Dijital etkinlikler

Popriçin’in deliliğe gidişi

Erdal Beşikçioğlu’nun oynadığı ‘Bir Delinin Hatıra Defteri’ adlı oyun. Çar 1. Nikolay’ın baskıcı devrinde yaşamış küçük bir devlet memurunun hayatını konu alıyor. Günlük formatında yazılan hikâye, baş kahraman Popriçin’in deliliğe doğru gidişini anlatıyor. Kavramının yaşadığı sıkıcı ve tekdüze hayata bir de müdürünün kızına duyduğu aşk eklenince içinde bulunduğu girdap iyice büyüyor. Aksenti Ivanoviç Popçirin’in baskıcı sistemde boyun eğmeme çabaları ve yaşadığı psikolojik gel-gitler kendisini İspanya Kralı sanmasına kadar uzuyor ve akıl hastanesine kapatılmasıyla son buluyor. 14 Mayıs Cuma günü, saat 20.30’da sahnelenecek oyun, www.seyretix.com adresinden online olarak izlenebilir. Oyunun biletleri ise biletix.com adresinde.

İşçi sınıfı ailelerinin yaşamları

İlk olarak Eylül 2020’de sahnelenen ‘Babamı Kim Öldürdü’, Fransa’nın genç yazarlarından Edouard Louis’in roman üçlemesinin sonuncusu olan eserinden oyunlaştırıldı. Bir işçi sınıfı ailesinin yaşadıklarından yola çıkarak yazdığı romanlarında ırkçılık, sömürü, cinsiyetçilik, ekonomik bunalım, nefret suçu, ayrımcılık temalarını işleyen yazar bu son romanında da benzer temalar üzerinden babasıyla ilişkisi üzerine yoğunlaşıyor. İşçiliği değişmez bir kader gibi giyinen babası geçirdiği iş kazası sonucunda yatalak kalıyor. Edouard bunun sorumlusu olarak devleti görüyor ve babasının başına gelen felaketten devleti sorumlu tutuyor. Oyun, 16 Mayıs Pazar günü, saat 20.00’de sanat-severlerle buluşuyor.

İki genç kadının etkileyici yolculuğu

Amerikan bağımsız sinemasının yakın zamanda dikkat çeken Eliza Hittman’ın yönettiği ‘Asla, Nadiren, Bazen, Her Zaman’ (Never Rarely Sometimes Always), geçtiğimiz yıl Berlin Film Festivali’nde yarışıp Jüri Büyük Ödülü kazandı. Hittman, filminde kürtaj olmak için farklı bir eyalete giden bir 17 yaşındaki bir kız çocuğunun hikayesini konu alıyor. Ona yolculuğunda eşlik eden arkadaşı üzerinden kadın dostluğuna da vurgu yapan film, Amerikan sinemasından yakın dönemde kadın haklarına dair çıkan en güçlü yapılardan biri.
(beIN CONNECT)

İŞ Sanat’tan 19 Mayıs konseri

Reggae müziğin ülkemizdeki önemli temsilcisi Sattas, Ceza ve Melek Mosso ile İş Sanat’ta 19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı’nda unutulmaz bir konserle kutluyor. Kendi şarkılarının yanı sıra Sattas eserleri de söyleyen Ceza ve Melek Mosso, Sattas’ın sahnesine konuk olacak. Konserin ilk gösterimi saat 20.30’da İş Sanat’ın YouTube kanalında yapılacak.

Sömürgecilik üzerine....

