Gençler aromalı, orta yaşlılar filtre kahve istiyor
Gençler aromalı, orta yaşlılar filtre kahve istiyor
|
Dilek SANCILI
Kahveyi biz yıllarca iki çeşit olarak yani klasik Türk kahvesi ve neskafe (aslında Nescafe markanın adı ama biz bu tür kahveleri hep o isimle andık) olarak bildik. Oysa kahve ağacının kiraza benzeyen meyvesinin çekirdeklerinin birçok karmaşık işlemden geçirilmesi ile elde edilen kahvenin pek çok çeşidi bulunuyor.
Aromalı, aromasız ve kafeinsiz olarak ve yumuşaklık - sertlik derecelerine göre ayrılan, sadece Ekvator kuşağındaki bölgelerde yetişen kahve tüm çeşitleriyle artık ülkemizde de bulunuyor. Girdiğimiz tüm kafelerde onlarca tür kahveye rastlayabiliyoruz. Ayrıca sadece kahveleriyle göze çarpan küçük dükkanlar da açıldı.
Kahve ağacı Arabica ve Robusta olarak ikiye ayrılıyor. Kahvelerin iyisi büyük taneli olan Arabica. Kahve endüstrisi ise Gurme kahve ve Market kahve olarak ikiye ayrılıyor. Gurme kahve tek tek elle toplandığı için Market kahvesinden daha pahalıya satılıyor.
Kahvenin böyle ilgi görmesi ve kahve çeşitlerinin artmasıyla kafelerin sayısı da epey arttı. Üstelik bu kafelerde çeşit ve seçenek bolluğu da dikkat çekiyor.
14 aydır Beyoğlu'nda kahveseverlere hizmet veren Cafe Frappe kahvede çeşitlilik konusunda oldukça iddialı. Kafenin hem ortaklarından hem de işletmecilerinden Melih Doğan, Türk kahvesi ve neskafenin yanı sıra zamanla filtre kahvenin, ardından da espressonun hayatımıza girmesiyle birlikte kahve dünyamızın bir anda canlandığını söylüyor. Cappucino ile birlikte aromalı kahve çeşitleri de artmış. "Zaten son iki üç seneden beri de özellikle gençler aromalı kahvelere ilgi gösterirken orta yaşlılar ise daha mönüye bile bakmadan filtre kahve istiyorlar," diyor Doğan. Kullandıkları kahveleri Kenya, Kolombiya, Etiyopya ve Jamaika gibi dünyanın en iyi kahvelerinin üretildiği yerlerden getirdiklerini söyleyen Doğan, özellikle Abdullah Öcalan'ın Kenya'da yakalanmasından sonra Kenya kahvesinin daha popüler olduğunu belirtiyor.
Bizim ilgimizi Amerikalıların içtiği spesiyal bir kahve olan Cafe Mocca çekiyor. Çünkü bu kahve farklı tonlarda 4 renk içeriyor. Bir bardağın içinde neredeyse kahverenginin tüm tonlarını görebiliyorsunuz. Ayrıca bu kahvenin karamelli ve çikolata soslu iki çeşidi var. Tadı ise sert kahvelerden hoşlanmayanlar için ideal. Bir diğeri ise kafeye adını da veren bir Yunan kahvesi olan Cafe Frappe. Özellikle yazın çok fazla ilgi çekiyormuş. Bunların yanı sıra en çok talep edilenler Rain Forest Nut ve French Melon. Hepimizin bildiği gibi Türk kahvesi her zaman yanında bir bardak suyla içilir. Peki dünyanın diğer yörelerine ait kahvelerin bu tür özellikleri var mı? Sorumuza Doğan şöyle cevap veriyor: "Espressonun yanında da su veriyoruz. Diğer çeşit kahvelerimizin yanında ise 'kuki' dediğimiz küçük kurabiyeler verilir. Ama yazın özellikle çilek veriyoruz. İtalya veya Fransa'da hangi kafeye giderseniz gidin kahvenin yanında mutlaka çilek verirler. Çilek kahveyle birleştiği zaman ağızda çok hoş bir tat bırakır."
