SEVGiLi OLMA SANATI VEYA BiR SANATÇI OLARAK SEVGiLi

Sevgililer Günü’ne girmeyeceğim. Sevgiliye gireceğim. Çünkü zaten şu birkaç gündür kusana kadar Sevgililer Günü yazısı okudunuz. Gerekli mi, gereksiz mi, yok efendim hangi hediyeyi alalım, Aziz Valentine kimdi filan... Bugün de aynı tantana devam edecek. O nedenle, genç ve acemi aşıklara faydam dokunsun diye meselenin temel bileşenlerini, yani sevgilileri analiz ediyorum.

MENTAL RETARDELER
Frankofon sözcüklerle yazınca iyi bir şey gibi duruyor ama bildiğin durgun zekalı demek bu. Randevuya dört saat geç gittiğiniz halde sizi hâlâ aynı yerde bekliyorsa, Chuck Norris hayranıysa ya da yıllarca aynı evi paylaştığınız halde tuvalete sizden hemen sonra girmemeyi bir türlü öğrenemediyse, sevgiliniz mental retarde demektir. Geçmiş olsun. Belli bir düzeye kadar eğitilebilir; kahvaltı hazırlamak, seks yapmak gibi şeyleri öğrenebilirler.

Ortalama bir retarde’yi İmparator
Gaius Octavius modeli
saçlarından tanıyabilirsiniz.


CEO’LAR
İlişkiyi gerçek bir iş adamı/kadını gibi yaşarlar. Telefonunuzda beliren “14:00’da yemeğe gidiyoruz, 16:30’da ben gym’deyim, 18:00’de Berkun’lara geçiş, 20:00’de akşam yemeği, 22:00 DVD izleme, 24:00’da kondisyonel sevişme.” gibi mesajlar tehlike habercisidir. Üstelik, CEO’lar yanlarında profesyonel bir ekip bulundururlar. Hangi mesajı nasıl yanıtlayacakları, hangi buluşmaya ne giyecekleri ya da ne uzunlukta trip atacakları başkaları tarafından belirlenir. Hımbıl, tembel ve dağınık (yani tamamen normal) biri olduğunuz için hemen kendinizi kurtarmalısınız.

SÜRPRİZLER
Bunlar zamanında birinden “İlişki sürprizlerle ayakta durur” lafını duymuşlardır. Geri adım atmazlar. Hokkabaz gibi her taşın altına bir sürpriz gizlerler. Neskafe kavanozunu açarsınız, içinden kurumuş karanfil çıkar. Bilgisayarı açarsınız, desktop’ta Comic Sans’la “BEBEYİMMMM :))” yazar. Çok yorgun bir günün ardından uyumak istersiniz, yatak odanızdan üç kişilik çigan orkestrası fırlar. Böyle sevgililere tek ve nihai bir süprizle yanıt vermek gerekir. Bunu yapın.

ANİ?DEĞİŞİMCİLER (WIND OF?CHANGE)
Aylar boyunca sizi hiç umursamayan, sizi sevmediğinden artık kesinlikle emin olduğunuz ve ayrılma kararı aldığınız sevgili, son buluşmada ağlamaya başlar ve “Bu şarkıyı sana yaptım” diyerek elinize bir CD tutuşturur. Önceki gece intihar teşebbüsünde bulunmuş ve bileklerini zedelemiştir. Aynı gece boyunca dokuz kilo verdiği için tanınmaz hale gelmiştir. Aa? Sekiz aydır siz kiminle birlikteydiniz o zaman di mi? Ahaha. Daha o kadar toysunuz ki :)

OBJE?GİZLEYİCİLER
Bir gün evinizi metal dedektörüyle baştan aşağı tarayacak olsanız, kime ait olduğunu bilmediğiniz düzinelerce küpe, bilezik ya da broş bulacaksınız. Bunların hepsi de unutulmuş olamaz öyle değil mi? İşte bütün bu incik boncuk, obje gizleyici sevgililer tarafından bırakılmıştır. Gizleyiciler en çok kadınlar arasından çıkar. Bu içgünün sebebi belirsizdir. Bundan sonraki ilk sevgilinizi birkaç gün dikkatlice takip edin. Küpesini bir koltuğun arkasında bırakırsa önleminizi almalısınız. Siz de onun evine gittiğinizde, yemek masasının altına beş kiloluk bir dambıl bırakın. Tetikte olduğunuzu anlasın.

