Kanser hayatın içinde. Aynı obezite gibi veya kalp hastalığı ya da diğer kronik rahatsızlıklar gibi… Öncesi, yani çoğu zaman sebepleri, kaynakları var. Süreci var; gördüğümüz göreceğimiz tedaviler ve göstermemiz gereken direnç gibi. Sonrası var; yani yaşam konforu, geride bize bıraktıkları ve dikkat noktaları gibi...
Kanser multi uzmanlık gerektiriyor. Onkoloji, radyoloji, psikoloji, diyet, fizyoterapi, vs. vs… Kanseri çağıran kötü alışkanlıklar var; hepimiz biliyoruz. Uzak tutan iyi alışkanlıklar var, çoğumuz bilmiyoruz. Liste böyle uzayıp gidiyor, bunlar benim nasihatler listem…
Bunları niye yazıyorum? Çünkü birazdan anlatacağım her şeyin nedeni bunlar. Birazdan anlatacağım her şeyi yapmamın sebebi de sizlersiniz; yani yukarıda yazdıklarımı anlattığım az ya da çok okurlar…
Aylardır Milliyet Cadde ekindeki bu köşemde, siz sevgili okurlarıma bunları anlatıyorum. “Aman dikkat, aman süreç önemli. Aman sonuç yok, akış var ve sürdürülebilir dikkat var” diye her gün tekrarlıyorum. Sağ olun bir gün de bana “Peki bunları nerede tedarik edeceğiz?” diye sormadınız. Ama ben sordum! “Bu sağlık kaosunun ortasında anlattığım bu ideal, verdiğim nasihatler nerede karşılık bulacak?”
Çok bildik o söz; “Ya bir yol bul ya da bir yol aç!” hiç aklımdan çıkmadı. Sonuçta nasihatlerimi önce kendim dinleyip, saygın uzmanların ve uzmanlığına güvendiğim ekiplerin bir arada olacağı, söylediklerimi önce kendimin yapabileceği bir merkez, bir çatı kurdum.
Varımı yoğumu da bu oluşuma kanalize ettim. Çok yorgun ve huzurluyum, sosyal medyada çok kullanılan bir deyimle bir “Hayırlı olsun” temenninizi alırım artık.
Bu merkezde neler var?
Gönül istemez ama eğer bir kanser hastası olarak başvurduysanız, multidisipliner yaklaşımla alanında son derece saygın ve deneyimli isimlere ulaşma şansınız var. Üstelik sadece doktor veya doktorlar değil; kaygılarınızla, beslenmenizle, alışkanlıklarınızla, ruhsal durumunuzla sizi bir bütün olarak ele alıp, değerlendirecek bir ekip var. Bu karma deneyimi size ve kanserinize özel bir şekilde gösterecek bakış açısıyla birlikte.
Mesela kansere yol açan, yanlış yaptığınız veya eksik bir şeyler olmalı. Çünkü biliyoruz ki, kanserlerin sadece küçük bir yüzdesi kalıtsal. Tedavinizi mümkün mertebe tüm açılardan araştırıp, organize ettikten sonra, hastalığın tekrarlama riskini minimalize etmek için bu yanlışları bulup, hayatınızı yeniden düzenlemeyi hedefliyoruz.
Takdir edersiniz, bunu ancak sizinle ve size özel yapabiliriz. İçinizde bulunacağınız aktif bir süreçte ve genelde önerilen standart yöntemlerle değil; hayatınıza ve vakaya özel tedavi yöntemleri uygulamak istiyoruz…
Dünya artık sağlıksız olanı sevmiyor
Tek odağımız hastalıkları tedavi etmek değil; sağlıklı kalabilmek ve yaşam konforu olan bir sürece dahil olmak için yapılacaklar da önemli. Koronavirüs ile gördük; dünya artık sağlıksız olanı sevmiyor. 21’inci yüzyılda, mühendislikten pazarlamaya, turizmden hizmet sektörünün diğer kılcal damarlarına, modadan çok uzağına tıp bilimine kadar her çözüm, kişiye ve kişisel koşullara göre aksiyon almayı gerektiriyor. Kısacası sağlıklı yaşam, sağlıklı bir alışkanlıktır, onun tohumlarını atmak gerekiyor! Sağlığımızı kaybetmek, kader, kıyamet değil; bunun altyapısını konuşuyor ve çözümlerini yaratmaya uğraşıyoruz. Cerrahiden radyolojiye, alternatif çözümlerden yapay zekaya ve bize açabileceği çözüm yollarına kadar, sürecin ve sonrasının dinamiklerini yaratıyor ve yaşatıyoruz.
Anlaşılan o ki, virüsleri ve hastalıkları uğurladığımızda bizimle sonsuza kadar vedalaşmıyorlar. Mücadeleleri sürüyor; mücadele denen şey, ister sosyal baskıyla, ister hayatla, isterseniz virüsle olsun, örgütlü olur. Biz örgütlü bir kanser tedavisi ve sağlıklı yaşam mücadelesi vermenin mümkün olabileceği bir yolun başındayız.Artık bu ya da başka bir mecrada içimde bir burukluk duymadan önerilerimi yazabilirim. Çünkü hekimlik hastalıkla değil; hayatla mücadeledir.
Bilgili, sağlıklı, mutlu ve maskeli kalın.