genetik faktörleri destekleyen hazır gıda tüketiminin artması, fiziksel aktivite yetersizliği, yanlış beslenme alışkanlıkları, kent yaşamının getirdiği zorluklar ve sosyal sorunlar gibi birçok faktör de bu oranın artmasına neden olur. Peki bu çözümü olmayan ve engellenemeyen bir süreç midir? Tabii ki hayır!
Özellikle çocukluk çağı obezitesinin engellenmesinde biz ailelere çok büyük görevler düşüyor. Ben de bugünkü yazımda çocukluk çağı obezitesinde ailelerin önemini bir kez daha hatırlatmak istedim.
Babalara görev düşüyor
Her ne kadar yemekleri anne hazırlıyor ve çocukların beslenme düzeniyle anneler ilgileniyor gibi görünse de bu konuda babalara da çok büyük görevler düşüyor. Araştırmalar, günümüzde babaların çocuk yetiştirme konusunda daha fazla rol oynamaya başladığını gösteriyor. Babaların çocuklarına olan ilgisinin obeziteyle ilişkisini inceleyen yakın zamanlı bir çalışmada; babaların çocuklarına olan ilgisinin artmasının, çocuklarının 2-4 yaşları arasında obez olma ihtimalinin azalmasıyla ilişkili olduğu bulundu. Babaların fiziksel olarak çocuklarıyla ilgilenmesi (banyo yaptırma, giydirme, yemek yedirme gibi) bu çocukların yürümek için dışarı çıkma sıklığını arttırdığı sonucunu gösteriyor. Araştırmadaki tüm bulgular, babaların çocuk yetiştirme konusunda daha fazla çaba göstermesi, obeziteyi önlemek için birkaç kurala uyması ve anneyi de teşvik ediyor olmasının küçük çocuklardaki obezite riskini azaltmaya yardımcı olabileceğini ortaya koyuyor.
Bir model olarak aile
Aileler sağlıklı ev şartlarının sağlanabilmesi konusunda önemli göreve sahiptir. Çocuk ve gençler aileden model alarak yeme alışkanlıklarını geliştirmektedir. Ailenin ilgisizliği, aile bakımının yetersiz olması, düşük gelir gibi etkenler de yeme alışkanlıklarını belirlemektedir. Ebeveynlerin yoğun ve telaşlı yaşam tarzı çocukla daha az zaman geçirmesine, yemek hazırlama fırsatının azalmasına, çocukların TV ve bilgisayar başında daha çok zaman geçirmesine ve dolayısıyla da obezitenin artışına neden olabiliyor.
Çocuğunuzun fazla kilolu olduğunu düşünüyorsanız, mutlaka bir çocuk hekimi ve beslenme uzmanıyla görüşüp büyüme gelişme eğrilerini kontrol ettirin.
Çocuğunuzun günlük besin ögesi ihtiyaçları ve alması gereken besinlerle ilgili bir beslenme uzmanına danışın.
Küçük adımlarla başlayarak ufak değişiklikler yapmaya çalışın.
Çocuğunuzun iştahına saygı gösterin. Ona özel porsiyonlar belirleyin ve ona özel küçük tabak ve bardak kullanın.
Evde yüksek kalorili yiyecekler bulundurmamaya ve küçük yaştan itibaren çocuğunuzu hazır gıdalarla tanıştırmamaya özen gösterin.
Şeker ve yağ içeriği yüksek besinlerin tüketiminden kaçının.
Çocuğunuzu sağlıksız besinlerle ödüllendirmeyin. Bu davranış onlarda bu besinin güzel ve sağlıklı olduğu algısının oluşmasına neden olabilir.
Televizyon ve bilgisayar başında geçen süre için limit koyun ve hareket etmesini sağlayın.
Yemekleri sizinle birlikte yemek masasında yeme alışkanlığı kazanmasına yardımcı olun.
Çocuğunuzla birlikte düzenli yapabileceğiniz bir aktivite geliştirin.
Sevmediği besinler konusunda ısrar etmek yerine besinleri başka formlarda önüne koymayı deneyin. Birlikte alışveriş yapmak ve mutfağa girmek bu konuda yardımcı olacaktır.
Su içme alışkanlığı kazanması konusunda destekçi olun.
Ara öğünlerde sağlıksız besinler yerine sağlıklı alternatifler geliştirmeye çalışın.
En önemlisi, sevgi
Obezite ile büyüyen çocuklar yetişkinlik döneminde kalp damar hastalıkları, diyabet, bağışıklık sisteminde problemler, ortopedik sorunlar ve deri problemleri gibi birçok kronik ve değişik sağlık sorunlarıyla karşı karşıya kalabilirler. Bu konuda çocuklarınızın en büyük destekçisi siz ailesi olacaksınız. Sağlıklı bir gelecek için hep birlikte yatırım yapmak gerekiyor. Çocuklarınıza okul öncesi yaştan itibaren obeziteyi önlemek için sağlıklı yaşamı ve aktif olmayı aşılayın ve örnek olun. En önemlisi, çocuğunuzun ağırlığı ne olursa olsun sevgi ve cesaretinizi göstermeyi onlardan hiçbir zaman esirgemeyin.