Cadde'nin Patisi

Cadde'nin Patisi

itir.ilgaz@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

‘Ölüm Yasası’ da denen kanunu İstanbul Barosu Hayvan Hakları Komisyonu Başkanı ve aynı zamanda Staj Eğitim Merkezi Hayvan Hakları öğretim görevlisi Avukat Hülya Yalçın’a sordum...

5199

5199 neden değişmeli?

2004’te yürürlüğe giren 5199 sayılı kanun (SK), hayvanları korumaktan uzak ve yetersiz. Sokak hayvanlarının kısırlaştırılarak alındıkları yere bırakılmaları dışında akılda ve uygulamada kalan maddesi yok denecek düzeyde. Daha çok çevre ve toplum sağlığını koruyor, tehlikeli olurlarsa ne yapılacağını, nasıl bertaraf edileceklerini anlatıyor.

Haberin Devamı

Sizin amacınız ne?

Hayvan Hakları Komisyonu olarak, öncelikle ‘hayvana tecavüz ve şiddet’ faillerinin, Türk Ceza Kanunu’yla cezalandırılabilecek-leri bir ‘suç’ tanımlamasının 5199 SK.’da yer alması için uğraşıyoruz. Çeşitli Sivil Toplum Örgütleri, dernek ve bağımsız gruplar tarafından iyileştirme talepleri doğrultusunda çalışmalar yapıldı. Ancak hayvanların maalesef, yiyecek-giyecek hammaddesi, deney materyali ve eğlencelik olarak görüldüğü, bizim gibi toplumlarda hayvan yaşamını savunmak zorlu bir mücadele. Hele basının bazı hayvan türlerini öne çıkararak, türe özgü farklılıklarını ‘olumsuz’ haberlerle beslemesi, olaydaki ‘olumsuz’ insan faktörünü gözardı etmesi, bu mücadeleyi daha da zorlaştırıyor.

5199

Protestolarda özellikle “Pitbull’uma dokunma” sloganı dikkat çekiyor.

Pitbull bir sembol oldu. İnsanlar sadece Pitbulllar için sokağa dökülmüyor. Pitbull bu uygulamanın en zalim göstergesi. Onları saldırgan ve tehlikeli hale getiren insanları görmezden gelerek bir türün yok edilmesi çağımız için utanç verici. Devlet, köpek dövüşlerini durdurmalı. Sadece bir köpek olan hayvan türlerini yasaklayarak bu iş olmaz.

Tasarıya göre ‘tehlikeli cinsler’ bakımevlerine bırakılacak. Peki sonra bu hayvanlar ne olacak?

İşte bu sorunun cevabı yok. Bu resmen bir türün soykırımı ve insanların aynı kötü amaçlarla başka hayvanlara yönelmesinin de önünü açacak bir uygulama.

“TASARI KORUMUYOR, KORUYOR GiBi YAPIYOR”

* ‘Ev ve süs hayvanlarını sahiplenenlerin eğitimden geçirilmesi ve evlerde sınırlı sayıda hayvan sahiplenilmesi’ maddesi hayvanı korumayı değil, insanların hayvanı topluma zarar vermeden, bir eşya gibi sahiplenebilmesi sonucunu getirecek bir uygulama. Ayrıca canlı hayvanlar eşya gibi satılması, isimlerinin ‘süs’ gibi ifadelerle anılması yasaklanmalı.

Haberin Devamı

* Tasarıdaki “Hayvanların başka kanunlarda mecburi kılınan öldürülme şartları (5996 Sayılı Veteriner Hizmetleri ve 1593 Sayılı Umumi Hıfzısıhha kanunları) dışındaki durumlarda öldürülmeleri yasaktır” maddesinin ucu açık ve uygulamanın denetlenmesi zorlaştırılmış.

* Meskende barındırılacak hayvan sayısını kısıtlamak, tamamen insan odaklı bir uygulama ve kanun ruhuna tamamen aykırı. Ayrıca tasarıda sahiplenilmeyen hayvanların akibeti hakkında bir uygulama yok.

* Tasarıda ‘deneylerin kimler tarafından ve ne şartlar altında yapılacağı’ ayrıntılı olarak açıklanmış. Hayvan koruma kanununun, bir hayvanın sağlığı için gerek olmadığı halde nasıl hasta edilip kesileceğini tarif etmesi ve bunu kabul etmesi olacak şey değil. Hayvan deneyini savunmak tıp ve deneyle ilgili diğer kanunların işi. 5199 SK. bu uygulamalara karşı hayvanı korumalı, deneyi tümden reddetmeli.

Haberin Devamı

* Tasarıda bir kısım köpekler tehlikeli ilan edilerek ‘sahiplenilmesi, barındırılması, bulundurulması’ adeta ‘silahmış’ gibi yasaklanmış ve müeyyiddeye bağlanmış. Hayvanlara tecavüz ederek öldürmenin para cezasıyla karşılandığı tasarıda, bu ırkların yok edilmesine yönelik çalışmaların yer alması son derece yanlış. Ayrıca insan mülkiyet haklarına da aykırı.