Türk kadın uzay mühendisi Prof. Emel Doğan, 1968 yılından bu yana NASA’nın bütün insanlı uzay uçuşlarında kullandığı Florida’daki Kennedy Uzay Merkezi’nde işe başladığını pazar akşamı Twitter’dan şöyle duyurdu: “Müjde! Bilmeyen tüm dostlarıma: Aylar önce başvurduğum Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi’nde (NASA) bir Türk olarak göreve başladım. Tebrik mesajlarınız için teşekkür ederim. Umarım bir ‘Survivor’ kadar değer görürüz, ne diyelim?”
Şubat 2020’de hesap açtığı Twitter’da beş ayda takipçi sayısı 55 bini aşan mühendisi tebrik edenler arasında, böyle başarılı bilim insanları varken ‘Survivor’ izleyenlere ve yarışmaya yer veren medyaya yağdıranlar da vardı.
Allah’tan Prof. Doğan’ın beş ayda sadece iki tweet atmasından kuşkulanıp, yazdıklarını araştıranlar çıktı ve yapılan sahtekârlık anlaşıldı.
Fotoğraftaki kadın gerçekten de NASA’da çalışıyordu ama adı Emel Doğan değil, Caroline Beghein’di...
NASA’ya kabul edilecek kadar başarılı bir uzay mühendisinin bilimle yatıp kalması gerekirken ‘Survivor’ı kafaya tıkmasından bile kuşkulanmayanların bu denli çok olmasından daha da vahimi şu: Aralarında tanıdığım iyi eğitimli ve ünlülerin de bulunduğu onca insanın bu yalana inanıp tebrik etmesi, bununla yetinmeyip ‘müjde’yi RT etmesi, bu sahte hesabın 55 bin kişi tarafından takip edilmesi, her cazip paylaşıma inananlar için sosyal medya tuzaklarla dolu mayın tarlası gibi...
SOSYAL MEDYADA PATRON KİM?
ABD’de polisler tarafından öldürülen siyahi George Floyd’un ardından yapılan protestolar için Başkan Donald Trump, “Yağma başlarsa ateş açarız” diye paylaşım yaptı. Twitter, bu paylaşımı şiddet içerdiği için sınırlandırdı. Mark Zuckerberg, “Başkan Trump’ın paylaşımı Facebook’un kurallarını ihlal etmiyor” dedi.
#stophateforprofit (Kâr için nefrete son ver) kampanyası Zuckerberg’e geri adım attırmayınca 90 civarında dünyaca ünlü marka reklamlarını çekti. Facebook bu yüzden şimdiden 7.2 milyar dolar kaybetti. İlk kez gördüğümüz ‘Sosyal medyanın patronu kim?’ savaşının galibi bakalım hangisi olacak?
Facebook’un sahibi Zuckerberg mi, “Parayı veren düdüğü çalar” diyen reklamverenler mi, yoksa aboneler mi?
MASKE VE MESAFE YOKSA İNSANA DA SAYGISI YOK
İstanbul’un çeşitli semtlerinden, Bodrum ve Çeşme gibi tatil yerlerinden ekranlara ve de sosyal medyaya yansıyan video’larla fotoğraflara bakınca şaşırmamak elde değil.
O görüntüleri izleyince, gizlendiği ormanda savaşın bittiğinden habersiz yıllarca yaşayan Vietnamlılar gibi hissettim kendimi...
Koronavirüs bitti de benim mi haberim yok?
Kendini ve insanları düşünerek maskesiz sokağa çıkmayanlar, sokağa çıkınca sosyal mesafeye özen gösterenlere saygısızlık değil mi bu?
TRT’CİNİN ‘TORPİL’ İSYANI
Yıllarca TRT’nin çeşitli kademelerinde çalışan, bir dönem TRT 1’in kanal koordinatörlüğü görevini yürüten Kurtuluş Zeydan, artık İç Yapımlar Dairesi’nde yönetici. Aşiret mensubu Zeydan, TRT’ye girmek için torpil isteyenlerden öylesine bunalmış olmalı ki, Twitter’dan şu ‘zorunlu açıklama’yı yaptı: “Sevgili eş, dost ve akrabalarım. Dışarıdan nasıl görünüyor bilmiyorum, ama benim TRT’ye insan alacak gücüm, kudretim yok. Beni TRT’den sorumlu bakan ya da TRT genel müdürü gibi görmenizi anlıyorum, ama değilim. Ben memleketine layık olmak ve oradaki gençlere örnek olabilmek için gece gündüz çalışan, elinden geleni yapan bir memurum. Lütfen bana gönül koymayın, küsmeyin.”
GÜNÜN SÖZÜ
“Bir şeyi, hak edenden esirgemek kadar, hak etmeyene vermek de haksızlık.” (Nazan Bekiroğlu)