Hülya Avşar'ı yazdım Twitter'da TT oldu

Twitter’ın temmuz-aralık 2020 dönemine ait şeffaflık raporuna göre hükümetlerden gazeteci ve haber kaynaklarının paylaşımlarının kaldırılması yönündeki talepte ocak-haziran dönemine kıyasla yüzde 26’lık artış oldu.
Rapora göre Hindistan hükümetinin gazeteci ve haber kaynaklarına ilişkin içerik kaldırma talebi bu yıl ilk kez ABD’yi geçti.
Türkiye, Hindistan’ın ardından Twitter’a en fazla talepte bulunan ikinci ülke. Bizden sonra Rusya ve Pakistan var.
Independent Türkçe’deki habere göre sosyal medya şirketine en fazla içerik talebinde bulunan ülke Japonya. Japonya’nın daha çok uyuşturucu madde ve kullanımı, müstehcenlik ve para aklama ile ilgili yasalara atıfta bulunduğu talepler, dünya genelinde şirkete iletilen talebin yüzde 43’ünü oluşturdu. kinci sırada Hindistan, üçüncü sırada Rusya var. Rusya’dan gelen taleplerin çoğunda intiharların teşvikini önleme yasasına atıfta bulunulduğu bildirildi.
Türkiye ise Twitter’a en fazla içerik kaldırma talebinde bulunan dördüncü ülke oldu
O tweet’lerde neler yazıldığını bilmeden Twitter’ın verilerini ‘hükümetlerin basın ve fikir özgürlüğüne müdahalesi’ gibi sunmak ne derece doğru?
Perşembe günkü ‘Hülya Avşar’a Ayvalık Belediye Başkanlığı teklifi’ yazım nedeniyle ‘Avşar Kızı’ uzunca bir süre Twitter
Türkiye Gündemi’nde bir numaraydı. Avşar’ı Twitter’da TT yapan yazım yüzünden bana iftira ve küfür tweet’i atan hesaplardan birini şikayet ettim. Gün bitmeden Twitter’dan yanıt geldi:
“İncelememizin ardından kurallarımızı ihlal eden hesabı kilitledik.”
Sosyal medya fikirlerin özgürce dile getirildiği ortamlar olmalı; yalan, iftira, küfür ve hakaret mecrası değil.

KALİTE DÜŞTÜ, FİYATLAR UÇTU

Kuzey Ege, tatil için en çok gittiğim bölge. O yüzden yıllardır Edremit, Akçay, Altınoluk ve Küçükkuyu’da en iyi sulu yemek nerededir, et ve balık hangi restoranda yenir bilirdim, ama anlaşılan o ki pandemi süreci ‘iyi yerler’ konusundaki ezberlerimi bozdu.
“Yemekleri çok iyidir” diye kilometrelerce yol yaparak gittiğimiz hiçbir restoranda beklediğimiz lezzet ve kaliteyi bulamadık. Çünkü, çoğu pandemi yüzünden kaybettikleri kalifiye elemanların yerini dolduramadı. Hal böyle olunca lezzetleriyle ünlü restoranlarda o eski tatlar, lezzetler tarih oldu.
3-5 gün önce işe başlayan tecrübesiz garsonlar neyse de değişen aşçılarla birlikte eski tatlar ve lezzetler de tarih oldu. Buna karşın fiyatlar telaffuz edilen tüm enflasyon oranlarından daha fazla arttı.
İstanbul-Balıkesir otobanındaki tesislerde pandemi kurallarına harfiyen uyulurken, turizm beldeleri için aynı şeyi söylemek imkansız.
Küçükkuyu’da öğle yemeği için gittiğimiz restorandaki garsonların hepsi maskesizdi. Müşterilerin yemek için maskeleri çıkardığı ortamda garsonlar maskesiz dolaşırsa ve onları denetleyen olmazsa bu ülkede bitmez korona....

AŞI YAPTIRMAYANLARA GETİRİLEN YASAKLAR

Le Figaro’nun internet sitesindeki son haber, koronavirüsüan önüne geçebilmek için ülkelerin ne gibi yasaklara başvurduğunun en çarpıcı örneği.
Cumhurbaşkanı Emanuel Macron, Fransa’da 12 yaş üstünde olup aşı yaptırmayanların AVM, restoran ve kültür merkezlerine erişimi yasak getirdiklerini açıkladı. Alınan kararların anayasaya uygun olup olmağı tartışılırken Macron, ağustos başında yasak kapsamının genişleyeceğini duyurdu.
Fransa’da trenler, uçaklar, barlar ve restoranların yanı sıra hastaneler ve huzurevleri gibi yerlere girişlerde de sağlık kartı mecburiyeti gelecek.
Demek ki neymiş?
‘Demokrasinin beşiği’ bir ülkede de yaşasanız, söz konusu toplum sağlığı ise bireysel özgürlükler anında düşüyor ikinci plana.

GÜNÜN SÖZÜ

“Bir insanın karakterini test etmek istiyorsan, ona yetki ver.” (Abraham Lincoln)