Tedarik zinciri toparlanma mücadelesinde
Enerji krizi ve enflasyon küresel ekonomi için önemli bir endişe kaynağı olmayı sürdürürken, tedarik zincirinin toparlanma mücadelesi devam ediyor.
Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınıyla küresel ticarette arz-talep dengesinin bozulması, deniz taşımacılığında lojistik sıkıntıları beraberinde getirmiş, konteyner darboğazıyla başlayan sorunlar navlun fiyatlarındaki artışlarla devam etmişti.
Mal talebindeki artışla navlun fiyatları 10'a katlanmış, konteyner bulmak zorlaşmıştı. Uzak Doğu-Avrupa hattında Kovid-19 öncesinde 2 bin dolar seviyesinde olan navlun fiyatları, 20 bin dolara dayanmıştı.
Başta Çin’in olmak üzere kömüre olan talepte ve hemen hemen bütün ülkelerde artan enflasyon oranları nedeniyle mal talebinde yaşanan ivme kaybının limanlarda görülen yoğunluğu hafifletmesiyle navlun bedellerindeki düşüş dikkati çekmeye başladı.
Deniz yolu taşımacılığında talebin azalmasıyla yaşanan darboğazın hafiflemesi bekleniyor
Navlun piyasasındaki taşımacılık ücretlerinin göstergesi olarak bilinen Baltık Kuru Yük Endeksi'nin (Baltic Dry Index-BDI) ekim ayı başında 5 bin 650 puan ile 2008'den bu yana kaydedilen en yüksek seviyeye ulaşmasının ardından düşüş eğilimine geçtiği görülüyor. Küresel ekonominin öncü göstergelerinden olan endeks, 19 Kasım itibarıyla 2 bin 450 puanın altında seyrediyor.
Bu düşüşe rağmen küresel ekonomide devam eden arz darboğazları önemli bir endişe kaynağı olmayı sürdürürken, dünya ticaretinin yaklaşık yüzde 90'ına aracılık eden deniz yolu taşımacılığında talebin azalmasıyla, yaşanan darboğazın hafiflemesi bekleniyor.
Alibra Shipping'in verilerine göre, Atlantik ve Pasifik Okyanusu rotaları için 6 aylık sözleşmeler, en büyük kuru yük gemileri (capesize-150 bin ton ) için sırasıyla günlük 54 bin dolar ve 52 bin 500 dolara mal oluyor. Pasifik rotaları, bir yıllık kontratlar için 36 bin dolara ve 2 yıllık için de 26 bin dolara düşüyor. Altı aylık sözleşmeler ile 2 yıllık sözleşmeler arasında çok ciddi bir fiyat farkı olması dikkati çekiyor.
Yüksek enflasyon tüketici talebine ivme kaybettiriyor
Çin'de artan demir cevheri stokları ve Pekin’in kömür piyasasına yaptığı müdahalelerin büyük kuru yük gemilerine olan talebi yavaşlattığı belirtiliyor. Yüksek düzeyde seyreden enflasyon oranları da tüketici talebine ivme kaybettiriyor.
Ayrıca Batılı ithalatçıların ağustos ayında yeni yıla hazırlıklarıyla başlayan yoğun sezonun sona ermesiyle birlikte navlun ücretleri son haftalarda düşerken, fiyatların normale dönmesinin ise 24 ayı bulabileceği tahmin ediliyor.
Uluslararası Para Fonu’na (IMF) göre, tedarik zinciri aksamalarının devam etmesi veya enflasyon beklentilerinin kısa dönemli fiyat hareketleriyle bozulması durumunda dünyanın bazı bölgelerinde enflasyon daha kalıcı hale gelebilecek.
Uzmanlar, tedarik zincirini ve fiyatlandırma baskılarını daha da hafifletmek için gelişmekte olan ülkelerdeki Kovid-19 aşılamanın desteklenmesi çağrısında bulunuyor.
BM'den "yüksek nakliye maliyetleri küresel enflasyonu artırır" uyarısı
Öte yandan Birleşmiş Milletler Ticaret ve Kalkınma Konferansı (UNCTAD), küresel tedarik zinciri krizi nedeniyle artan nakliye maliyetlerinin dünya genelinde enflasyonu daha da artıracağı konusunda uyarıyor.
UNCTAD, küresel nakliye ücretlerinin 2022’de yüksek kalması durumunda küresel tüketici fiyatlarını yüzde 1,5 artıracağını tahmin ediyor.
UNCTAD uzmanları, ekonomileri ithalata dayalı gelişmekte olan ülkelerin, yüksek nakliye maliyetlerinden daha fazla etkileneceğini vurguluyor.
Oslo merkezli uluslararası gemi brokeri Fearnleys'in verileri ise Batı Avustralya'dan Çin'e giden demir cevheri rotasının yüzde 17 ve Brezilya'dan Çin'e giden demir cevheri rotasının yüzde 8 düşmesinin ardından piyasada boş gemi sayısının arttığını ortaya koyuyor.
"Navlun fiyatları hala nispeten yüksek"
Gemi brokeri Alibra'nın Araştırma Müdürü Rebecca Galanopoulos Jones, AA muhabirine yaptığı açıklamada "Baltık Kuru Yük Endeksi'ndeki (BDI) düşüşün Çin ekonomisi ve ülkenin çelik ticaretini etkileyecek yerel inşaat sektörü ile ilgili endişelere bağlı olduğunu düşünüyorum." dedi.
Ayrıca Brezilya merkezli maden şirketi Vale'nin demir cevheri üretimini düşürmesinin de en büyük kuru yük gemilerine olan talebi düşürdüğünü belirten Jones, bu olumsuz algının daha küçük yük gemilerine de yayıldığını kaydetti.
Jones, bununla birlikte olması gereken değere göre fiyatların hala nispeten yüksek olduğunu vurgulayarak, "Alibra'nın bu hafta en büyük kuru yük gemilerinde 1 yıllık sözleşmeler için günlük ortalama fiyat 24 bin dolar ve son 5 yılın ortalamasından yüzde 35 daha yüksek." diye konuştu.
Çip krizinde "en kötünün" geride kaldığına inanılıyor
Bu arada, otomobil üreticilerinden beyaz eşya üreticilerine kadar 100’den fazla sektörün çip sıkıntısı ise devam ediyor.
Danışmanlık firması AlixPartners, tek başına otomobil sektörünün çip kıtlığı nedeniyle bu yıl 210 milyar dolar gelir kaybedeceklerini öngörüyor.
Kısıtlamalar, dünya çapında daha fazla insanı evden çalışmaya zorlarken, bu durumun bilgisayar satışlarında ani bir artışa neden olduğu, dolayısıyla çiplere olan talebi artırdığı biliniyor.
Gelişmiş çiplerin tamamlanması 20 hafta kadar uzun sürerken, hükümetlerin çip gibi kritik teknolojilere yönelik daha iyi strateji geliştirmesiyle 2022’ye daha hazırlıklı girileceği belirtiliyor.
Michigan merkezli LMC Automotive'in araştırmacılarından Jeff Schuster, otomobil sektöründe çip kıtlığının zirve yaptığını belirterek, "En kötüsünün geride kaldığına inanıyoruz." değerlendirmesinde bulundu.