Cüneyt Sadıç

Cüneyt Sadıç

csadic@destinationsforever.com

Tüm Yazıları

Takvimler 1862 Mayıs’ının 26’sını gösterdiği pazartesi sabahı, Boğaz’ın hırçın suları Küçüksu Kasrı’nın rıhtımını döverken, içeride hummalı bir hazırlık sürmekteydi.

Oxford ve Cambridge Üniversiteleri’nden mezun, Galler Prensi ve Chester Kontu unvanlarını taşıyan İngiltere veliaht Prensi Edward beklenmektedir. Prens Albert, Osborne vapuruyla çıktığı gayriresmi gezide, Mısır, Kudüs, Şam ve Beyrut’u ziyaret ettikten sonra Mayıs’ın 20’sinde geldiği İstanbul’dan ayrılmadan önceki son günüdür. Padişah Sultan Abdülaziz tarafından kasırda kahvaltıda ağırlanacaktır...

Haberin Devamı

KÜÇÜKSU KASRI

Osmanlı tarihinde bir ilk

Kahvaltıya katılacaklar arasında kimler yoktur ki, Osmanlı bürokrasisinden Sadrazam Fuad Paşa, Hariciye Nazırı Ali Paşa, Kaptan Mehmet Ali Paşa, Serasker Mehmed Rüştü Paşa, Meclis-i Vâlâ Reisi Kamil Paşa Birleşik Krallık tarafından ise İngiltere Sefiri Elliot ile Leiningen Prensi de kahvaltıya katılacak listesindedir. Ama bugünü Osmanlı tarihinde özel kılan, ne katılanlar ne de mekandır. Bugünün önemi, bir Osmanlı padişahının ilk kez devlet insanları ve yabancı bir hanedan mensubuyla beraber aynı masada yemek yiyecek olmasıdır. Osmanlı tarihinde bir ilk olacak bu ziyafetin unutulmaz bir tecrübe olması için Barok, Rokoko ve Osmanlı mimarisinin muhteşem bir karışımı olan bu mekan özellikle seçilmiştir.

Diplomasi mekanı

Sultan Abdülaziz döneminde daha pek çok resmi toplantıya ev sahipliği yapar Küçüksu. Sadece Abdülaziz dönemiyle sınırlı kalmaz Küçüksu Kasrı’na ilgi, sonrasında da devam eder. Gerçi II. Abdülhamid kasra pek itibar etmez ama 1887’de İstanbul’a gelen Japon İmparatoru‘nun amcası Prens Komatsu ve eşine tahsis eder.

V. Mehmed Reşad ve son halife Abdülmecid Efendi ise kasrı sık sık kullananlar arasındadır.

Cumhuriyet Dönemi’nde de vazgeçilmez mekanlardan biri olmayı sürdürür Küçüksu Kasrı. Cumhuriyetin ilk yıllarında Gazi Mustafa Kemal Paşa ve kız kardeşi tarafından kullanılır mesela. Demokrat Parti zamanında Celal Bayar, Adnan Menderes, İstanbul Milletvekili Salih Fuad Keçeci gibi pek çok siyasetçi de konukları arasındadır kasrın. Sadece onlar mı, Ürdün Kralı Hüseyin ve annesi, Irak Başvekili Nuri Said Paşa kasrın konuk listesindekilerden sadece bir kısmı...

Haberin Devamı

Küçüksu’da bir kasır

Osmanlı’da saraydan küçük, köşkten büyük padişah ve maiyetindekilere ait yapılara verilen isimdir kasır. Köşkler daha ufak ve mütevazı yapılarken, kasırlar daha görkemliydi.
Lale Devri’nin kanlı bir ayaklanmayla sona ermesi sonrası Kâğıthane yani Sadabad gözden düşerken, Küçüksu ve Göksu öne çıkmaya başlar. Bağçe-i Göksu adıyla anılan bugün Küçüksu Çayırı ise tahta çıkan I. Mahmud’un sevdiği yerlerin başında gelmektedir. Sadrazam Divitdâr Mehmed Emin Paşa da padişahın bu sevgisini fark eder ve onun da onayıyla mühendis de olan şehremini Yusuf Efendi’ye ahşap bir kasır inşa ettirir Küçüksu’da.
Bittiğinde takvimler 1751’i göstermektedir. III. Selim kasrı tamamen tamir ettirmekle kalmaz, önüne büyük bir çeşme de yaptırır. 19’uncu yüzyıl ortalarındaysa Sultan Abdülmecit’in emriyle yıktırılır ve yerine bugünkü kâgir kasır inşa edilir.

Haberin Devamı

Yeni binanın mimarı o yüzyılda yapılan pek çok binada imzası bulunan Balyan Ailesi’nden Nigoğos Balyan’dır. İç dekorasyonuysa Dolmabahçe Sarayı’nın iç mekanını da tasarlayan Paris Operası Dekoratörü Sechan tarafından yapılır.

Üç katlı binanın bodrum katı hizmetkârlar, kiler ve mutfak için ayrılır. Diğer iki katsa ortada bir salon ve köşelerde yer alan, inanılmaz güzellikteki kalem işleri, parkeler ve İtalyan mermeri şöminelere sahip dört odadan oluşur. Gündüz kullanımı için planlanan, döneme özel mobilyalar ve sanat eserleri dekore edilen kasrın ilk halinde yatak odası ve banyo bulunmaz. Bunlar daha sonra konukevi olarak kullanılmaya başlayınca eklenir yapıya. Şadırvanlı küçük havuzu ve merdivenleriyle, dönemin mimari etkilerini içeren deniz cephesiyse en görkemli cephesidir kasrın.
1983 yılında müzeye çevrilen kasrın 1992’de başlayan restorasyon ve güçlendirme çalışmaları dört yıl sürer. 1996’da müze olarak ziyarete açılır.

Ziyaret bilgileri: Küçüksu Kasrı, pazartesi hariç her gün 09.00-16.30 saatleri arasında sizleri bekliyor. Müze Kart’ın geçerli olduğu kasırda, tek başına gezecekler için ücretsiz sesli rehber de mevcut.