Cadde'Beni Batman'e benzetiyorlar'

'Beni Batman'e benzetiyorlar'

18.02.2018 - 01:30 | Son Güncellenme:

DJ, prodüktör ve işadamı kimliğini bir arada taşıyan Faruk Sabancı, “Gündüzleri kurumsal kariyerime devam ediyorum, geceleri binlerce kişiye müzik yapıyorum. Bu yüzden beni Batman’e benzetiyorlar” dedi.

Beni Batmane benzetiyorlar

Öğrencilik yıllarını İngiltere, İsviçre ve Almanya’da geçiren Faruk Sabancı, üç yıl önce Türkiye’ye döndü... Bir yandan aile şirketinde çalışan diğer yandan da müzik kariyerine devam eden Sabancı’yla, projelerini, iki iş arasındaki dengeyi nasıl sağladığını ve hedeflerini konuştuk.

Haberin Devamı

- Müzik tutkunuz nasıl başladı?

Piyano çalarak başladım, sonrasında elektronik müzik ilgimi çekti. DJ figürünün ne olduğunu, ne yaptığını izledikten sonra ‘Acaba ben de yapabilir miyim?’ diye düşündüm. DJ’lik sadece yaptığım işin performans ayağı, asıl görevim elektronik müzik yapmak ve şarkı üretmek.

- Eğitiminiz ne üzerine?

İşletme ve ekonomi üzerine eğitim aldım.

- İş adamı ve DJ kimliğini birlikte yürütmek zor mu?

Çok iyi bir zaman planlaması ve ekip çalışması sayesinde ilerliyor. Müziğimin yönetimini yapan arkadaşlarımızın buradaki rolü çok büyük. Bana sadece doğru zamanda, doğru yerde olmak kalıyor.

- Başarınız yurtdışında da ses getirdi. Nasıl yorumlar alıyorsunuz?

Aslında benim dinleyici kitlemin büyük çoğunluğunu yabancılar oluşturuyor. Hindistan, Çin, Güney Amerika ve bazı Afrika ülkelerinden yorumlar alıyorum... Yurtdışında bir Türk’ü dinlemeleri gerçekten çok güzel bir duygu. Yaptığım müziğin evrensel oluşundan dolayı ilgi gördüm sanırım. Festivallerde bayrağımızı dalgalandırıyor olmaktan çok keyif alıyorum.

Haberin Devamı

- Sabancı soyismini taşımanın sorumlulukları neler?

Kendimi melez Sabancı olarak görüyorum. Babamın (Mehmet Sabancı) vefatından sonra 2004’te eğitim için yurtdışına gönderildim. 12-13 yıl dönmedim. Sabancı isminin Türkiye’deki kadar anlam taşımadığı ortamda büyüdüm. Ne olduğunu, Türkiye’ye döndükten sonra anladım. Bununla büyümüş birisi değilim.

- İstanbul’a yeniden adapte olmak kolay olmasa gerek...

Üç yıldır Türkiye’de yaşıyorum. Türkçe konuşmada da biraz sorun yaşıyorum hatta kendimi ifade etmekte zorlanıyorum.

- İşkolik biri misiniz?

Aslında bendeki, üretme hastalığı. Hayata geçen bir projeden, aykırı ticari bir fikre, oradan da sanata uzanan, ‘üretmeden duramama’ hali içindeyim. Önceliğim, kurumsal görevim ama sanatımı da tutkuyla yapıyorum.

- Sizi Batman’e benzettiklerini duydum...

Karakterin (Bruce Wayne) bir kurumsal kimliğinin oluşu, gece de Batman’e dönüşmesiyle ilgili bu yakıştırma. Gündüzleri kurumsal kariyerime devam ediyorum, geceleri binlerce kişiye müzik yapıyorum. Havaalanında takım elbiseyi değiştirip, deri ceket ve jean giyip, konsere yetiştiğimi bilirim.

Haberin Devamı

‘Yeni single için heyecanlıyım’

- 10 Mart’ta Volkswagen Arena’da sahne alacaksınız. Dinleyiciyi ne gibi sürprizler bekliyor?

Uzun bir aradan sonra Türkiye’deki dinleyicilerle bir araya geleceğim için çok heyecanlıyım. Gittiğim her ülkede, oraya ait özel bir şarkıyı, kendi versiyonumu yapıp çalıyorum. Bu şov için de özel bir şeyler hazırlıyorum.

Beni Batmane benzetiyorlar
- Atina’da yazın çıkaracağınız yeni single için bir müzik şirketiyle anlaştınız. O nasıl bir çalışma olacak?

Son derece heyecanlıyım. Farklı bir proje geliyor. Bu parçada, daha önce müziğimde yer vermediğim Balkan ezgileri var ve çok farklı bir ses rengine sahip. Çin kökenli Hollandalı bir kadın vokal bana eşlik ediyor.

- Kariyerinize dair hedefleriniz neler?

Türk toplumuna değer yaratmak... Ekonomik büyümemizin sürdürülebilirliğine katkı sağlamak ve destek verebilmek...

- Mide küçültme ameliyatıyla 1.5 yılda 100 kilo verdiniz. O süreçten sonra hayatınızda neler değişti?

Haberin Devamı

Önce ameliyat sonra azimle üstesnden geldim. Karar verme aşamasından sonra önemli olan formunuzu korumak. Hayatımda çok şey değişti diyebilirim.