Mart ayının son gününden merhaba... Hepimizin dört gözle beklediği bahar sonunda geldi. Atkılardan, berelerden, kalın montlardan, kat kat giyinmekten kurtulduk! Artık başrolde trençkotlar, yağmurluklar, sweatshirtler yer alacak. Ama en çok da tek parça bir sweatshirtün üzerine giyeceğimiz jean ceketle yakışacağız bahara. Son birkaç sezondur oldukça trend olan ‘mottolu’ sweatshirtler yerini koruyor. Beni anlatan bir motto yok, ben kendimi sanatla ifade etmek istiyorum diyenlerdenseniz bir marka tavsiyesi: Let’s Code. Tasarımcıları Nisa Kalo ve Damla Atik, ‘Sanat bizi farklı kılar’ sloganıyla yola çıkıyor ve basic sweatshirtleri soyut çizimleriyle buluşturup markalarına hayat veriyor. Siz de benim gibi sanatın her şeyi özel kılacağına inananlardansanız markayı radarınıza alın derim!
Yeni Lüks: Hayvan Dostu
Moda dünyasının en çok tartıştığı konulardan biridir ‘gerçek / sahte kürk’ meselesi! Hayvanlara zarar vermeyi kim ister? Ama iş şık bir kürk giymeye gelince birçok insan o kürkün nasıl üretildiği aşamasını düşünmeden hareket ediyor. Ve nasılsa “Ben yapmadım. Yapılmış olanı aldım. Ben almasam başkası alacak” düşüncesinden yola çıkıyor. Bu noktada devreye üretimi yapan markaların politikaları giriyor. Bir şekilde markalar gerçek kürk üretirse, birçok insan bir şekilde bu kürklere yönelebiliyor. İşte bu konudaki duruşunu değiştireceğini açıklayan bir dünya markası: Giorgio Armani! Kendi bünyesinde ve alt markaları Armani Privé ve Emporio Armani adı altında artık gerçek kürk kullanmayacağını açıkladı! Hayvanseverleri mutlu eden bu gelişme moda dünyasının lüks marka segmentinde de yeni bir süreç başlatacağa benziyor. Doğal kumaşlar, sürdürülebilir moda, hayvan dostu duruş modanın temeline yerleşiyor.
Uzak Doğu’nun En Yakını
Issey Miyake adını duyunca aklıma ilk gelen, lise yıllarımda kullandığım o baş döndürücü parfüm... Birçoğunuzun hayatında bir dönem yer aldığına emin olduğum L’Eau D’Issey. Aklıma gelen bir diğer önemli detay ise Steve Jobs. Evet, içinde bulunduğumuz teknolojik çağın başlıca mimarlarından biri olan o dahiden bahsediyorum. Bağlantıyı kuramadıysanız size Jobs’un giydiği siyah boğazlı kazağı hatırlatmak isterim. Tüm dahiyane çalışmaları sırasında tarzından da ödün vermeyen Jobs’un işte bu tarzının yaratıcısı, üstünden çıkarmadığı boğazlı kazaklarının tasarımcısı o. Moda sektörünün yükselen değeri Japonya’nın bu yükselişinde büyük pay sahibi Japon tasarımcı Issey Miyake’nin 40 yılı aşan başarılı kariyerine daha yakından tanık olmak isterseniz ve bu bahar bir Uzak Doğu seyahati planlıyorsanız bu sergi kaçmaz!
13 Haziran tarihine kadar ‘The National Art Centre Tokyo’da…
Bir Yetmez!
Çantanın biz kadınlar için önemli olduğunu her fırsatta vurguluyoruz. Gün geçmiyor ki yeni bir çanta modeli, yeni bir çanta trendi çıkmasın! İşte bir yenisi daha. Geçtiğimiz sezon hayatımıza giren, Sonbahar / Kış 2016 defilelerinde de kendini gösteren ve benim en çok ilgimi çeken trend: ‘double-bagging.’ Artık tek değil, iki çanta kullanıyoruz! Hepimizin gün içinde yaşadığı bir problem çantasında bir şey bulamamak! Ya da istediği her şeyi çantasına sığdıramamak. Artık birlikte taşıyacağınız iki çantayla bu sorunlar ortadan kalkıyor. Çantada bulmanın en zor olduğu bozuk paralar, anahtarlara eşlik eden küçük bir model, makyaj malzemeniz, parfümünüzün başrolde olduğu diğer eşyalarınız içinse daha büyük bir model kollarınızı sarıyor! Farklı renkler ve dokular seçerek kontrast yaratabilirsiniz.
Haftanın moda filmi: ‘Dior And I’ (2014)