Cafe Frappe'nin hem sahibi hem de işletmecileri olan Melih Doğan, Nevra Çeviksoy, Osman Yetkin mekanlarını 'Kahve Cumhuriyeti' olarak tanımlıyorlar. Kafede ayrıca ev yapımı pasta, kek ve salata da bulunuyor.
Kahve Dünyası
Dünyanın her yerinden gelen kahveleri Nişantaşı'ndaki John's Coffee World'de 1995 yılından beri Türk tüketicisine sunuluyor. Ayrıca kahve kültürü konusunda oldukça derin bilgileri de vermekten zevk duyan işletme yetkilileri her damak zevkine uygun bir kahveyi Coffee World'de bulmanın mümkün olduğunu belirtiyorlar. Örneğin kafeine karşı hassassanız kafeinsiz kahve çekirdeklerinden alabiliyorsunuz. Yok eğer biraz kafeinden bir şey olmaz diyorsanız kahveye Arabica karıştırarak lezzeti tamamlayabiliyorsunuz. Kafeinsiz kahve örnekleri ise Colombia Decaf, Hazelnut Decof (fındıklı) ve French Vanilla Decof (vanilyalı).
John's Coffee World'den Loni Sevik kahvenin pişirimi ve saklanması konusunda şu hususlara dikkat etmemizi öneriyor:
Evde içimlik olarak aldığımız kahveyi her şeyden önce orijinal paketinde saklamalıyız. Eğer poşet tekrar kapatılamıyorsa, kahveyi ambalajı ile hava geçirmez bir kavanozda kuru ve karanlık bir ortamda saklarsak, iki hafta tazeliğini koruyacaktır.
İyi bir kahve için kahve çekirdek olarak alınıp pişirilmeden hemen önce gerektiği kadar öğütülmelidir. Bu şekilde hem kahveniz çekirdek halinde saklandığı için tazeliğini daha uzun süre korur hem de daha lezzetli kahveler pişirebilirsiniz.
Kahve çevresindeki kokuları emdiği için ayrı saklanmalıdır.
İyi bir kahve için gereken su sıcaklığı 95 - 97 santigrat derecedir. Ayrıca kahve bir kere pişirildikten sonra tekrar ısıtılmamalıdır.
Nasıl çayın lezzeti porselen demlikte gizliyse iyi ve lezzetli bir kahvenin yolu da 'bodum'dan geçiyor. Bodum kahve yapmayı sağlayan bir alet.
Dünya kahvelerinin lezzeti için püf noktalar böyleyken lezzetli bir Türk kahvesi için dikkat edilmesi gerekenler de şöyle sıralanabilir: Özellikle soğuk suyla, hafif ateşte pişirilecek. Cezvenin bakır olması da kahveye ayrı bir lezzet katıyor. Hepimizin bildiği gibi Türk kahvesi kız istemede önemli bir yer tutar. Kahvenin köpüklü olması kızın verileceği anlamına gelirken köpüksüz kahve pek şansınız yok anlamına geliyor. O yüzden istenilecek kızların eğer evlenmeye niyetleri varsa yukarıdaki kriterlere uygun kahve pişirmesi gerekiyor.
Kahvenin kökeni
15. yüzyılda Calve adlı bir çoban koyun güderken kahvenin ana maddesi olan kırmızı bitkiyi yiyenlerin hoplayıp zıpladıklarını görür. Bu bitkileri toplar, evde suyunu çıkarır ve bunu uykusuz kalmak zorunda olan keşişlere götürür. Keşişlerle birlikte önce Etiyopya'ya, sonra da Arabistan Yarımadası'na geçen kahve, Osmanlıların Viyana seferi sırasında da tüm Avrupa'ya yayılır. Hatta kahvenin yanında yenilen kruvasanın da şeklini Osmanlı bayrağındaki ayyıldızdan aldığı söyleniyor. ABD ise kahveyle İngiltere'den gelen çaylara yüksek vergi ödenmesi nedeniyle tanıştı. Boston Tea Party adı verilen ünlü günde, yüksek vergi nedeniyle tüm çay gemileri yakılmış ve İngilizlere karşı isyan başlamıştı. Ardından da ABD'de kahve çayın yerini almıştı. Dünyada hazır kahveyi ilk kez 1938 yılında Nestle üretti.
