Anadolu! Her şeyin başladığı, herkesin tanıdığı ama bundan haberleri olmadığı, Batı’nın ‘Küçük Asya’ dediği, bereketli, kültür ve sanatın beşiği, dinlerin birbirinin içine geçtiği, peygamberler diyarı, dünyanın en güçlü imparatorluklarının ev sahibi, Doğu ile Batı’nın birbirine karıştığı topraklar…
Filozoflar var mesela, Miletli Thales, Urlalı Anaksagoras, Sinoplu Diyojen gibi... Savaşçı kadınlar var, Samsunlu Amazonlar gibi...
Matematikçiler var dünyanın tanıdığı... Ama sor İzmirliler Theon’un, Kadıköylüler Xenocrates’in hemşehrisi olduklarını bilmezler.
Antik Çağ’ın sanatçı cennetidir, ‘İyonya Dionysos Sanatçılar Birliği’ adıyla dünyanın ilk sanatçılar birliği Teos’ta bugünkü Seferihisar’da kurulmuştur; dünyayı bırak, yurdum insanı bilmez!
Dünyanın en önemli eserlerini inşa eden mimarlar bu topraklardan çıkar, Miletli İsidoros, Aydınlı Anthemion, Kayserili Sinan gibi...
Dinlerin beşiğidir; üç büyük dinin de tanıdığı Hz. İbrahim başta olmak üzere, peygamberler diyarıdır, dinlerin birbirine karıştığı yerdir.
İlk yedi cemaat
Aziz Paulus, Tarsus doğumludur. Havari değildir ama Antakya ve Kudüs’ten yola çıkarak yaptığı ve Anadolu’yu karış karış dolaştığı seyahatlerle, Anadolu’da Hristiyanlığın yayılmasında büyük rol oynar ve bu seyahatler sonucu ilk cemaatler oluşur bu topraklarda.
Roma İmparatoru Domitianus, Hz. İsa’nın en genç ve sevdiği havarilerinden olan ve Efes’te Hristiyanlığı yayan Aziz Yohanna’yı ölüm cezasına çarptırır. Çarptırır ama şehirde yaşayan ve Yohanna’nın mucizevi bir insan olduğuna inanan 2 bin Musevi’yi de karşısına almak istemez. Bu inanışın gerçek olmadığını göstermek için de Yohanna’dan ellerini kızgın yağ dolu kazanın içine sokmasını ister. Mucize gerçekleşip, bir şey olmayınca öldürmek yerine, onu Patmos Adası’na sürgüne gönderir. Yohanna bu sürgün sırasında gördüğü vizyonları takiben, yedi Hristiyan cemaate yedi mektup yazar. Kimini över, kimilerini ise yerer. İncil’in ikinci bölümü olan Yeni Ahit’in son kısmında yer alan bu mektupların adresi yedi cemaatin tamamı yine Anadolu’dadır. Aynı zamanda ‘Mahşerin Yedi Kilisesi’ olarak da adlandırılır ve bugün hâlâ Roma İmparatorluğu dönemindeki adlarıyla anılırlar. İşte onlar: Ephesos-Efes, Smyrna-İzmir, Pergamon-Bergama, Sardes-Salihli, Philadelphia-Alaşehir, Laodikeia-Denizli ve Thyateira-Akhisar.
Haydi gelin biraz tarih, biraz kültür, biraz ruhani, tabiatla de iç içe bir geziye çıkalım bu güzel bahar günlerinde Ege’de.
Önce bir İzmir’e gelin, Ege’nin o kendine has havasını soluyun, dinginliği sarmalasın sizi...
Bergama sadece 1.5 saat uzaklıkta. Doya doya gezin hem Akropolisi hem de antik dünyanın iki önemli tıp merkezinden biri olan Asklepion’u.
En uzun mektup!
Sonra 1 saat uzaklıktaki Akhisar’a nam-ı diğer Thyateira’ya geçin. Yedi mektuptan en uzunun yazıldığı cemaattir Thyateira ve hakkında en az bilgimiz olanıdır aynı zamanda. Küçük ama doyurucu müzesini gezin, şehrin merkezindeki arkeolojik kalıntıları adımlayın..
Bir sonraki durağımız bir zamanlar Antik Lidya Krallığı’nın başkenti ve bilinen en eski sinagogun da ev sahibi olan Salihli’nin Sart Köyü.
Philadelphia’nın gerçeğinin
Anadolu’da olduğunu biliyor muydunuz? Sözlük anlamı ‘kardeş sevgisi’ demektir Philadelphia’nın ve kentin Bergama Kralı II. Eumenes’in kardeşi Attalos’a duyduğu sevgiyi ifade ettiği söylenir. Bugünkü adı Alaşehir olan yerleşim, Sart’tan
sadece 30 dakika uzaklıkta.
Laodikeia yani bugünkü Denizli ve aynı zamanda mektuplarda yerilen tek cemaattir. UNESCO Dünya Doğal ve Kültürel Mirası Geçici Listesi’nde yer alan Lykos Vadisi’ndeki bu önemli antik kent, adını Seleukos Kralı II. Antiokhos tarafından karısı Laodike’den alır.
Ve Efes! Roma İmparatorluğunun, Asya eyaletinin başkenti ve en büyük limanı. Hristiyanlık açısından büyük önem sahip ve Meryem Ana’nın Theotokos yani Tanrı’yı doğuran titrini aldığı 3.Konsilin toplandığı, Meryem Ana’nın yaşamının son yıllarını geçirdiğine inanılan UNESCO Dünya Mirası listesindeki antik kent. Mektuplarda Efes cemaati çalışkanlığını, sabrını ve sahte elçilere karşı takındığı tavrı nedeni ilen övülürken, başlangıçtaki sevgisinden uzaklaştığı için uyarılır.
Mahşerin Yedi Kilisesi diye adlandırılan yedi cemaate ev sahipliği yapan bu yedi önemli yerleşimi beraberce gezeceğiz önümüzdeki haftalarda. Bekleriz…