BAŞARI?KORKAKLARI (FEAR OF SUCCESS)
Olumlu hiçbir şeye inandırılamazlar. “Seni seviyorum” dediğiniz zaman hüzünlü bir tebessüm görürsünüz. “Çok güzelsin” dediğinizde hüzünlü tebessümün ardından “Belki körler ülkesinde” yanıtını alırsınız. “Ne kadar yeteneklisin” deseniz tebessümle birlikte “Sadece şanslıyım” gelir. İlişkinin iyi gittiğine, sevildiklerine, itibar gördüklerine ikna olmazlar. Çok güzel geçen bir gecenin orta yerinde aniden size dönüp “Kaç gün kaldı?” diye sorarlar. “Dürüst ol, terkedilmeme kaç gün kaldı?” Sonra yine hüzünlü tebessüm... Ne var ki başarı korkaklarını tedavi etmek mümkündür. Bir havluyu dürüp güzelce ıslattıktan sonra ağzına yüzüne vurun.


EPİKLER
Kendini anlatan bir kategori. “Akşam napıyosun?” mesajınıza “Yorgun yüreğimi teflon tavaya atıp YÜREK TAVA YAPIYORUM. Ve ben...ben seni bir gün değil BİR ASIRDIR SEVİYORUM” filan gibi yanıtlar verirler. Epikleri, hep asık suratlı olmaları ve çene kaslarını sıkarak oturmalarından da tanıyabilirsiniz. İleri düzeylerde çene kaslarını vilivlivlivli diye üstüste sıkmaları da son derece olasıdır.

ŞİZOAKTİF SALDIRGANLAR
Kıskanç, paranoyak ve kavgazan özellikleri tek potada eriten üst başlıktır. Sabahın dördünde uyanıp karanlıkta size bakan bir çift göz akı görürseniz ve bu silüet, sakin bir sesle “Ayşen kim?” diye sorarsa hemen yeniden uyuyun. Sevgiliniz öğlene kadar aynı katatoniyle başucunuzda bekleyecek ve uyandığınız an “Ayşen kim?” sorusunu yineleyecektir. Direkt olarak ağlamaya başlayın. Çünkü atak anında şizoaktiflerle sağlıklı iletişim kurmanın imkanı yoktur. Ağlayın. Açılırsınız.

SEKSÜELLER
Canım cicim ayları geçeli bir sene olduğu halde, televizyonda Yalçın Çakır izlerken kulak memenizi emmeye çalışan sevgili seksüeldir. Elinizin altında her zaman bir şeltoks tüpü bulundurun. Hiç diplomasi yapmadan hemen sıkın gözüne gözüne.


Sevgili kadınlar,
Size çok temel iki bilgi veriyorum. Bunları kavradığınız anda hayat sizin için çok daha kolay olacak. Teşekkürler.
-Türkiye’deki body building salonlarının yıllık cirosunun büyük bir kısmını, terk edildikten sonra vücut geliştirmeye başlayıp, bir ay sonra bırakan tıfıllar oluşturur. Bazı giyim mağazalarında, body, “bady” olarak yazılır.
- Kadın tavlama repertuarında aşağıdaki üçlüye yer veren erkeklerden uzak durun:
- Artık seks istemiyorum (Aynı günün gecesi makak gibi yerlerde yuvarlanırken görürüz)
- Bugüne kadar inanamayacağın kadar çok şey yaşadım (Yaş 21)
- Ben çok tehlikeliyim (Ahaha seni düdük seni)