‘İskender’le öpüşen ‘Funda’yı öldürün!
“Kurtlar Vadisi Pusu”da “İskender Büyük”ü canlandıran Musa Uzunlar’ın dizide kızı “Funda”yı oynayan İpek Karapınar’la bir barda öpüşürken görüntülenmesi, dizi fanatiklerini fena halde kızdırdı.
Dizinin internet sitesini mesaj yağmuruna tutan “KVP fanatikleri”nin istediği şu:
Allah, Allah... Başka bir arzunuz?
Yani 50 yaşındaki Musa Uzunlar’ın yaptığı “doğru”, ama 25 yaşındaki İpek Karapınar’ın yaptığı “yanlış”, öyle mi?
Bu düşüncede olanların iki temel yanlışı var.
Birincisi, dizide olup bitenler tamamen senaristlerin hayal ürünü... Oyuncuların dizide canlandırdığı karakterleri, normal hayatta da sürdürmelerini beklemek, yanlışın önde gideni...
İkincisi, “öpüşme” dediğiniz eylem, iki kişinin isteğiyle olan bir şey... Başkalarını ilgilendirmez...
Varsayalım ki, “durumdan vazife” çıkardınız ve “Bu bizi ilgilendirir” dediniz!
Peki, öpüşme eylemini yapanlardan genç kız için “ölüm fermanı” çıkarıp, yaşlı erkeğe “yaşasın” deyip, ödüllendirmek “çifte standart” değil mi? “Suç” aynı, ama “ceza” farklı...
“Maço”luğun bu kadarına da pes yani! Ayrıca Musa Uzunlar ya da nam-ı diğer “İskender Büyük”, “lanetli” biri mi ki, öptüğü kız ölmeli! Yapmayın, etmeyin...
Her fırsatta bu tür çıkışlar yapıp, “Kurtlar Vadisi Pusu’yu izleyenlerin alayı maço” diyenlerin ekmeğine yağ sürmeyin.
Ben de “Kurtlar Vadisi Pusu”yu izleyenlerdenim...
Benim gibi milyonlarca “Kurtlar Vadisi Pusu” izleyicisinin de, “Funda’yı öldürün” diyenlerle aynı düşüncede olmadığından eminim. Emin olduğum bir şey daha var. Bu fanatikler, bu yazı nedeniyle beni e-posta mağduru edecekler, ama olsun...
Ne diyordu “Karşıyım” şarkısında Sezen Aksu:
“Atın ölümü arpadan, hadi gelin arkadan...”
Sevgiliyle el ele, ama birkaç adım gerisinde!
Kendimi bildim bileli sevmediğim adetlerden biridir... Çocukluğumda öyleydi, ama bugün bile tablo aynı, değişmedi... Bugün Anadolu’nun bazı şehirlerinde, el ele tutuşmaktan vazgeçtim, yan yana bile yürümez çoğu çiftler... Erkek birkaç adım önden yürür, kadın ise birkaç adım geriden...
Niye derseniz, adet böyledir...
Annelerinden, babalarından devraldıkları bu alışkanlığı, sorgusuz sualsiz onlar da sürdürmektedir.
Şov dünyasının bazı ünlü kadınlarında ve onların sevgililerinde de benzer bir alışkanlık var...
Bir davet ya da bir eğlence çıkışı sevgilileriyle çekilen ünlülerin görüntülerine dikkatli bakın, farkı fark edeceksiniz...
Genellikle el ele yürürler, ama nedense erkekler hep biraz daha öndedir... Gönlünü ve elini kaptırdığı erkekle nedense aynı hizada yürümekten kaçınan kadınların durumu hep, “Tut kolumdan, al götür beni” şeklindedir...
Sevgilisinin koluna girerek ya da onunla el ele ve de aynı hizada yürüyen kadın sayısı yok denecek kadar azdır.
Demek ki genlerimize sinmiş bu gelenek... Biraz asimile olmuş o kadar! Anadolu’da kadınlar, erkeğinin birkaç metre gerisinden yürüyor, İstanbul’da ise el ele de olsa, birkaç adım gerisinden...
Aman Tatlıses, haber sunmasın!
İbrahim Tatlıses, konuk olarak katıldığı Saba Tümer’in programında, kuracağı haber kanalında, reyting için haberleri kendisinin sunacağını açıklamış.
Tatlıses, şaka yapmış olmalı...
Çünkü haber spikerliği Tatlıses için en son yapacağı, hatta hiç yapmaması gereken bir iş...
Niye mi? İzah edeyim...
Bir kere “öfke kontrolü” diye bir şey yok Tatlıses’te...
Tepesi attı mı, ağzına geleni söylüyor...
Televizyonların ana haber bültenlerine, gazetelerin üçüncü sayfalarına bakın, ülkede sapıktan, caniden geçilmiyor... Kafası bozulan silaha sarılıyor, çoluk çocuk demeden katliam yapıyor...
Kimi, testereyle 19 yaşındaki sevgilisini doğruyor, kimi, 9 yaşındaki çocuğunu öldürüp tarlaya atıyor, sonra da 35 gün boyunca çocuğunu arayan zavallı anneyi oynuyor...
Şimdi böyle haberler Tatlıses’in önüne geldiğinde ne yapar? Benim tanıdığım Tatlıses, bu tür haberleri sunmakla kalmaz, hepsi için ayrı ayrı yorum yapar.
Bazen, bir zamanlar Ahmet Vardar’ın yaptığı gibi, “Müdürüm, oraya gelir sana gösteririm”, “Gelir senin kulağını çekerim” der, bazen de Reha Muhtar’ın Show Haber’de yaptığı gibi esip, gürler...
Ahmet Vardar- Reha Muhtar karışımı haber spikeri Tatlıses, her acı haberde adı geçen “kötü”lerin ağzına kendince acı biber sürer... Ondan sonra da o haber kanalı ha bire RTÜK’ten “Belgesel yayınlama” cezası yer...
“Kurtlar Vadisi Pusu”da Neco’nun canlandırdığı “Mehmet Fikret” ne diyor bu tip durumlarda?
“Demedi demeyin...”