Geçtiğimiz haftalarda Efes ve Smyrna’yı anlatmıştık. Sıra geldi Aziz Yuhanna’nın Patmos’ta sürgündeyken gördüğü vizyonları takiben yazdığı mektup-lardan üçüncüsünün adresi olan, Pergamon, yani Bergama’ya...
Büyük ve önemli bir kenttir Pergamon o yıllarda... Büyük İskender’in ölümünden sonra komutanlarından Lysimakhos,
M.Ö. 301’de kenti ele geçirir, hazinesini, Bergama Komutanı olarak atadığı Philetairos’un eder. O da bu hazineyi kullanarak, Pergamon Krallığıı’nı kurar. Kent, dünyanın önemli kültür ve sanat merkezlerinden biri olarak İskenderiye ile rekabet eder . Son kral Attolos ise vasiyetiyle Roma’ya bırakır burayı...
Adı nereden gelir?
İki farklı inanış var. İlki Helenler’den çok daha önce bu bölgede yaşayan Pelasglar ve Luviler’in kent için ‘Parg-a-uma’ adını kullandığı ve bu adın zaman içinde önce Pergamon sonra da Bergama’ya dönüştüğü. Bu isimdeki ‘Perg’, ‘burç, kale’ anlamına gelirken, ‘uma’ ise ‘halk’ anlamına gelmekte. Özetle ‘Parg-a-uma’, ‘kale halkı, kalede yaşayan’ demek.
Diğeriyse Pergamos’un Yunanistan’dan Anadolu’ya gelerek, şehri ele geçirdiği ve kendi adını verdiğidir. “Kimdir bu Pergamos?” derseniz, mitolojiye göre, Achilleus‘un torunu olup babası Achilleus’un oğlu Neoptolemos, annesi ise Dromakhe’dir.
Görülecek yerler*Akropol n Surlar *Kral Sarayları
*Kuyu n Arsenaller *Traianus Tapınağı
*Athena Tapınağı *Kütüphane
*Tiyatro *Dionysos Tapınağı *Zeus Sunağı *Heroon *Yukarı Agora *Antik Yol
*Demeter Kutsal Alanı *Gymnasion
*Aşağı Agora
Bergama’nın insanlığa hediyesi: ParşömenM.Ö. 190 yıllarında dünyanın ikinci büyük kütüphanesine sahip olan Pergamon, İskenderiye’yle yarış halindedir. Bu rekabet ortamında Atina’da yaşayan ünlü koleksiyoner Neleus’un satışa çıkardığı kitap kolleksiyonunu açık artırmada Bergama Kütüphanesi alınca, önce İskenderiye Kütüphanesi müdürü görevden alınır, sonra da Bergama’ya papirüs satışı yasaklanır.
Ama Anadolu halkıyla baş etmek zordur. Bir müddet sonra Sardesli Krates, oğlak derisinden hazırlanmış, üzerinde yazı yazılabilir bir malzeme geliştirir. Daha sonra Krates’in yardımcısı İrodikos bu derileri daha da ince bölümlere ayırarak istenildiği gibi kullanılacak duruma getirir ve bu yeni malzemeye ‘charta Pergamena’ yani ‘Bergama kağıdı’ adı verilir. Zaman içinde ‘parşömen’ adını alacak bu malzeme, bin 500 yıl yazı maddesi olarak kullanılacak, Antik Çağ’ın bilim ve sanatını Rönesans’a taşıyacaktır. Kuran ve İncil’in de ilk nüshaları parşömen üzerine yazılmıştır. İşte gezilecek yerler: Tiyatro, Kütüphane, Asklepios Tapınağı, Galeriler, Tüneller, Uyku odaları, Kutsal Su ve Yılanlı Sütun.
Şifa tapınağı: Asklepion‘Şifa tapınağı’ anlamına gelen ‘asklepion’ kelimesi, Yunan Mitolojisi’nde sağlık tanrısı Asklepios’un adından türemiştir. Efsaneye göre Asklepios, Güneş Tanrısı Apollon ile Koronis’in oğludur. Ama Koronis hamileyken başka birine gönlünü kaptırınca, Apollon’un kız kardeşi Artemis, oklarıyla ikisini de öldürür. Apollon ölü karısının karnındaki Asklepios’u çıkarır ve yarı insan-yarı at biçiminde Kheiron’a teslim eder. Asklepios hekim olur. Ölüleri diriltmeye başlayınca, Zeus onu öldürür. Bu sırada elindeki reçete toprağa karışır ve her derde deva sarımsak fışkırır topraktan...
Telkin ve müzik gibi tedavi yöntemlerinin ilk kez denendiği Bergama’daki Asklepion, Antik Çağ’ın şifa merkezlerinden biridir.
Pergamon’a mektup...“Bergama’daki topluluğun meleğine yaz. İki ağızlı keskin kılıca sahip olan şöyle diyor: `Nerede yaşadığını biliyorum; Şeytan’ın tahtı oradadır. Yine de adıma bağlı kalıyorsun. Aranızda, Şeytan’ın yaşadığı yerde öldürülen sadık tanığım Antipa’nın günlerinde bile bana iman ettiğini inkâr etmedin. Ne var ki, sana karşı birkaç sitemim var. Aranızda Balam’ın öğretisine bağlı kalanlar var. Putlara sunulan kurbanların etini yemeleri ve cinsel ahlaksızlıkta bulunmaları için İsrail oğullarını ayartmayı Balak’a öğreten Balam’dı.
Aynı şekilde sizin aranızda da Nikolas yanlılarının öğretisine bağlı kalanlar var.
Onun için tövbe et! Yoksa senin yanına tez gelir, ağzımdaki kılıçla onlara karşı savaşırım.
Kulağı olan, Ruh’un topluluklara ne dediğini işitsin. Galip gelene, saklı mandan vereceğim. Ayrıca, ona beyaz bir taş ve bu taşın üzerinde yazılı olan yeni bir ad, alandan başka kimsenin bilmediği bir ad vereceğim.”