Robert De Niro niye TURK oldu?

Al Pacino ve Robert De Niro... Dünya sinemasından en sevdiğim iki aktör... Dünya sinemasından en sevdiğim iki ismi buluşturan son film olan “Orijinal Cinayetler”i çok merak ediyordum. Geride bıraktığımız hafta filmi izleyip merakımı gidereyim derken yeni bir merakla karşı karşıya kaldım.
“Orijinal Cinayetler”, New York Polis Teşkilatı’nda çalışan iki emektar dedektiften oluşan ekibin etrafında gelişen olayları beyazperdeye taşıyan bir film.
Filmde Al Pacino’nun canlandırdığı karakterin adı “Thomas Cowan”, Robert De Niro’nun ise “David Fisk”.
Niro’nun canlandırdığı karakterin adı “David Fisk” olmasına rağmen herkes ona “Turk” diyor.
Filmin sitesinde ve eleştirmenlerin “Rightheous Kill” hakkında yaptıkları yorumlarda konu hakkında bir şey bulamadım.
Sadece sinema.com’da bu konu hakkında birkaç yoruma rastladım.
Onlardan “Karaperde” rumuzlu izleyici, “Bir arkadaş, ‘Türk’ için kötü bir laf diyordu ben olayı hiç öyle düşünmemiştim ama biraz düşününce hak veriyorum arkadaşa. Demek ki, biz yabancıların gözünde acımasız, gaddar vb. insanlarız ki lakap olarak ‘Türk’ diyorlar” diye yazmış.
“Sangok” ise “Filmde beni rahatsız eden diğer konu Robert De Niro’ya ‘Türk’ denmesi. Senarist yarattığı karakterin acımasızlığını ön planda tutmak için mi böyle bir ucuzluğa gitti diye merak ediyorum. Filmin tek iyi yanı başrol oyuncusunun takma adının ‘Türk’ olması” diye yorum yapmış.
Filmde Al Pacino’nun canlandırdığı dedektifin lakabı “Rooster” yani “Horoz”...
“Horoz”la, Amerikalıların telaffuzuyla “Törk” (Bizimkilerin beyazperdeye yansıttığı alt yazıya göreyse “Türk”) yan yana gelince mantık yürüterek bir sonuç çıkarmak mümkün elbette. Ama doğrusu bu mudur?
“Rightheous Kill” filmini Türkiye’ye getiren şirketi aradım. Şirkette bu filmle ilgilenen kişiyi bulup, Robert De Niro’ya niye “Türk” dendiğini sordum, bilmediğini, ama bu hafta yapımcılarıyla bir araya geleceğini ve konuyu onlara iletip, alacağı yanıttan sonra beni bilgilendireceğini söyledi.
Gelecek yanıtı gerçekten çok merak ediyorum.



‘İmajmaker’ Şenay, imajdan sınıfta kaldı
Şenay Akay, podyum dünyasındaki yolculuğunda şimdiye kadar birçok badire atlattı. Gün geldi, giydiği transparan kıyafetler yüzünden teyzesi Müşerref Akay’la kanlı bıçaklı oldu. Gün oldu, eşiyle yaşadığı sorunlar nedeniyle manşetleri süsledi... Meslektaşlarıyla yaşadığı polemikler ise pehlivan tefrikaları gibiydi.
Mankenler için podyumda yolun sonu görününce çoğu kendine yeni meşgaleler edindi. Kimi şarkıcılığı seçti, kimi DJ’liğe geçti. Şenay Akay ise imajmaker olarak kendine yeni bir sayfa açtı.
Eski model, yeni imajmaker Şenay Akay’ın başta kravatlı, takım elbiseli Fatih Ürek olmak üzere birçok isme yeni imajlar giydirmeyi başardı.
Ancak Akay, imaj konusunda iş kendine gelince çok kötü bir sınav verdi.
“Şanlıurfa 4. Kültür ve Sanat Festivali” kapsamında yapılan “Karanlıktan Aydınlığa” adlı defilenin kulisinde giyeceği kıyafet konusunda tartıştığı “Çoban stilist” Mustafa Şahin’i tokatlayan imajmaker Şenay Akay, imajdan sınıfta kaldı.
Akay’ın oradaki amacı, kendi imajını yerle bir etme pahasına da olsa, “Çoban stilist” Şahin’in yıldızını parlatmaksa o başka. Aksi halde imajmaker Akay’ın da bir imaj danışmanına ihtiyacı var. Hem de acilen...

Reyting canavarı ‘Gurbet Kuşları’nı dört haftada yedi
Reyting canavarı, büyük umutlarla hayata geçirilen bir diziyi daha yedi. atv’nin eylül ayında başlayan yeni yayın dönemi için büyük umutlar bağladığı “Gurbet Kuşları” dizisinin ekran macerası kısa sürdü.
Türk edebiyatının ustalarından Orhan Kemal’in aynı adlı eserinden günümüze uyarlanan “Gurbet Kuşları” beklenen reytingi bir türlü yakalayamayınca atv diziyi bitirme kararı aldı.
Rutkay Aziz, Miraç Eronat, Aytaç Arman, Ayfer Dönmez, Melih Gürgen, Gökhan Mumcu, Kerem Corogil, Taner Barlas, Doruk Şengezer, Sema Atalay, Şükrü Türen, Ezgi Çelik, Sema Öztürk, Deniz Gözen, Gülcan Arslan ile Kutay Köktürk gibi önemli oyuncuların rol aldığı ve Yusuf Kurçenli’nin yönettiği “Gurbet Kuşları”, dördüncü bölümünün çekimlerinden sonra, “Harç bitti, yapı paydos” dedi.