Nereden alınır ve nerede içilir?
Cafe Frappe, 0212 293 15 24
John's Coffee World, 0212 233 82 94
Çay - Kahve, 0216 355 40 41
Schlotzsky's Deli, 0216 411 62 62
Vakkorama Akmerkez, 0212 282 09 65
Köy Cafe, 0212 560 81 00
Marks & Spencer Nişantaşı, 0212 233 35 11
Aromalı, aromasız ve kafeinsiz olarak ve yumuşaklık - sertlik derecelerine göre ayrılan, sadece Ekvator kuşağındaki bölgelerde yetişen kahve tüm çeşitleriyle artık ülkemizde de bulunuyor. Girdiğimiz tüm kafelerde onlarca tür kahveye rastlayabiliyoruz. Ayrıca sadece kahveleriyle göze çarpan küçük dükkanlar da açıldı.
Kahve ağacı Arabica ve Robusta olarak ikiye ayrılıyor. Kahvelerin iyisi büyük taneli olan Arabica. Kahve endüstrisi ise Gurme kahve ve Market kahve olarak ikiye ayrılıyor. Gurme kahve tek tek elle toplandığı için Market kahvesinden daha pahalıya satılıyor.
Kahvenin böyle ilgi görmesi ve kahve çeşitlerinin artmasıyla kafelerin sayısı da epey arttı. Üstelik bu kafelerde çeşit ve seçenek bolluğu da dikkat çekiyor.
14 aydır Beyoğlu'nda kahveseverlere hizmet veren Cafe Frappe kahvede çeşitlilik konusunda oldukça iddialı. Kafenin hem ortaklarından hem de işletmecilerinden Melih Doğan, Türk kahvesi ve neskafenin yanı sıra zamanla filtre kahvenin, ardından da espressonun hayatımıza girmesiyle birlikte kahve dünyamızın bir anda canlandığını söylüyor. Cappucino ile birlikte aromalı kahve çeşitleri de artmış. "Zaten son iki üç seneden beri de özellikle gençler aromalı kahvelere ilgi gösterirken orta yaşlılar ise daha mönüye bile bakmadan filtre kahve istiyorlar," diyor Doğan. Kullandıkları kahveleri Kenya, Kolombiya, Etiyopya ve Jamaika gibi dünyanın en iyi kahvelerinin üretildiği yerlerden getirdiklerini söyleyen Doğan, özellikle Abdullah Öcalan'ın Kenya'da yakalanmasından sonra Kenya kahvesinin daha popüler olduğunu belirtiyor.
Bizim ilgimizi Amerikalıların içtiği spesiyal bir kahve olan Cafe Mocca çekiyor. Çünkü bu kahve farklı tonlarda 4 renk içeriyor. Bir bardağın içinde neredeyse kahverenginin tüm tonlarını görebiliyorsunuz. Ayrıca bu kahvenin karamelli ve çikolata soslu iki çeşidi var. Tadı ise sert kahvelerden hoşlanmayanlar için ideal. Bir diğeri ise kafeye adını da veren bir Yunan kahvesi olan Cafe Frappe. Özellikle yazın çok fazla ilgi çekiyormuş. Bunların yanı sıra en çok talep edilenler Rain Forest Nut ve French Melon. Hepimizin bildiği gibi Türk kahvesi her zaman yanında bir bardak suyla içilir. Peki dünyanın diğer yörelerine ait kahvelerin bu tür özellikleri var mı? Sorumuza Doğan şöyle cevap veriyor: "Espressonun yanında da su veriyoruz. Diğer çeşit kahvelerimizin yanında ise 'kuki' dediğimiz küçük kurabiyeler verilir. Ama yazın özellikle çilek veriyoruz. İtalya veya Fransa'da hangi kafeye giderseniz gidin kahvenin yanında mutlaka çilek verirler. Çilek kahveyle birleştiği zaman ağızda çok hoş bir tat bırakır."
