BU MASADA KiM ÇALIŞMAK iSTEMEZ?
Hayvan dostu şirket olmak zor bir şey değil. Etrafta bizden başka canlılar olduğunu unutmamak ve masrafları doğru kanalize etmek yeterli
Babam gazeteciydi. Ben küçükken Cumhuriyet’teydi. Cağaloğlu’ndaki bahçe içindeki eski binada. Onunla gazeteye gitmeye bayılırdım. Çünkü etrafta hep kediler olurdu. Tahminen farelere karşı alınan bir önlemdi ama, kediler de çalışanlar da memnun, her iki taraf da birbirine saygılıydı. Geçen hafta reklam ve halkla ilişkiler şirketi Marjinel Porter Novelli’yle tanıştım. Kendilerini ‘hayvan dostu şirket’ olarak tanımlıyorlar. Bulundukları bölgedeki iki parkta sokak hayvanlarını besliyor, koruyor ve kısırlaştırılmalarına destek oluyorlar. Evcil arkadaşlarla toplantı Firmanın kreatif grup başkanı Abdürrahim Sönmez ‘hayvan dostu şirket’ olmayı ve getirdiği yararları şöyle anlatıyor: “Hayvan dostu şirket olmak, öncelikle şirketteki her bireye hayvanların yaşam hakkına saygı bilinci aşılamasını gerektiriyor. Hayvanların yaşam hakkına saygı duymak her insanın edinmesi gereken bir bilinç. Bu iş dünyası için de geçerli.
Şirketimizde bir köpeğimiz ve sokaklardan kurtarılmış kedilerimiz bulunmakta. Günümüzün artan iş ritmi arasında, onlarla kısa bir sevgi alışverişinin, hem soluklanmak hem de negatif elektriği atmak açısından şirkete çok olumlu etkisi var. Çoğu müşterimiz geldiğinde köpeğimizi ve kedilerimizi görmek ister. Hatta toplantılarımızı genellikle evcil hayvanlarımızın katılımıyla yaparız. Tabii köpekten, kediden korkan misafirlerimiz de olabiliyor, bu durumda evcil arkadaşlarımızı toplantı odamıza sokmuyoruz. İnsanların hayvanları sevme zorunluluğu yok, buna saygı duyarız ama hassas olduğumuz nokta; sevmeseler de herkesten onların yaşam haklarına saygı duymalarını beklememizdir.
Anlayışı değitirmek yeterli Sönmez, hayvan dostu şirketlerin, bünyelerinde hayvan beslemeseler bile kısırlaştırma için gerekli kuruluşlara bağışlar yapmalarını öneriyor ve soruyor “Düşünün bir şirket yemeği vereceksiniz, sadece birkaç saat sürecek o yemek için yapacağınız harcamayla 50, 100, belki de daha fazla hayvanın kısırlaştırma masrafını karşılayabilirsiniz. Böyle bir tercih çalışanları ruhen daha fazla rahatlatmaz mı?” Görüldüğü üzere çok zor bir şey değil. Sadece anlayışı değiştirmek yetiyor, bir de masrafları doğru kanalize etmek. Ne kitapsız ne kedisiz Hayvan dostu şirket deyince Artemis Yayınları’ndan da bahsetmeden olmaz. Kendileriyle çok öğretici ve zevkli bir çalışma dönemi geçirmiştim. Genel yayın yönetmeni Ilgın Sönmez Toydemir ve ekibi Moda’daki ofiste Zeynep, Osman, Genco, Leyla ve Şirin adında beş kediyle birlikte çalışıyor. (Sayı artmış olabilir bu arada) Tabii ki hepsi sokaktan kurtarılmış. Ayrıca sokaktaki hayvanları da besliyorlar. Ofiste kediler için her türlü konfor düşünülmüş. Pencere önü yastıkları, rahat kucaklar, bol sevgi ve sonsuz tolerans...
BRAVO SHERATON
BELEDİYE DEDİĞİN BÖYLE OLUR
‘Bir dost ister misin?’ Pendik Belediyesi’yle HAYTAP’ın birlikte başlattığı kampanya. Diyorlar ki “Sokaktan bir dost edinin. Bir yıllık veteriner hizmeti, kulübesi, tasması, mama kabı bizden olsun.” Bu arada 9 Haziran Cumartesi günü saat 12.00’de Pendik sahilinde bir şenlik yapacaklar. Topluma onlarla birlikte yaşamamız gerektiği mesajını vermek için tüm hayvanseverleri köpekleriyle katılmaya davet ediyorlar. Tel: 444 76 35
ANKARALI HAYVANSEVERLERE DUYURU!
Ankara Barosu Hayvan Hakları Komisyonu, Hayvan Hakları Kurultayı düzenliyor. 8 Haziran Cuma günü, Ankara Barosu Eğitim Merkezi’nde gerçekleşecek kurultaya hayvan haklarını tartışmak üzere hayvanseverlerin de katılımı bekleniyor. Kurultaya CHP, MHP; BDP milletvekilleri, hukuk ve veterinerlik alanında pek çok değerli isim, İstanbul, İzmir, Adana, Bursa Baroları Hayvan Hakları Komisyonu üyeleriyle Barbaros Şansal ve tabii ki Bekir Coşkun katılıyor. Oturumdan oluşacak kurultay, ABEM’de (Ihlamur Sok. No:1 Kızılay) 10.00-17.00 saatleri arasında toplanacak.