Otomobilini hatalı park edenlerden şikayetçi misiniz?
Yalnız değilsiniz o zaman…
Bencil sürücülerin sadece bizde olduğunu sanıyorsanız, yanıldınız.
Çünkü İngiltere gibi, medeniyetin kuralları toplumda yer ettiği için yazılı anayasası bile olmayan bir ülkede bile yeterince var bu bencil sürücülerden.
Türklerin hatalı park edenlerle mücadele yöntemleri belli:
Otomobili çizmek, sileceklerini kaldırmak, kırmak, ağır sözlerin yazılı olduğu notu camla silecek arasına sıkıştırmak, gerektiğinde kavga etmek…
İngilizlerin bencil sürücülerle mücadelesi ise farklı oldu.
selfishparker.com adlı bir internet sitesi açan İngilizler, hatalı park eden vatandaşlarını teşhir etmeye başladı.
Park ihlalini gören İngilizler, çektikleri fotoğraf veya videoları anında siteye yüklüyor ve sosyal medyadan da paylaşıyor.
Londra gibi park yerinin çok değerli olduğu bir metropolde, hatalı park ederek başkasının hakkını gasp edenler böylece anında teşhir ediliyor tüm ülkede…
Aynısını biz de yapsak fena olmaz valla!
BU BAYRAM TATİLİNİ KİTAPLARLA GEÇİRDİM
“Boş zamanlarda ne yaparsınız?” sorusuna, “Kitap okurum” diye yanıt verenlerden misiniz yoksa kitap okumak için zaman ayıranlardan mı?
Ben ikinci gruptanım...
Nasıl yemek için boş zaman beklemeyip, ihtiyaç duyduğumuzda vakit ayırıyorsak, insanın kendisini zenginleştiren kitaplar için de zaman ayırmasına inananlardanım.
“Okunacaklar” üst üste birikip, küçük bir dağ oluşturmaya başlayınca bu bayram kitap okumaya bolca zaman ayırdım.
Güngör Abi’nin (Uras) “Sanayileşecektik, Büyüyecektik, N’oldu Bize?” kitabıyla başladım okuma mesaisine...
Yıllardır Milliyet’teki yazılarında ekonomiyi “Ayşe Teyze”nin anlayacağı dilde anlatan Güngör Abi, kitabında da aynısını yaptı.
Ekonomi dersi
Doğan’dan çıkan kitapta Ayşe Teyze sordu, Güngör Hoca, Türklerin ekonomik kalkınma mücadelesini şöyle özetledi:
“Osmanlı’dan bu yana sanayileşmeye, kalkınmaya çabalıyoruz. Niyetimiz iyi de, netice kötü...
Bu durumdan kurtulmanın tek yolu, planlı ekonomiye dönmek, yeni bir ‘Atılım Programı’ ile sanayileşmeye, kalkınmaya yönelmektir.”
Vatansız yaşamak
Bayram kitaplarımdan ikincisi, Özge Uzun’un ikinci kitabı oldu. “Sizin Hiç Maviniz Var mı?” adlı ilk yazılı eseri “Yılın Kitabı” seçilen Uzun, “Kalbimin Ses Telleri”nde ise çoğu kez kısılmaya çalışılan ses tellerini niye aldırmadığını anlattı. İnkılap’tan çıkan kitapta, dünyayı kurtaracaklarına inandığı kadınların, dünyayı kendileri için nasıl cehenneme çevirdiklerini yazan Uzun’da çok okunacak köşe yazarının ipuçları var.
İran Irak savaşı yüzünden Tahran’dan kaçıp Türkiye’ye sığınan Shahzadeh N. İgual’ın ailesiyle yaşadıklarını yazdığı “Tahran’ın Kırmızı Sirenleri” bir solukta bitti.
Bayramın yarısında üç kitap bitti, sırada üç kitap daha var. Şarkıcı Ege’nin “İsyan”ı, Ayşe Ebru Tezcan’ın “Çöl Rüyası” ve Paula Hawkins’in “Karanlık Sular”ı bugün, yarın okumam gereken kitaplar.
GÜNÜN SÖZÜ
Meşhur beach’ler beni iter. İnsan kokusu alamam oralarda, egolar kokar çünkü. (Psikolog Aysun Bal)