BU HAFTA
BU HAFTA
FİLM
Hayaller dünyasında bir gezinti
Çizgi film sever misiniz? Ben bayılırım. Hep çizgi filmlerin o varolmayan dünyasında yaşamak, o varolmayan karakterleri olmak istemişimdir. Hani bir çizgi film geldiğinde hemen çocuklara anons yapılır ya, ben bu anonsları üzerime alıyorum. Hiç çocukça değil, aksine, çizgi filmlerin içindeki sanat unsuru diğer filmlere göre daha yüksek. Özellikle Walt Disney filmleri bu konuda başı çekiyor. İşte bu hafta Walt Disney’in “Fantasiaösı gösterime giriyor. Daha doğrusu “Fantasia 2000". İlk defa 1940’lı yıllarda gösterime giren Fantasia halk tarafından büyük bir ilgiyle karşılanmış. Walt Disney de her yıl yeni bir Fantasia’yı izleyiciye sunmaya karar vermiş. Fakat çeşitli ekonomik sebeplerden dolayı bu hayalini gerçekleştirememiş. Şimdiki Fantasia’yı yaratan Walt Disney’in yeğeni Roy Disney. Walt Disney tarafından zamanın en son teknolojisiyle çekilen film bugün de aynı şekilde en son teknoloji kullanılarak izleyiciye hazır hale getirilmiş. 8 bölümlük filmin sadece bir bölümünün aslı korunmuş, geri kalan yedi bölüm ise yeniden çekilmiş. Aslı korunan bölüm The Sorcerer’s Apprentice. Filmden büyük bir keyif alacaksınız. Bir çizgi filmin, güldürmenin yanı sıra hüzünlendirebileceğine tanık olacaksınız. Hem çizgi film teknolojisiyle bambaşka dünyalara gideceksiniz, hem de klasik müziğin tadını çıkaracaksınız. Bir film daha fazla övülemez, gidersiniz artık.
KONSER
Babylon’da kesintisiz eğlence
Babylon etkinlikleri kapsamında bu hafta Ayşegül, Radio Oxi - Gen ve James Carter var. Türkü albümleriyle dikkat çeken Ayşegül, müzik hayatına üniversite yıllarında Grup Yorum’da solist olarak başlamış. İlk albümü “Güzelleme" 90’lı yıllardaki “türkü patlamasıöna sebep olmuş. Bu albümü türkü albümleri arasında farklı bir yere sahip, çünkü ağırlıklı olarak bağlama yerine gitar kullanılmış. Ayşegül “Güzelleme 1öin yanında, “Güzelleme 2" ve “Güzelleme 3" albümlerinin ardından caz kalıplarının kullanıldığı “Güz" albümü ve “Güzelleme 4" albümleriyle 25 Ekim’de Babylon’da. Babylon’un bu haftaki diğer konuğu ise cazın ilk rock starı olarak tanınan James Carter. Serbest caz stilini solid funk groove ile birleştirerek rahatça dinlenebilen hareketli, kıpır kıpır bir sound yaratmayı amaç edinen Carter’ın en önemli özelliği gospel, blues, swing, pop, funk ve free - caz arasında rahatça gidip gelebilmesi. James Carter 27 - 28 Ekim ‘de Babylon’da. Biletlerinizi Biletix gişelerinden ve Biletix çağrı merkezinden alabilirsiniz.
