Ali Eyüboğlu

Ali Eyüboğlu

aeyuboglu@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Daha düne kadar bizimkiler yapıyordu aynısını. İzin almadan Amerikalıların yaptıkları film ve dizilerin ‘en can alıcı’ yerlerini alıp, ‘esinlenme’ adına çekiyorlardı en gözde yerli dizi ve filmleri. Hey gidi günler
‘Çocuklar Duymasın’ın senaristi ve yapımcısı Birol Güven, twitter’daki bir dostundan öğrenmiş acı gerçeği. Ben de Birol Güven’in twitter’a yazdıklarından anladım Azerilerin ‘Çocuklar Duymasın’ dizisini kendisinden izin almadan çektiklerini.
Birol Güven’in twitter’da konuyla ilgili yazdıkları şunlardı: “‘Çocuklar Duymasın’ı Azerbaycan’da yeniden çekmişler. Hem de izinsiz:(
Adını da ‘Aramızda Qalsın’ koymuşlar.
Çocuklar Duymasın’ı Azeri oyuncularla izlemek benim çok hoşuma gitti, ama avukatlarımızın hoşuna gitmedi. Gereğini yapacaklar.”
Birol Güven’in verdiği linki tıklayıp, ben de izledim Azerilerin yaptığı işi.
Videoların altına Azerilerin yazdıkları yorumlara baktım.
Azeri Türkçe’siyle yazdıkları için yorumları, ne dediklerini net olarak değilse bile yaklaşık olarak anladım.
Çoğunun ortak görüşü şu:
“Çocuklar Duymasın dizisinin yerli versiyonu bu.”
O nedenle Birol Güven’in avukatlarının işi kolay.
Birkaç celsede kazanılacak bir dava gibi.

Haberin Devamı

Etme bulma dünyası
Hey gidi günler.
Daha düne kadar bizimkiler yapıyordu aynısını.
İzin almadan Amerikalıların yaptıkları film ve dizilerin ‘en can alıcı’ yerlerini alıp, ‘esinlenme’ adına çekiyorlardı en gözde yerli dizi ve filmleri.
Demek ki ‘etme bulma dünyası’ bu.
Bir eserin izinsiz kullanılması elbette ki sonuna kadar karşı olduğum bir konu. Ama işin şöyle de teselli eden bir yanı var.
Dizi işinde başkalarının taklit edeceği işler yapmaya başlamışız demek ki. http://www.youtube.com/ watch?v=I0vschai0z8’i tıklayıp ‘Aramızda Qalsın’ı izledim.
‘Taşfırın erkeği’ni oynayan Tamer Karadağlı’nın eline su bile dökemez, ama ‘Meltem’ rolünü denk gelen karakteri canlandıran Azeri oyuncu Camilla, Pınar Altuğ’dan daha seksi!
Azeri exar TV yöneticileri Birol Güven’den izin alıp bu diziyi yapsalardı, eminim bu onlara daha ucuza patlardı.
Devlet adamlarının deyimiyle İki devlet bir millet’ olduğumuz için Birol Güven, onlara mutlaka bir güzellik yapardı.
İzin almadıkları için işleri çok zor şimdi.

İŞTE TÜRKİYE’NİN PLATO ŞEHİRLERİ
Son zamanlarda Antalya, ikinci şehrim gibi oldu. Bir yıl içinde iş için kaç kez Antalya’ya geldiğimi ben de unuttum. Ama olsun.
Kışın bir türlü gitmediği yağmurlu, sisli ve soğuk İstanbul’dan kaçıp Antalya’ya gelmek, “Ha geldim, geliyorum” diyen yazın sıcak yüzünü hissetmek güzel.
Antalya’ya Antalya Kültür ve Sanat Vakfı’ndaki (AKSAV) Denetim Kurulu Üyeliği görevim için geldim. Gelir gelmez de turizm ve sinema adına atılmış güzel bir adımdan haberdar oldum.
Aslında Antalya’da böyle bir toplantı olduğunu tesadüfen öğrendim.
Cumartesi günü aradığım bir film yapımcısı arkadaşım Antalya’da ‘Plato Kentler’ toplantısında olduğunu söyledi.
Neymiş diye sorunca da, “İlginç şeyler olacak. Dönünce anlatırım” dedi.
Onun İstanbul’a döndüğü gün ben Antalya’ya, yani o toplantının yapıldığı şehre gittim.
Gider gitmez de, o toplantının içeriğini öğrendim.
Kültür ve Turizm Bakanlığı, sonunda Türkiye’nin doğal film platosu özelliği taşıyan bölgelerini yabancı filmlere açmak için bu yoldaki ilk ciddi adımını attı.
Türkiye’den sekiz ili, ‘Plato Şehirler’ olarak belirleyen bakanlık, bu şehirlerin yöneticileriyle ilk toplantısını yaptı.

Haberin Devamı

Sekiz ilden temsilci katıldı
Antalya’da gerçekleştirilen ‘Arama Konferansı’na, ‘Plato Şehirler’ olarak belirlenen Antalya, Bursa, Mardin, Nevşehir, Şanlıurfa, Diyarbakır, Hatay ve Trabzon’dan vali yardımcıları, belediye başkan yardımcıları, üst düzey yöneticiler ve Sivil Toplum Kuruluşları’nın (STK) yöneticileri katıldı.
Dünyada tepe örgütlenmesi Assosation Film Commisioner İnternational (AFCI) olan Uluslararası Film Komisyonerleri Birliği çerçevesinde gerçekleştirilen bu oluşum, illerde kurulacak ‘Film Komisyonları’na, yabancıların oralarda film çekmesi için şu olanakları sağlayacak.
İllerdeki ‘Film Komisyonları’, yabancı film yapımcısı adına o ilde çekilecek film için tüm yasal izinleri alacak.
Böylece yabancı filmciler, Türkiye’de kalacakları sınırlı zaman içinde yasal prosedürlerle vakit kaybetmeyip, sadece işlerine odaklanmış olacak.
Bu uygulamayı dünyada başlatan ülkelerin başında gelen Ürdün, Yeni Zelanda ve Kanada’dan da konuşmacıların katıldığı Antalya’daki ilk toplantıda, ‘Bürokratik hantallıktan bürokrasiden arınmış akışkanlığa’ başlığı altında bir sunum yapan Antalya Büyükşehir Belediye Başkan Danışmanı ve AKSAV Genel Müdürü Göksel Kumsal, “Kültür ve Turizm Bakanlığı Türkiye’yi; yabancı filmciler için doğal bir platoya çevirme yolundaki ilk ciddi adımı attı. İleride Türkiye’nin turizmine büyük katkı sağlayacak bir proje bu” dedi.
İlk adım atıldı, bakalım bürokrasi devamının gelmesine izin verecek mi?