Arjantin sinemasının az ve öz film çeken usta ismi Lucrecia Martel’in uzun süre beklenen filmi ‘Zama’, 2017 tarihli. Martel’in Antonio Di Benedetto’nun 18’inci yüzyılda geçen aynı adlı romanından uyarlanan film, 18’inci yüzyılda yaşayan, sürgüne gönderildiği bölgeden tayinini bekleyen bir yargıcı merkeze alıyor. Film, çaresizlik içinde bekleyen yargıç üzerinden Latin Amerika’nın koloniyel geçmişini izleyiciyi yavaş yavaş etkisi altına alan bir filmle sorguluyor. (MUBİ)

 Julien’in hikayesi

François-Adrien Boieldieu’nün ‘La Dame Blanche’ adlı operası, Fransız kanalı France 3 Bretagne’nin YouTube hesabı üzerinden tiyatroseverlerle buluşuyor. Kanalın pandemi döneminde online da olsa sanatı devam ettirme amacıyla yayınladğı operalar bir yıl boyunca izlenebilecek. Yönetmenliğini Stephane Lebard’ın üstlendiği ‘La Dame Blanche’ta Kont ve Kontes Avenel gittikleri sürgünde hayatlarını kaybediyorlar. Kalelerindeki tüm mülk de kötü bir insan olaran kahyaları Gaveston’a kalıyor. Avenellerin oğulları Julien ise kayıp!

Slenderbodies konuk oluyor

Slenderbodies, uzun bir yılın ardından, nihayet hazırlanıp herkesin evine biraz canlı müzik getirmek amacıyla bu cumartesi günü hayranlarıyla buluşacak. Yeni albümlerinden parçaları seslendirecek grup, San Diego’daki BELLY UP’tan yakınınızdaki bir ekrana tek seferlik canlı yayın yapmak için Dream Stage ile ortaklık yapıyor. Konser, 22 Mayıs tarihinde, Türkiye saatiyle 11.00’de müzikseverlerle buluşacak. Konserin bileti, dreamstage.com adresinden alınabilir.

Karmaşık bir aile portresi

İlk romanı ‘Işık Ülkesinden’ ile ‘Yunus Nadi Roman Ödülü’nü kazanan Zeynep Göğüş’ün yeni eseri ‘Yok Çünkü Telafisi’ yayımlandı. Göğüş, bu kez karmaşık bir aile tarihinin, polisiye bir vakanın ve tutkulu bir aşkın izini sürüyor. Gazeteci Murat Bora’nın hayatı, Brüksel bitpazarından aldığı gösterişsiz mobilyanın Sultan Abdülhamit’in yaptığı bir tıraş sehpası olduğunu öğrenmesiyle değişir. Vaktiyle Pera’da müzayedeye çıkmış bu kıymetli eser nasıl olup da Brüksel’e gelmiş, bitpazarına düşmüştür? Sehpanın hikayesini araştırmaya başlayan Murat, kendini bir keşif serüveninin içinde bulur. Bazı şeylerin telafisi yok mudur gerçekten?...”

Aşk her şeyi affeder mi?

Gülseren Budayıcıoğlu’nun televizyona uyarlanan kitabı ‘Camdaki Kız’, Zeyno Burcu Temel’in sesiyle StoryTel’de! “Bize çocukluk acılarını tekrar yaşatacak kişileri gözünden tanır, başkasına değil, ona âşık oluruz. Hayat onu kendi ellerimizle buldurur bize. Kaderimiz aslında doğduğumuz evlerde yazılır. Yine o evlerde yaralanır, o yaralarla büyür, sonunda o yaraların bizi götürdüğü yere gideriz. Ancak mutluluk her zaman o yolda değildir...” Kitap 10 saat 36 dakika sürüyor. 

‘Ben Okurum’da Tanpınar sohbeti

Deniz Yüce Başarır’ın storytel.tr sponsorluğunda hazırladığı podcast serisi ‘Ben Okurum’un yeni bölümünün merkezinde Türkçe’nin en büyük yazarlarından Ahmet Hamdi Tanpınar ve onun en eğlenceli eseri ‘Saatleri Ayarlama Enstitüsü’ yer alıyor. Başarır’ın konuğu Ahmet Hamdi Tanpınar Merkezi’nin kurucusu, MSGSÜ rektörü Handan İnci. Kendisi, Tanpınar’ı, “Edebiyatımız için bir zirve, benzersiz yazarlarımızdan biri” diye nitelendiriyor.