İhanete uğradığınızda utanç, öfke, nefret gibi uç noktalardaki duyguları yoğun yaşayabilirsiniz. Affetmeli mi yoksa terk mi etmeli kararını vermeden önce içinde bulunduğunuz ruh halinden uzaklaşmaya çalışın
Danışan: Son bir haftadır hayatımın en zor günlerini yaşıyorum. Nefes alamayacakmışım gibi hissediyorum. Kafam karmakarışık, bir yandan da devamlı midem bulanıyor, yemek yiyemiyorum, uyku uyuyamıyorum. Çok korkunç bir şey. Bu benim başıma nasıl geldi bilmiyorum. “Herkes yapar da benim eşim yapmaz” derdim (ağlamaya başlar).
Dr. Başak: Ne olduğunu anlatabilecek misiniz?
Danışan: Eşimin başka bir kadınla sarmaş dolaş resimlerini buldum. Bir zarfın içinde, bir de not vardı, belli ki aynı kadından; “Seni seviyorum” demiş. Okuduğumda beynimden vurulmuşa döndüm. Hâlâ şoktayım.
Dr. Başak: İnsanların böyle bir ‘şoktan’ sonra hem fiziksel hem de duygusal sıkıntılar yaşaması çok normaldir. Kendinizi hastalanmış gibi hissedebilirsiniz. Eşinizle konuştunuz mu?
Danışan: Evet, önce inkar etmeye çalıştı, yalanlar uydurmaya başladı ama sonra anladı ki artık hiç kaçacak yeri yok, her şey ortada. Bu acıyla nasıl baş edeceğimi bilemiyorum. Ne yapmam gerek bilemiyorum. Evden çekip gitmeli miyim, kalmalı mıyım, unutmaya çalışsam bundan sonra ona nasıl güvenebilirim?
Dr. Başak: Bu soruların öyle kolay bir cevabı yok. Her aldatılan insan gibi şu anda kafanız çok karışık. Hayatınızda bir değişiklik olacak. Belki evliliğiniz bitecek, belki de evliliğiniz eskisinden daha iyi olacak.
Danışan: Daha iyi olacağına dair hiç bir umudum yok.
Dr. Başak: Şu anda bir çeşit travma yaşıyorsunuz. İnsanlar travmalardan sonra çoğunlukla depresif ve huzursuz hissederler. Ayrıca geleceğe ait olumlu duygular beslemeleri güç olur. Diğer yandan böyle duygular sizi paralize edip, doğru kararlar vermenize engel olabilir.
Danışan: Paralize hissettiğim doğru. Ama böyle de yaşayamam.
Dr. Başak: Hemen bir şey yapmak isteğinizi, belki canını yakmak, onu cezalandırmak veya onu unutmak isteğinizi anlıyorum. Ancak biraz önce de söylediğim gibi bu kadar yoğun duygular içindeyken sağlıklı karar vermeniz çok güç, bu nedenle öncelikle kendinize biraz zaman vermelisiniz.
Danışan: Zaman vermek gerçekleri değiştirecek mi?
Dr. Başak: Gerçekleri değiştirmeyecek ama bu gerçeklerle ilgili düşünceleriniz, dolayısıyla da duygularınız değişebilir. Bir defter alın ve sol tarafına şu anda içinizden neler yapmak geliyor, yazın. Defterin sağ tarafına da eğer bugün düşündüğünüz şeyleri yapsaydınız, bir ya da iki yıl sonra bu yaptıklarınız konusunda nasıl hissederdiniz onları yazın.
Danışan: Bugünkü fikirlerimin değişebileceğini söylüyorsunuz. Şu an bile kararsızlık yaşamıyor değilim. Bir an ondan nefret ediyor ve evden kovmak istiyorum sonra bir an gitmesin istiyorum.
Dr. Başak: Bu kararsızlık çok normal. Ama farkında mısınız, asıl kararı bugün vermek zorunda hissetmek sizde gerginlik yaratıyor. Bu kararı hemen vermek zorunda olmadığınızı kendinize hatırlatmak, olayları daha sağlıklı görmenize yardım edecek.
Danışan: Ama bir şeyler yapmam şart. Bu ilişki ile ilgili her şeyi konuşmak, bütün detayları öğrenmek istiyorum.
Dr. Başak: Bütün detayları öğrenirseniz evliliğiniz için daha iyi olabileceğine inansanız da, bu konuda uzmanlaşmış, araştırmalar yapmış psikologlar, detayları öğrenmenin ilişki açısından hiç faydalı olmayacağını söylüyor. Elbette sorularınız olacaktır, ama bunlar “Bu kadın kim?”, “Nerede tanıştınız?”, “Ne kadar süredir berabersiniz?”, “Başka kimse biliyor mu?”, “Şu anda devam ediyor mu?”, “Başkaları da var mı?”, “Neden bunu yaşadın?” gibi sorularla sınırlı olmalıdır. Detaylardan uzak durun.
Danışan: Bunu yapmak çok zor olacak.
Dr. Başak: Şu anda mümkün olduğu kadar yalnız kalmamaya çalışın. Çünkü her yalnız kaldığınızda yine sorular aklınıza üşüşecek ve sonunda ya kendinizi ya da onu suçlayacak ve çok fazla kızgınlık yaşayacaksınız. Kızgınlık kendi kendini besleyen bir duygudur ve büyüdükçe baş etmek zorlaşır.
Danışan: Bu en zor kısmı. Ona da kızıyorum kendime de. Anlam veremiyorum bunu neden yaptığına.
Dr. Başak: Başınıza gelen bu olayı anlamlandırmaya çalışmak da çok işe yarayan bir yöntem değil. Çünkü sonunda nasıl bir anlam yaratırsanız yaratın, hiçbiri eşinizin sizi aldatması için geçerli olmayacak, sizi rahatlatmayacak. Anlamaya, anlamlandırmaya çalışmak da kızgınlık, çaresizlik duygularını pekiştirir. Onun bunu neden yaptığına odaklanmaktansa, ilişkinizi gözden geçirmeye çalışın. Her ilişkide gerekli bazı kriterler vardır. İlişkiniz içinde, birbirinize karşı bağlılığınız, hassaslığınız, saygınız, sorumluluklarınız, vericiliğiniz, toleransınız, fedakarlığınız, işbirliğiniz, kabullenmeniz, bağışlayıcı yaklaşımlarınız ne durumda? Bu konularda karşılıklı olarak onarmanız gereken bir şeyler var mı?
Danışan: Suçlamayayım, kızmayayım, anlamlandırmamayım, bir de ‘unut gitsin’ diyeceksiniz neredeyse.
Dr. Başak: Unutmak veya bağışlamak her ilişkinin kendi dinamiğine bağlıdır. Her ilişki farklı olduğundan, sizin unutmayı isteyip istememeniz veya bağışlayıp bağışlayamayacağınız konusunda tahminler yürütemeyiz. İşin doğrusu, siz bile şu anda yaşadığınız yoğun duygular arasında bunu bilemezsiniz. Bu konuda size kimse de tavsiyeler veremez, vermemelidir. Diğer yandan, bu yoğun kızgınlığınız, hayal kırıklığınız geçtiğinde ne yapmak istediğinizi daha net olarak görebileceksiniz.