BOĞAZ’IN KENARINDA YILBAŞI KÖYÜ

Barboros’tan yukarı doğru çıkarken, ağaçların hâlâ yeşilimsi, yaprakların henüz döküldüğünü görünce pek inanası gelmiyor insanın aralıkta olduğunun! Küresel ısınma etkisiyle artık yeni yılda göreceğimiz kar muhtemelen ‘suni’ olacaktır. Havaların sonbahardan kalmasının verdiği dışarı sosyalliği sanırım bu sene hiç bitmeyecek. O sosyalliğin ‘gör-görül’ kitlesinin adresi Four Seasons Bosphorus! Geçtiğimiz yılki ilgi, organizatörleri daha büyük bir etkinlik yapmaya itmiş. Bu yıl şenlik havasından ‘Christmass Market’ konseptine uydurulmuş tüm katılımcılar.Barboros’tan yukarı doğru çıkarken, ağaçların hâlâ yeşilimsi, yaprakların henüz döküldüğünü görünce pek inanası gelmiyor insanın aralıkta olduğunun! Küresel ısınma etkisiyle artık yeni yılda göreceğimiz kar muhtemelen ‘suni’ olacaktır. Havaların sonbahardan kalmasının verdiği dışarı sosyalliği sanırım bu sene hiç bitmeyecek. O sosyalliğin ‘gör-görül’ kitlesinin adresi Four Seasons Bosphorus! Geçtiğimiz yılki ilgi, organizatörleri daha büyük bir etkinlik yapmaya itmiş. Bu yıl şenlik havasından ‘Christmass Market’ konseptine uydurulmuş tüm katılımcılar.

Suni Alp havası

Tabii ki Orta Avrupa’nın, Alpler’in eteklerindeki köylerin verdiği doğal havada bir his arıyorsanız eleştirecek çok şey bulursunuz. Ama Boğaz’ın ihtişamında, iklimin de mevsim normallerinin üstünde olmasının elverişiyle belki de dünyadaki en farklı etkinliği oluyor. Kim bilir; belki ileride bu farklılığıyla turist bile çekmeyi başarır. Etkinlik pazarlama açısında bu yıl yanına influencerlar’ı almış. Boğaz, atlı karınca, buz pisti ve prefabrik yeni yıl standları resmen sosyal medya ünlülülerinin stüdyosu oldu. Sosyal medyada oluşturulan bu etki ilk günden ziyaretçi akınına uğrattı.

Etkinlik arası atıştırma

Yılbaşı pazarlarında gezinirken standlar arası çok güzel yemek yerleri var. Şef Ali Dövenci’nin TRC American Dinner tam uğramalık. Et konusunda bir uzman olan Sidar Budak, Beeves’le asado burgerini satıyor. Kendisi de sürekli ızgaranın başında... Beeves aynı zamanda Boğaz’a sıfır konumu ve oturma grupları sayesinde en çok sosyalleşilen yeme-içme alanı diyebilirim. Saatler ilerleyince içerideki alanda iyi isimler sahne alıyor. Benim gittiğim açılış günü Defne Samyeli konser verdi. Yalın ve Kalben gibi isimler de bu sahnede yer alacakmış.

Dim Sum’ın sanatı

Yaşadığım deneyimler doğrultusunda gerçek Çin mutfağını revize etmeden hazırlayan bir şefle tanıştığınızı anlamanın yolu İngilizceyi çok az ya da hiç konuşamaması diyebilirim. Belki saçma bir örnek ama Çince dışında bir dil konuşmayan her şef beni ayrıca mutlu etti. O şeflerden en ünlülerini Çin’den konuk ediyor Shang Palace’ta! Nedense bizim Türk sosyalliği penceresiz, alt-kattaki mekanlara pek ısınamadığından burayı bilen biliyor sadece! Geçtiğimiz hafta Dim Sum ustası şef Ou ‘art of dim sum’ menüsüyle İstanbul’daydı. Şef, Dim Sum’ın doğduğu Çin’in Guangdong eyaletinden gerçek bir Kantonlu... Aynı zamanda Shangri-La Hotel Shenzen’in de şefi. Buharı pişirme tekniğindeki kullanışı, içindeki karides ve ördek gibi malzemelerin ölçüsü gerçekten el işçiliğiydi. 

Klişe geyikler

- Zorlu mu, Kanyon mu daha soğuk?
- Nişantaşı sosyalliği bitiyor mu?
- Netflix’te ‘Witch’güzel midir?
- Senin evden ne kadar varlık vergisi çıkıyor?
- Larkin Türkiye’ye gelmiş en büyük basketbolcu mu?