Son beş yıldır Avrupa ve denizaşırı ülke vatandaşlarının tamamen siyasi nedenlerden dolayı tatillerinde Türkiye’yi tercih etmemeleri ve onların yerini Orta ve Uzak Doğulu turistlerin almasıyla yabancı ziyaretçi profili değişti. Böylece kültür turlarının yerini ucuz alışveriş almış, müzeleri öksüzleşmiş, Osmanlı-Türk mutfağının seçkin örneklerin sunan lokantalar yerlerini, tavuk döner satan büfelere, Türk musikisinden tınılar yayılan nezih kafeler de yerlerini birer birer ortalığı dumana boğan nargile kafelere bırakmıştı. İstanbul’un limanı sessizleşmiş, tarihi çarsıları pek bir sakinleşmiş, Nuruosmaniye Caddesi’ndeki halıcılar ve kuyumcular kapanmış, tarih boyu uygarlık ve kültür merkezi, iki dünya imparatorluğunun başkenti olmuş Şehr-i İstanbul da hiç hak etmediği bu duruma isyan eder hale gelmişti...
Kruvaziyer turizmi2019’un ilk aylarında Türkiye’de kruvaziyer turizmi denince akla ilk gelen seyahat acentalarından olan ITS’in yöneticilerinden değerli dostum Mert Dağoğlu ile bir kahve içimi sohbet ettik. Bize katılan ITS Yönetim Kurulu Başkanı Onur Dağoğlu da uzun zamandan bu yana yurt dışında yaptıkları çalışmaların sonuç verdiğini, ilk olarak dünyanın sayılı kruvaziyer firmalarından Regent Cruise‘ın İstanbul’u yeniden rotasına dahil ettiği müjdesini vermişti.
Ve sonunda o beklenen gemi geçtiğimiz hafta bayramın ikinci günü, bir bayram hediyesi gibi İstanbul limanına yanaştı ve geçimini turizmden sağlayan herkese moral oldu.
Deniz Ticareti Genel Müdürlüğü’nün verilerine göre,
2015’te 305 kruvaziyer gemisiyle yaklaşık 100 bin turist geldiği İstanbul’a, gerek batı ülkelerinin Türkiye’ye dönük politikaları, gerekse Galataport projesi nedeniyle Karaköy limanının devre dışı kalmasından dolayı, 2016’da
46 gemiyle 10 bin turist, 2017’deyse dört gemiyle 300 turist gelirken, 2018’de gelen giden olmadı.
Dolayısıyla Regent’in Seven Seas Vogayer gemisinin, İstanbul’u programına alması çok önemli.
Yıllar sonra İstanbul’a bir bayram hediyesi gibi gelen ve iki gün kalan bu geminin yolcu profili de önemli. Toplam 46 otobüsle
İstanbul’u keşfe çıkan 722 yolcunun yüzde 83’ü ABD, İngiliz, Avustralya ve Kanada vatandaşı, yüzde 9’u
Güney Amerika ve Uzak Doğu ve
yüzde 8’i Avrupalı. Yani özetle İstanbul’un hasret kaldığı müşteri profiline sahip...
Regent Seven Seas Cruises
Hem Travel&Leisure hem de Conde Nast Traveler okuyucuları tarafından geçtiğimiz yıllarda iki kez ‘Dünya’nın En İyi Küçük Gemi Şirketi’ olarak ödül kazanan Regent’in Seven Seas Voyager ile gerçekleştirdiği İstanbul ve Kuşadasını’da içeren Akdeniz programı, 12 gün sürüyor.
Atina’dan başlayıp, Midilli, İstanbul, Mykonos, Napoli, Roma, Monte Carlo ve Provence’e uğradıktan sonra Barselona’da son bulan bu seyahatin fiyatları ise, kamara tipine göre kişi başı 4 bin 500 dolar’dan başlıyor.
Acilen yapmamız gerekenler...Kruvaziyerlerin ve üst gelir grubu batılı turistlerin azalmasına bağlı olarak şehirde ne yazık ki hizmet kalitesi de düşmüş durumda... Tüm hizmet sektörü ivedi olarak kendine çekidüzen vermeli. Müzelerdeki restorasyon çalışmaları hızlıca tamamlanarak, kapalı kısımları ziyarete açılmalı. Kruvaziyerlerin geldiği günlerde, müze girişleri ve trafikte oluşacak aşırı yoğunluğu önlemeye yönelik çalışmalara da acilen başlanmalı ve çözümleri üretilmeli.
Galataport projesi tamamlanana kadar Karaköy limanı kullanılamadığı için Sarayburnu limanı bugün tek seçenek. Ama aynı zamanda da Topkapı Sarayı’nın Gülhane kapısı, gemilerin geldiği günler kullanıma açılsa ya da bir istisna yapılarak Sarayburnu’ndan çıkacak otobüslerin Gülhane Parkı içinden geçişine izin verilse, tarihi yarımadadaki trafik yoğunluğu ve otobüste geçirilecek zaman çok ciddi oranda azalacağı için de en uygun olanı... Bu da ziyaretçilerin şehre ve alışverişe daha çok zaman ayırması demek.
Peki nedir bu kruvaziyer?Kısaca tanımlamak gerekirse, kruvaziyerler, yüzen lüks oteller... Siz bir limanda otelinize yerleşiyorsunuz, oteliniz de size dünyayı gezdiriyor. Her sabah farklı bir şehirde güne “Merhaba” diyorsunuz ama bavul açıp kapama derdiniz yok. Oldukça konforlu, güvenli ve bol eğlenceli bu gemiler, insanlara isteyebilecekleri her şeyi sunuyor ve aklınıza gelecek her türlü konfora sahip... Öyle ki bazılarının günlük yayımlanan gazete ve dergileri bile var.