Elçin Sangu’nun ‘Kiralık Aşk’ dizisiyle ilgili itirafı, birçok insanın kendindeki potansiyeli görememesinin en çarpıcı örneği.
Oyuncu, kariyerinde büyük pay sahibi ‘Kiralık Aşk’ dizisinden aldığı teklifi iki kez reddetmesinin sebebini açıklarken ne dedi?
“Ümmü Hanım ikna etmeseydi ben şu anda yoktum yani, öyle söyleyeyim. Ümmü Hanım bana, ‘Kızım ne kaybedeceksin? Senin çok çocuksu bir enerjin var, bunu ekranda kimse göremedi. Nereye kadar dram? Bunu dene en azından. En fazla romantik komedi denemiş
olursun’ dedi. Ben öyle girdim o işe.”
Sangu’nun ısrarla “Ümmü Hanım” deyip, soyadını söylemeyi unuttuğu televizyoncu kim?
Yönetmen, yapımcı ve Exxen’in Genel Müdürü Ümmü Burhan...
Elçin Sangu’nun anlattığı olayın bir de Ümmü Burhan cephesi var. İşte ‘Kiralık Aşk’ta Elçin Sangu ile Barış Arduç’u ikili yapan ve o dönem Star TV’nin Drama Müdürü olan Ümmü Burhan’ın bu konuda söyledikleri:
“Kiralık Aşk’ı çalışırken, her projede bu oluyor, bir sürü cast konuşuluyor, en uygun kim
olur deniliyor. Elçin ile çok önce tanıştım ve çok beğenmiştim, daha henüz ekranda projesi yoktu. Müzik mezunu olarak tanıştık. Elçin’in normal enerjisini çok sevdim, çok beğendim. Acayip sıcak, acayip enerjik, çok çok iyiydi. Sonra onu ‘Öyle Bir Geçer Zaman Ki’de izledim. O kadar güzel duruyor ki. Daha sonra ona başka projeler de yapıldı. Nedense o projelerde mesafeli, durağan, ağır kadın, ağır kız halleri vardı. Sonra Elçin’in yeni bir projesi bitmişti. O kadar istiyor ki, onu. Senaryoda yazılan kız ile çok örtüştüğünü düşünüyordum. Elçin bile ’Emin misiniz bu kızın ben olduğuma’ demişti. Ben de ‘Yüzde 100 bu sensin’ demiştim. İçinde bu delilik, cesaret, eğlence, zeka her şeyi vardı. Barış’ı da herkes gibi daha öncesinde görmemiştim. Barış’ı da Gupse’nin (Özay) filminde görmüştüm, çok hoşuma gitmişti. Gözlerinde çok acayip bir kırılganlık vardı. Çok naif ve hüzünlü bir şeyi vardı. Barış’ın gözünde bir şey vardı, tanışınca da onu hissettim. İkisi de acayip derecede birbirine yakışıyordu. İyi partner oldular.”
Şimdiye kadar o kadar çok öykü okudum ünlülerin hayatlarındaki dönüm noktalarına ilişkin... Hepsinin öyküsü farklı. Kiminde şans, kiminde inanç ve hırs, kiminde de Elçin Sangu gibi dışarıdan bir bakış çıkarıyor kişideki potansiyeli ortaya... Kişinin içindeki ‘kinetik enerji’nin ‘potansiyel enerji’ye ne zaman dönüşeceği hiç belli olmaz. O yüzden her daim yeniliklere açık olmalı insan.
TİYATRO GALASINDA EŞTEN ÖPÜŞME İZNİ
18 Kasım 2021 tarihli magazin haberlerinden biri Selen Görgüzel’le ilgiliydi. ‘Seviyorsan Git Ayrıl Bence’ adlı oyunun galasında oyuncu İrfan Kangı’nın, salondaki Hamdi Alkan’dan eşi Selen Görgüzel’le öpüşmek için izin istediğine dair haber özetle şöyle:
“Üç kişilik komedi oyununda İrfan Kangı, Orçun Kaptan ve Selen Görgüzel Alkan sahne aldı.
Boşanmak üzere olan bir çiftin hikayesini konu alan oyunda Kangı, Ayhan, Selen Görgüzel Alkan ise onun boşanmak üzere olduğu Özlem rolündeydi.
Oyunun ilerleyen dakikalarında ise bir öpüşme sahnesi gerçekleşti. Sahne öncesi oyunu kesen Kangı’nın, eşini izlemeye gelen Alkan’a dönerek, “Hamdi Ağabey şimdi Selen Hanım’ı öpeceğim, ama sonra bu ilişkimizi etkilemesin. Öpebilir miyim? Benim eşim de burada, hanım beni eve almayacak” diyerek, izin istemesi herkesi güldürdü.”
Haberi okuduktan sonra şu soruların yanıtını merak ettim:
Hamdi Alkan, “Hayır” deseydi ne olacaktı?
Selen Görgüzel’i sahnede rol gereği öpmek için eşi Hamdi Alkan’dan izin isterken aynı soruyu niye kendi eşine sormadı?
Yoksa ‘Seviyorsan Git Ayrıl Bence’ adlı oyunun reklamı mıydı yapılan?
GÜNÜN SÖZÜ
“Cahil insan, bilmeyen insan değildir. Bilmek istemeyendir. Bilmediğiyle mutlu olandır.” (Platon)