Cafe Frappe'nin hem sahibi hem de işletmecileri olan Melih Doğan, Nevra Çeviksoy, Osman Yetkin mekanlarını 'Kahve Cumhuriyeti' olarak tanımlıyorlar. Kafede ayrıca ev yapımı pasta, kek ve salata da bulunuyor.
Kahve Dünyası
Dünyanın her yerinden gelen kahveleri Nişantaşı'ndaki John's Coffee World'de 1995 yılından beri Türk tüketicisine sunuluyor. Ayrıca kahve kültürü konusunda oldukça derin bilgileri de vermekten zevk duyan işletme yetkilileri her damak zevkine uygun bir kahveyi Coffee World'de bulmanın mümkün olduğunu belirtiyorlar. Örneğin kafeine karşı hassassanız kafeinsiz kahve çekirdeklerinden alabiliyorsunuz. Yok eğer biraz kafeinden bir şey olmaz diyorsanız kahveye Arabica karıştırarak lezzeti tamamlayabiliyorsunuz. Kafeinsiz kahve örnekleri ise Colombia Decaf, Hazelnut Decof (fındıklı) ve French Vanilla Decof (vanilyalı).
John's Coffee World'den Loni Sevik kahvenin pişirimi ve saklanması konusunda şu hususlara dikkat etmemizi öneriyor:
Nasıl çayın lezzeti porselen demlikte gizliyse iyi ve lezzetli bir kahvenin yolu da 'bodum'dan geçiyor. Bodum kahve yapmayı sağlayan bir alet.
Dünya kahvelerinin lezzeti için püf noktalar böyleyken lezzetli bir Türk kahvesi için dikkat edilmesi gerekenler de şöyle sıralanabilir: Özellikle soğuk suyla, hafif ateşte pişirilecek. Cezvenin bakır olması da kahveye ayrı bir lezzet katıyor. Hepimizin bildiği gibi Türk kahvesi kız istemede önemli bir yer tutar. Kahvenin köpüklü olması kızın verileceği anlamına gelirken köpüksüz kahve pek şansınız yok anlamına geliyor. O yüzden istenilecek kızların eğer evlenmeye niyetleri varsa yukarıdaki kriterlere uygun kahve pişirmesi gerekiyor.
Kahvenin kökeni
15. yüzyılda Calve adlı bir çoban koyun güderken kahvenin ana maddesi olan kırmızı bitkiyi yiyenlerin hoplayıp zıpladıklarını görür. Bu bitkileri toplar, evde suyunu çıkarır ve bunu uykusuz kalmak zorunda olan keşişlere götürür. Keşişlerle birlikte önce Etiyopya'ya, sonra da Arabistan Yarımadası'na geçen kahve, Osmanlıların Viyana seferi sırasında da tüm Avrupa'ya yayılır. Hatta kahvenin yanında yenilen kruvasanın da şeklini Osmanlı bayrağındaki ayyıldızdan aldığı söyleniyor. ABD ise kahveyle İngiltere'den gelen çaylara yüksek vergi ödenmesi nedeniyle tanıştı. Boston Tea Party adı verilen ünlü günde, yüksek vergi nedeniyle tüm çay gemileri yakılmış ve İngilizlere karşı isyan başlamıştı. Ardından da ABD'de kahve çayın yerini almıştı. Dünyada hazır kahveyi ilk kez 1938 yılında Nestle üretti.
Nereden alınır ve nerede içilir?
Cafe Frappe, 0212 293 15 24
John's Coffee World, 0212 233 82 94
Çay - Kahve, 0216 355 40 41
Schlotzsky's Deli, 0216 411 62 62
Vakkorama Akmerkez, 0212 282 09 65
Köy Cafe, 0212 560 81 00
Marks & Spencer Nişantaşı, 0212 233 35 11