İşte işinizi kolaylaştıracak birkaç öneri:
1. Yemeklerde aşırı kısıtlama yapmayın: Besinleri kısıtlamak, çocuğunuzun anoreksiya ya da bulimia gibi yeme bozuklukları geliştirme riskini artırabiliyor. Bunun yerine evde besin değeri yüksek gıdalar bulundurun ve siz de onları tüketin.
2. Elinizin altında sağlıklı besinler OLSUN: Çocuklar en kolay ulaşılabilir ne varsa onu yerler. Dolabınızda, patates cipsi yerine, her zaman taze meyveler bulundurun. Kendi beslenmenize de bu yönde dikkat edin, yaptıklarınıza şahitlik eden çocuğunuz için de meyve yemek daha tanıdık gelecek ve abur cubur yerine onları tercih edecek.
3. Besinleri “İyi” ya da “Kötü” diye etiketlemeyin: Bunun yerine besinleri yaptığı bir şeyle bağdaştırın. Ona, balık gibi az yağlı protein- lerin veya süt ürünlerindeki kalsiyumun kendisine spor yaparken güç vereceğini, eğer bunları tüketirse çok daha başarılı olabileceğini anlatın. Özellikle kız çocuklarına meyve ve sebzelerdeki antioksidanların, cilde, saça iyi geleceğini, onu güzelleştireceğini hatırlatın. Sağlıklı bir kahvaltının, tüm gün sınıfta dikkatini rahatlıkla korumasına destek sağlayacağından örnek verin.
4. Sağlıklı seçimleri överek destekleyin: Sebze, meyve, tam tahıllı ürün ya da az yağlı süt ürünleri gibi sağlıklı besinlerden seçim yaptığında, küçük bir gurur gülümsemesi veya övgü cümlesiyle onu teşvik edebilirsiniz. İyiyi fark ettiğinizi de hissettirin.
5. Sağlıksız seçimler için eleştirmeyin: Çocuklar yağlı, kızarmış, sağlıksız besinleri seçtiklerinde, onları daha sağlıklı seçimler yapmaya teşvik edebilir ve bu seçeneklerden önerebilirsiniz ama kırıcı eleştiri yapmayın.
6. Yemekleri ödül olarak kullanmayın: Bu durum, sonraları kilo sorunu olarak kendisini gösterebilir. Zor zamanlarında ilk aklına gelen şey yemek olabilir. Bunun yerine, çocuğunuzu fiziksel olarak eğlenceli bir şeyle ödüllendirebilirsiniz. Parka gitmek ya da birlikte oynayabileceğiniz bir oyun gibi.
7.Akşam yemeklerine birlikte oturun: Eğer bu bir gelenek değilse, gelenek haline getirin. Araştırmalar, akşamları aileleriyle yemek yiyen çocukların daha sağlıklı beslendiklerini ve ergenlik dönemlerinde ciddi sorunlarla karşılaşma risklerinin daha az olduğunu gösteriyor. Haftada bir akşamla başlayıp, 3-4 akşama çıkarabilirsiniz.
8. Tabakları mutfakta hazırlayın: Servisi masada yapmak ve ikinci tabak almaya ortam hazırlamak yerine herkesin tabağını mutfakta doldurun. Bu, çocuklarınıza ‘sağlıklı porsiyon büyüklükleri’ni öğretecek. Eğer sağlıklı porsiyon büyüklüklerine alışırlarsa, daha sonraki hayatında bunu kontrol etmek daha kolay olur.
9. Kontrol şansı verin: Tabaklarındaki her bir yemekten üç ısırık almalarını ve her birine 1-10 arasında sayı vermelerini isteyin. Özellikle sebzeler gibi sağlıklı besinler yüksek puanları alıyorsa, onlardan daha fazla servis edin. Bu, onların karar verme sürecine dahil olmalarını sağlar. Böylece, akşam yemeği ailecek yapılan bir aktivite haline gelir.
10. Çocuk doktoru ve beslenme uzmanıyla iletişimde olun: Her zaman sağlık profesyonelleriyle iletişimde olun. Özellikle kilo verme ve alma süreçlerinde ya da yediği herhangi bir besinle ilgili sorun yaşadığında yardım alın. Çocuğunuza hiçbir zaman “Çok şişman” ya da “Çok zayıf” teşhisleri koymayın ve onu suçlamayın.