Ali Eyüboğlu

Ali Eyüboğlu

aeyuboglu@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Çocukluğumuzda ‘var’ yoktu, ‘yok’ vardı. Ne istersek ‘yok’tu. Anne-babamız kıtlık döneminde büyüdü, durumları yoktu.

1962 doğumluyum. O yüzden kıymet bilen bir nesiliz.

PANTOLON GİYEMEDEN ÖLEN ÇOCUĞUN DRAMI

Bir gün babam, ‘Size pantolon getireyim mi?’ deyince, üç kardeş hayal kurmaya başladık. Çünkü babaannemin şalvarından kesip, diktikleri çiçekli donlarla ve kara lastiklerle gidiyorduk okula.

Dokuz yaşındayım, ilkokul üçe gidiyorum, kardeşim birde. En küçüğümüz Rafet altı yaşındaydı.

Akşam babam paketleri açmaya başladı. Bana ve kardeşime kara pantolon, kara önlük, beyaz yakalık, siyah kara lastik. Hevesle bekleyen Rafet, ‘Hani bana?’ deyince babam, ‘Bir dahaki gidişte alacağım sana’ dedi. Rafet, ‘Ben de bekliyordum’ diye ağlayarak giderken, babamın gözlerinden yaşlar süzüldü.

Haberin Devamı

Sevdiğinizi gösterin

Sabah okuldan geldiğimde Rafet, ‘Ay, ne güzel yakışmış. Bir kere giyebilir miyim?’ dedi. ‘Olmaz, toz edersin’ dedim. İkinci, üçüncü gün de istedi vermedim. Dördüncü gün, ‘Belki bana da çok yakışır. Bir defa giyeyim’ dedi. Uzun geleceğini söyledim, ‘Ucunu kıvırırım. Kilimin üzerinde giyerim, tozlanmaz. Beş dakika aynada bakayım’ deyince, cuma okuldan gelince beş dakika vereceğimi söyledim. Akşama dört kardeş yan yana yatarken beni dürtüp, ‘Caymadın değil mi? Gözüme uyku girmiyor. Okuldan erken gel, kapıda bekleyeceğim’ dedi.

Sabahleyin o da erkenden kalktı. Ben okula giderken baktım, avluda bekliyordu.

Okula gittim. Üçüncü derste müdür içeri girdi, öğretmenin kulağına bir şey söyledi. Yüzünün rengi değişen öğretmen bana, ‘Alişan, baban evde bekliyor seni’ deyince bu manyak babamı ayarttı, okuldan erken çağırttı beni diye düşündüm.

Yaklaşınca baktım köylüler de bizim eve doğru gidiyor.

Eve geldim, kardeşim yok kapıda, köylüler var avluda. Annem ‘Bana Rafet’i verin, kuzumu verin’ diye ağlıyor.

Köyden yaşlı bir amca yeni aldığı traktörle bizim kapının önünden geçerken görmeyip, ezmiş kardeşimi. Pantolonumu vereceğim gün öldü Rafet.

Babam, sevgiyi alamadığı için sevmesine rağmen bize sevgisini gösteremedi. Ayıp karşılanır diye bizi kucağına alıp, bağrına basamadı.

Haberin Devamı

Pazara değil mezara

İnsanlar, yaşarken sevgilerini göstersin ne olur.

Cenaze yıkandı, kefene koyarlarken babam ilk defa ‘Ben alacağım’ dedi. Kardeşimi kucakladığındaki feryadı hâlâ kulağımda:

‘Rafet, ben seni mezara değil, pazara götürüp, pantolon alacaktım. Kalk oğlum, pazara gidelim.’

Keşke sağken söyleseydi. Babam, o sevgiyi kardeşimin duymayacağı bir zamanda feryat ederek gösterdi.”

GÜNÜN SÖZÜ

Sevdiğin kişinin sana olan sevgisini anlamak için canını yak. Çünkü kimsenin canı yanmadıkça, sana gerçek yüzünü göstermez. (William Butler)

TRT Diyanet TV’de Tuba Kılıç’ın sunduğu ‘Yeni Güne Merhaba’ya konuk olan eğitimci-yazar Alişan Kapaklıkaya’dan dinlediğim yürek parçalayan bu acı ve dram, hüngür hüngür ağlatmanın ötesinde, iz bırakan mesajlar da veriyor insana...