Dilara Koçak

Dilara Koçak

bilgi@mezurasaglik.com.tr

Tüm Yazıları

Bir çocuğun beslenme alışkanlıklarının oluşturulmasında ailenin rolü büyük. Çocuk, önüne ne koyarsanız onu yer. Bu yüzden taze sebze ve meyveleri sofranızdan eksik etmeyin

Mutfakta kaynayan çay, mis gibi yemek kokusu veya temizlik sonrası ferahlama duygusu bir evde yaşam olduğunu hissettirir bana. Bu duyguların mimarı, genelde annedir. Ömür boyu hep açık olan yüreği ve sıcacık kucağıyla bizi bekleyen annemizdir. Eve girdiğimizde güleryüzle karşılayan sıcacık iki göz güvendir, huzurdur.
Anne yemekleri ilaçtır ama bazen de şişmanlama sebebidir. Annelerin kaşıkla peşinde koştuğu iştahsız çocuklar, ödül ve cezayla yemek yiyen minikler; büyüdüklerinde beslenme sorunları yaşayabilir.

BİZİM EVDE İŞLER DEĞİŞTİ
“Sizin evde durum nasıldı?” derseniz, iki bölümde anlatabilirim: Ben diyetisyen olmadan önce ve sonra!
Ben, Çukurova çocuğuyum. İçli köfte, kebap, tantuni, künefe, halka tatlısı, kerebiç, mumbar dolması, ciğer kahvaltısıyla büyüdüm.
Ta ki 1990 yılında eve veda edip Hacettepe Üniversitesi’ne gidene kadar. Sonra ne mi oldu? Her eve gittiğimde mutfakta minik değişimler başladı, önceleri biraz zor olsa da annemin yemekleri tadını kaybetmeden hem lezzetli hem sağlıklı hale geldi.
Örneğin...
İçli köfte kızartılmamış, haşlama yeniyor. Tavuklu pilavın üzerine yağ kızdırılmıyor. Humus yapılırken sonradan yakılıp dökülen tereyağı ise incecik zeytinyağı oluyor. Kısır yapılırken bulgur ve bol yeşillikle diğer malzemeler sınıfı geçiyor ama zeytinyağı biraz daha az kullanılıyor. Ciğer tava yerine evde anne usulü bol yeşillikli sote yapılıyor. Mumbar dolması senede ancak 1-2 defa pişiyor.
Ancak önemli bir detay var...
Annem her gün yürüyüş yapıyor, tüm işlerini kendi hallediyor, yaz aylarında Toros Dağları'ndaki evimizde bahçeyle ilgilenip ciddi enerji harcıyor. Demek oluyor ki annem, sağlığını sadece mutfağa değil, aktif yaşama ve hayata pozitif bakan gülen yüzüne de borçlu.

AİLE ÖRNEK OLUYOR
Çocuklar ilk zamanlar anne kontrolündeyken, ilerleyen yaşlarda anneleri etkileyebiliyorlar. Ancak durum ne olursa olsun, şu bir gerçek ki; aile sofrasında büyüyen çocukların obez olma riski daha düşük.
Hazır yemekle büyüyen çocuk, ileri yaşta kilo alıyor. Bu noktada annelere büyük sorumluluk düşüyor. Çünkü mutfak alışverişi ve yemek pişirme şekli, tamamen anne kontrolünde. Çocukların sebze ve meyveleri iyi tanımaları, birlikte alışveriş yapılması, aile içindeki davranışlar beslenme alışkanlıklarının oluşmasında çok etkili. Anne sofraya sebze getirirse çocuk sebzeye, hamur işi getirirse ona alışıyor. Tabağımızda kalanların arkamızdan ağlamadığını hepimiz biliyoruz...
Biraz daha çabayla mutfakları daha sağlıklı hale getirmeye devam.

Haberin Devamı

ANNEME NOT: Anneciğim emeklerin ödenmez. İnşallah benden razı ve memnunsundur, Anneler Günün kutlu olsun, seni çok seviyorum. Tüm kadınların Anneler Günü'nü kutluyorum. Hadi bugün annelerimize “Anneciğim sen otur, bu kez yemekler benden" diyerek özel bir gün yaşatalım.

Haberin Devamı

NELER PİŞİRELİM?

* Besinleri mümkün olduğunca taze tüketin, semt pazarlarını kaçırmayın, mevsiminde meyve ve sebze alın
* Besinleri kızartmak yerine; suda, ızgarada veya buharda pişirme yöntemlerini deneyin
* Tavaya kaşıkla yağ koymak yerine; hafifçe yağlayın daha sonra kağıt havluyla silin
* Kremalı soslar yerin; püre sebzelerle hazırlanmış soslar kullanın. Kremsi bir görünüm oluşturmak için karıştırırken süt ve yağsız yoğurt kullanın
* Bulgur, kuskus ve arpa gibi tahılları yağsız tavuk veya et suyunda pişirin
* Hoş kokulu bitki ve baharat çeşitleriyle diğer yemeklerinize de lezzet katın. Örneğin fesleğen, biberiye, kekik, sarımsak, zencefil, kimyon kullanın
* Kremalı soslar yerine peynir deneyin. Sebze, salata veya makarna üzerine serpilmiş beyaz peynir, keçi peyniri veya lor peyniri damağınızı şenlendirir.
Anne olmak kadınlara verilmiş kutsal bir armağan, bu satırları yazarken anne olma hayalini gerçekleştiremeyenler ile annesini kaybetmiş olanları hatırladım ve bize verilmiş bu yaşam armağanını daha da güzelleştirmenin her koşulda elimizde olduğunu düşünüyorum.
Bir çocuğu sevindirmek veya ilgiye ihtiyacı olan bir büyüğe yapılacak ziyaret bile bugünü çok daha anlamlı kılacak bence.