2018 yılında içeriğe 8 milyar dolarlık yatırım yapacağını açıklayan Netflix’te tarzıma uygun tüm yeni dizi ve filmleri bitirince, mecbur kaldım eskilere...
2007’de ekrana gelen ve yedi sezon süren ‘Californication’ı izlemeye başladım.
Senaryosunu Tom Kapinos’un yazdığı dizi, Hank Moody adlı narsist bir yazarın, kadınlarla ilişkisini anlatıyor.
Moody, hayvanı eve getirince sevgilisi, “Yanlış köpeği aldın. Benimki Cat Stevens’tı” diyor.
Kahramanımız, sevgilisi almayınca elinde kalan köpeği, artık başka biriyle yaşayan ve onunla evlenmek üzere olan eski hayat arkadaşının partisinde, kızına hediye ediyor ve şöyle diyor:
“Ben ona, Yusuf İslam adını verdim, sen istediğin ismi koyabilirsin.”
Amerikan dizisindeki köpeğe, Müslümanlığı seçtikten sonra adını Yusuf İslam olarak değiştiren bir sanatçının iki isminin verilmesi, kötü niyet ve saygısızlıktan başka şey değil!
DİJİTALDE KAYBOLAN ANILARA KARŞI ÖNLEM
Akıllı cep telefonlarıyla tanışınca, çektiğimiz ve çektirdiğimiz fotoğraflardan en iyilerini seçip, karta bastırmayı bıraktık. Üstelik basılan karelerin ömrü 1.5 asır, dijitalinse ortalama 30 yılken...
Fujifilm Türkiye, en güzel anları ve anılarını uzun süre yaşatmak isteyenler için bir uygulama başlattı.
Telefonunuza indirdiğiniz Fujibas uygulamasıyla en beğendiğiniz görüntüleri seçip, Fujifilm Türkiye’ye gönderiyorsunuz. Çok geçmeden istediğiniz boyutlardaki fotoğraflar kargoyla verdiğiniz adreste!
TEZER ÖZLÜ’YÜ NASIL BİLMEZSİN?
ATV’deki ‘Kim Milyoner Olmak İster?’de sunucu Murat Yıldırım’ın, yarışmacı Lal Özüşen’e yönelttiği soru şuydu: “Hangi yazar kadındır?”
Yarışmacı, Ece Ayhan, Ülkü Tamer, Tezer Özlü ve Şükran Kurdakul seçeneklerinden doğru olanı bilse, 60 bin TL kazanacaktı, olmadı.
Yarışmacının bu isimlerin hiçbirini duymadığını söylemesi değil, doğru yanıt olan Tezer Özlü’yü bilememesi olay oldu. Kamera şakası sanki!
İşin en tuhafı da şu:
Genel kültür ve bilgi yarışmalarında sınıfta kalanlarla dalga geçenler, sanırsınız süper zeka. Onlar da bu toplumun bireyleri oysa...
Her milletin, her toplumun cahili olur. Ancak bir toplumda okumuş cahillerin sayısı artıyorsa, kabahati bireylerden çok, eğitim sisteminde aramak gerekmez mi?
Ne verdik ki, ne istiyoruz?
Yeterince eğitemedik, layıkıyla öğretemedik, sonra da “Yok böyle cahillik!” diye eleştiriyoruz.
Coşkun Çokyiğit’in senaryosunu yazıp, yapımcılığını üstlendiği ‘İçimdeki Hazine’, 14 Eylül’de (yarın) seyirciyle buluşacak.
Hakan Gürtop’un yönettiği, Demir Karahan, Cemre Melis Çınar, Fatih Ayhan, Levent Sülün, Kimya Gökçe Aytaç ve Güner Özkul’un oynadığı proje, birçok film festivalinin de takvimine girdi.
Adana ve Antalya’daki festivallerde özel gösterimi yapılacak ‘İçimdeki Hazine’nin yapımcısı, Malatya ve Boğaziçi Film Festivali’neyse yarışma için başvurdu.
Vizyona girmeden iki kez izlediğim eser için, bu yıl sekizincisi yapılacak Bodrum Türk Filmleri Haftası’nda da özel gösterim yapılacak.
GÜNÜN SÖZÜ
Benim de kalbim boş artık, tıpkı sizin beyniniz gibi...
(Charles Bukowski)