Biletix Satış Noktaları: Beyoğlu ve Ortaköy Raksotek Mağazaları, Caddebostan Galleria, Maslak, Merter ve Göztepe - Soyak MMM Migros, Akmerkez, Taksim ve Suadiye Vakkorama
Biletix Çağrı Merkezi: (0216) 454 15 55
TİYATRO
Bu oyunlar kaçırılmaz
Şehir Tiyatroları’nın haftalık oyunlarından haberlere devam ediyoruz. İşte 23 - 29 Ekim arası oyunlar: Kenan Işık’ın yazıp yönettiği Aşk Hastası, Haldun Taner’in yazıp Orhan Alkaya’nın yönettiği Sersem Kocanın Kurnaz Karısı, Rustam İbrahimbekov’un yazıp yönettiği Arslana Benzer, Gülsün Siren’in yazıp Engin Gürmen’in yönettiği Pembe Konağın Gelinleri ve Halit Ziya Uşaklıgil’in romanından Tarık Günersel’in oyunlaştırıp Hakan Altıner’in yönettiği Aşk - ı Memnu. Oyunlar, şehir tiyatrolarının farklı salonlarında her hafta dönüşümlü olarak oynanıyor. Kendi bölgenize yakın tiyatroda istediğiniz oyunu kaçırmanız halinde üşenmeyin diğer bölgelerdeki tiyatroları deneyin.
KİTAP
Doğaüstü bir özürlü
Bu hafta özürlülerin dünyasına ve toplumun onlara bakış açısına tanık olacağız. İsveçli yazar Majgul Axellson’un Nisan Cadısı isimli kitabı özürlü Desiree’nin hayatını anlatıyor. Doğuştan spastik olan Desiree, annesi tarafından çocuk bakım evine verilir. Kırk iki yıl boyunca burada kalan Desiree, annesi tarafından koruyucu annelik yoluyla bakıp yetiştirdiği üç kızın hayatını gözlem altına alır. Desiree özürlü olmasının yanında üstün zekâlıdır ve doğaüstü güçleri vardır. O bir Nisan Cadısı’dır. Başkalarının vücuduna girip onlar aracılığıyla birtakım şeyler yapabilmektedir. Desiree evde olduğu sürece annesinin yetiştirdiği üç kızı biraz kıskançlıkla izler fakat onların da hayatının toz pembe olmadığını görür. Nisan Cadısı, özürlü bir insanın aileye olan ihtiyacını, yalnızlığını, korkularını, toplumun onlara bakış açısını anlatan sürükleyici bir kitap. Okurken kimi zaman umutsuzluğa kapılabilir, kendinizi çaresiz hissedebilirsiniz ama kitabı elinizden bırakamayacaksınız. Bu arada Nisan Cadısı İsveç’te iki yıl en çok satan kitapların başında yer almış ve 1997’de de August Ödülü’nü alarak Avrupa Birliği Kitap Yarışması’nda İsveç’i temsil edecek kitap seçilmiş.
SERGİ
Sanata doyulmaz
Fahr El Nissa Zeid resim sergisi EKAV Sanat Galerisi’nde devam ediyor. Sanatçının yurtdışında yaptığı ve Türkiye’de bugüne kadar hiç sergilenmemiş eserleri Erol Kerim Aksoy Vakfı Sanat Galerisi’nde sergileniyor. Galeride resim sergilerinin yanında konser ve konferanslar da verilecek. EKAV Sanat Galerisi ayrıca genç sanatçıların sergilerine de yer verecek. Fahr El Nissa Zeid resim sergisi 2 Aralık’a kadar gezilebilir.
EKAV Sanat Galerisi Adres: Büyükdere Cad. No: 163
Esentepe / İstanbul (İktisat Genel Müdürlük binası yanı)
ALBÜM
Biraz da saksafon dinleyin
İsveçli bir yazardan sonra İsveçli bir müzisyenle devam ediyoruz. Aslında tam olarak İsveçli değil. İlhan Erşahin’in annesi İsveçli babası Türk. Kendisi de İsveç’te büyümüş. Tenor saksafonda büyük bir yetenek olarak görülen Erşahin, son albümü Virgo’yu müzikseverlere sunuyor. Bundan önce “Home", “She Said" ve “Three" albümleriyle tanınan Erşahin, Virgo’nun tanıtımını Türkiye’de çeşitli yerlerde verdiği konserlerinde yaptı. Ünlü Amerikalı “rapöçi Saul Williams’ın sözleriyle katkıda bulunduğu albümün kayıtları New York’ta yapılmış. Albüme ismini veren “Virgo" başak anlamına geliyor.
Kaynak: D&R
Kaynak: D&R
Kaynak: D&R
Kaynak: D&R