Cesar Millan yeni TV programıyla her hayvanın ikinci bir şansı hak ettiğini göstermeyi ve barınaklardan sahiplenmeyi özendirmeyi hedefliyor
Cesar Millan’ı hepimiz tanıyoruz. National Geographic Channel’da her salı 21.00’de kendi deyişiyle köpekleri rehabilite ediyor, insanları eğitiyor.
2002’den beri Köpeklere Fısıldayan Adam olarak izlediğimiz Meksika asıllı köpek davranış uzmanının yeni TV şovunun adı ‘Leader Of The Pack’ yani ‘Sürü Lideri’. (Çünkü köpekler sürü hayvanıdır ve her köpek iyi bir sürü lideri ister.)
Bu kez Millan terk edilmiş, sahiplenilemez denilen köpekler üzerinde çalışıyor.
Her bölümde Avrupa’daki barınaklardan, en imkansız durumdaki bir köpeği alıp İspanya’daki kendi köpek psikolojisi merkezinde rehabilite ediyor. Bu arada İngiltere, Hollanda ve İtalya’dan da üç aile de hayvanı evlat edinmek için eğitim alıyor. Bölümün sonunda Cesar köpeğin hangi aileye katılacağına karar veriyor.
Cesar bu programla her hayvanın ikinci bir şansı hak ettiğini göstermeyi ve barınaklardan sahiplenmeyi özendirmeyi hedeflediğini belirtiyor. Bizde ne zaman yayınlanacağını merak ediyorum.
Asıl amacı insanları eğitmek
Cesar’ın bir de vakfı var. Tabii ki amaç sahipsiz, terk edilmiş köpekleri kurtarmak, rehabilite etmek ve sahiplendirmek. Ama bunun için önce insanları eğitmesi gerektiğinin farkında.
Vakıf, barınaklarla birlikte çalışıyor. Hayvan sahiplenen ailelere eğitimler veriyor. Tüm ülkede (ABD) kısırlaştırma kampanyaları düzenliyor.
Yale Üniversitesi’yle birlikte yürüttüğü eğitim programıyla ilk ve orta okuldaki çocuklarla barınak köpeklerini bir araya getiriyor. Ayrıca Costa Rica’daki ilkokuların müfredatına hayvanlara karşı empatinin önemi üzerine bir ders koydurmaya çalışıyor. Hazır Avrupa’ya kadar gelmişken keşke bize de uğrasa...
MORRISSEY’i SEVENLER EL KALDIRSIN
19 Temmuz’da İstanbul’da konser veren rock yıldızı Morrissey uzun yıllardır hayvan hakları aktivisti olarak mücadele ediyor. Bir vegan olarak 1985’te grubu The Smiths’le çıkardığı albüm ‘Meat is Murder’ (Et Cinayettir) ile milyonlarca hayranını hayvan hakları konusunda düşünmeye çağırdı. Ve hâlâ da yaptığı müzikle kürk ticareti, besi hayvanlarının durumu gibi konulara değiniyor. (Konserindeki görüntüler umarım hâlâ izleyenlerin aklındadır.)
Morrissey son olarak kısırlaştırma konusuna dikkat çekmek için PETA’yla işbirliğinde. Giderek artan ve çoğu telef olan popülasyonu azaltmak için tüm hayvan sahiplerine ve hayvanseverlere kısırlaştırma çağrısında bulunuyor. (Tabii kendilerini değil hayvanları.)
Her yıl tüm dünyada binlerce hayvan terk ediliyor, barınaklara düşüyor. Aynı anda yetiştiriciler, pet ticareti yapanlar seri üretime devam ediyor. Bu da barınaklardaki ve sokaklardaki hayvanların sahip bulma şansını büyük ölçüde ortadan kaldırıyor. Bir grup hayvanseverin kısırlaştırmanın hayvan doğasına karşı olduğunu düşündüğünün farkındayım. Ama zaten biz çoğaldıkça doğaları falan kalmıyor. Bari ziyan olmasınlar.
HAYTAP İMDAT TURU
HAYTAP Hayvan Hakları Federasyonu, bir ‘İmdat Turu’ düzenledi. Üyeler ve gönüllüler 14 gün içinde Orta Silivri, Edirne, Yeniçiftlik, Tekirdağ, Uzunköprü İpsala, Gelibolu, Ayvalık, Cunda, Akçay, Bergama, Akhisar, Salihli, Afyon, Uşak, Afyonkarahisar, Isparta, Burdur, Gölhisar, Eğirdir, Yalvaç, Şarkikaraağaç, Aksaray, Nevşehir barınaklarını gezdi. Yerel belediyelerle, yetkililerle temasa geçti.
Bir süre önce Ağrı’da hijyenik olmayan ortamda kısırlaştıma yaptıkları için ortalık ayağa kalkmıştı. Evet belki en doğru şekli değildi kısırlaştırmanın ama imkanlar sınırlıydı tahminimce. Bazen hatalı da olsa bir şey yapmak hiçbir şey yapmamaktan daha doğru gibi geliyor.
Daha önce de yazmıştım. Hayvanseverler, hayvan dernekleri birbiriyle pek anlaşamaz. Çünkü hepsi kendisinin en doğruyu yaptığına inanır. Tartışmalar, kavgalar, iktidar derken olan arada hayvanlara olur.
Ben HAYTAP en iyisidir, diğerleri kötüdür demiyorum. Keşke yapmasalardı dediğim uygulamaları da oluyor. Ama bu imdat turu için kendilerini tebrik etmek istiyorum.