Ali Eyüboğlu

Ali Eyüboğlu

aeyuboglu@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Bayılıyorum şu İstanbul Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası’nın (İSMMMO) birkaç ayda bir hazırlayıp, kamuoyuna açıkladığı çalışmalara.
Dizi sektörüyle ilgili yaptıkları çalışma gibi 'Suç Ekonomisinin Türkiye Bilançosu' da 'atış serbest' tarzında bir iş geldi bana.
Adım gibi eminim, böyle düşündüğüm için gıcık kapacaklar bana, ama olsun.
AA’nın medyaya servis ettiği haberi okuduktan sonra şu sorunun yanıtını gerçekten de merak ettim.
2010’da 27 kalemde Türkiye’de yasadışı faaliyetlerde oluşan ciro en az 8 milyar TL, bu alandaki yıllık net gelirler de en az 3 milyarmış. Nasıl bir hesaptır bu?
Suç ekonomisini elinde tutanlar yüzde 35 kârla mı çalışıyorlar?

Haberin Devamı

Saymayı bırak da yakala

En fazla para bağladıkları tek iş; uyuşturucu.
Sınırda kilosunu 4 bin TL'ye aldıkları uyuşturucunun fiyatı İstanbul’da 16 bin TL'ye çıktığına göre bir koyup dört kazanıyor adamlar.
İnsan kaçakçılığı, sahte içki, fuhuş, korsan CD, kitap ve filme sermaye mi yatırıyorlar ki 8 milyar TL'yi aşan yıllık cirosunun bıraktığı net kâr 3 milyar TL olsun.
Odanın, Emniyet Genel Müdürlüğü Faaliyet Raporu’nu kaynak gösterip, yaptığı şu açıklamaya ne demeli?
“2010’da yakalanan 12 ton eroin baz alındığında tahmini yılda 60-120 ton arasında eroin Türkiye’den kaçak olarak geçiyor.”
Böyle bir açıklama yapmak için Emniyet’in raporlarına bakmaya ne gerek var?
O zaman, “Oturup yurt dışına ne kadar uyuşturucu kaçtığını hesaplayacağına, peşlerinden gidip yakalasana” derler adama.
Emniyet’in yerinde olsam, utanırdım yakalayamadığım uyuşturucu miktarını açıklamaya.

150 bin seks işçimiz var!

Fuhuş sektörüne ilişkin tespitte de benzer bir sorun var.
Deniyor ki raporda, “Türkiye’de 56 genelevde 3 bin kadın seks işçisi çalışıyor. Bunun dışında 15 bin civarında kayıtlı seks işçişi olduğu ileri sürülüyor.”
Ne demek 'ileri sürülüyor?'
Kayıtlı, kuyutluysa 'ileri'si, 'geri'si mi kaldı?
Bu kadar da değil, devamı var:
“Türkiye’de yılda ortalama 2 bin kişi fuhuşa karıştığı için sınırdışı ediliyor. Türkiye’de yabancılar da dahil tahmini 100-150 bin seks işçisinin varlığını gösteriyor.”
Birçok ilin nüfusuna eşdeğer bir sayı bu.
Devletin hangi birimi işaret ediyor Türkiye’de bu kadar çok seks işçisi olduğunu, kim saymış, kimler 'fişlemiş' onca kadını?
Yine bir 'atış serbest' durumu.
O nedenle İSMMMO’nın açıkladığı bu rapor bana hiç inandırıcı gelmedi.

ATV ÖLÇÜYÜ FENA KAÇIRDI

Düne kadar başka kanalların yaptığını bugün atv yaptı.
Reyting ölçüm kategorilerinden birinde tepede yer aldı ya, anında tam sayfa ilana çevirdiler bu başarıyı.
Ancak tam sayfa ilandaki rakamlarla, onlarla orantılı olması gereken grafikler arasında ciddi farklar vardı.
Bir gün önce medyatava.com’un “Temmuz ayında en çok hangi kanal izlendi?” tablosuna bakmamış olsam, bu ilan belki de bu denli ilgimi çekmeyecekti.
Sabah’taki ilan, Temmuz 2011’de atv’nin reyting ölçümünün üç kategorisinde de rakiplerine fark atıp, birinci olduğunu gösteriyordu.
İlanı hazırlayanların reyting rakamlarında değişiklik yapma şansı yoktu.
O yüzden rakamları aynen kullandılar, ama iş o rakamlarla uyumlu olması gereken pasta dilimlerine gelince ölçüyü kaçırdılar.
Örneğin 'Tüm Kişiler' kategorisinde atv’nin izlenme payı yüzde 10.72, ikinci kanalınki yüzde 10.67.
Aradaki fark 0.05 gibi küçük bir oran, ama tablo hiç de öyle göstermiyor.
atv’nin boyu 10.1 cm, ikinci kanalınki 9.6 cm.
Binde 5’lik fark, birden yüzde 5’e çıktı.
Cetvelle her dilimi ölçüp not ettim. Ortaya çıkan çarpık tablonun dediği şu:
İlanı hazırlayanlar atv’yi rakiplerine acayip fark atmış gibi göstermek için elinden yaptı, diğer kanalların dilimlerinden yedikçe yedi.
'İnsanları kandırmaktır' bunun adı ve atv’ye yakışmadı.

KLİP KRİZİ TATLIYA BAĞLANDI

Müzik yapımcılarıyla Powertürk arasındaki klip krizi çözüldü.
Bazı yapımcıların yeni kliplerinin ilk yayın hakkını Kral TV’ye vermesi üzerine Powertürk de o şarkıcıların eski kliplerini yayınlamama kararı almıştı.
MÜYAP Başkanı Bülent Forta, “O zaman biz de sözleşmemizi feshederiz” deyince kriz daha da alevlenmişti.
Taraflar arasında yapılan görüşmeler anlaşmayla sona erdi. MÜYAP üyesi yapımcılar, bundan böyle yeni kliplerini müzik kanallarına aynı anda servis etme, şayet bir yapımcı bir klibin ilk yayın hakkını bir kanala verecekse bu sürenin 24 saati geçmemesi konusunda anlaştı.